20. Hukuk Dairesi 2014/8713 E. , 2015/440 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili ile davalılardan Hazine ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü, ... Mevkii, 290 ada 24 parsel sayılı 2968,83 m² yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliğiyle ..."ın zilyetliğindeyse de, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/544 esasında dava konusu olduğundan söz edilerek, malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir.
... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/544 Esasına kayıtlı dava dosyasında, davacı ... tarafından davalı sıfatıyla Köy Tüzel Kişiliği, Hazine ve Orman Yönetimi aleyhine, sınırlarını dilekçesinde bildirdiği, ... Köyü, Bördübet Mevkiinde bulunan 3.000,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tescili istemiyle açtığı dava, tescili istenen taşınmaz yönünden kadastro tesbit tutanağı düzenlendiği gerekçesiyle görevsizlikle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır.
Mahkemece, davacının davayı takip etmeyeceğini belirttiği ve keşif avansını yatırmayacağı gerekçesiyle davanın reddine, çekişmeli parselin tesbitteki niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline ilişkin verilen karar, davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur.
Dairece 04.12.2012 gün 2012/7790-13891 sayılı bozma kararında sair hususların incelenmediği belirtilerek özetle “...mahkemece gerekirse giderleri mahkeme ödeneğinden karşılanmak kaydıyla, çekişmeli parselin gerçek niteliğinin ve malikinin saptanması için, tarafların iddia ve delilleri saptanarak, delillerin toplanması, gerekli araştırma inceleme ve keşfin yapılması...” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kısmen kabul kısmen reddine ve çekişmeli parselin 24/04/2014 havale tarihli orman bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 2849,90 m² bölümün aynı ada ve parsel numarası ve tarla vasfı ile davacı ... adına tapuya tesciline, taşınmazın 3. derece doğal sit alanında kaldığının tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine,
Aynı rapor ve eki krokide (B) harfi ile gösterilen 118,93 m² bölümün aynı adada başka parsel numarası verilerek ve orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, taşınmazın 3. derece doğal sit alanında kaldığının tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından (B) bölümünün mülkiyeti ile vekalet ücretine, Hazine vekili tarafından (A) bölümünün mülkiyeti ile (B) bölümünün niteliğine ve Orman Yönetimi vekili tarafından ise (A) bölümünün mülkiyetine yönelik temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1967 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu; daha sonra dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması ve 1988 ilâ 1990 yıllarında yapılıp 08.07.1991 tarihinde ilân edilerek dava tarihinde kesinleşmemiş olan aplikasyon, sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 2896 ve 3302 sayılı kanunlar ile değişik 2/B uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 2849,90 m² bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davacı gerçek kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu, yine çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 118,93 m² bölümünün yüksek eğimli, maki bitki örtüsü ile kaplı olduğu, sınır bulunduğu ormanın devamı niteliğinde olduğu, 6831 sayılı Kanunun 1/J maddesinin karşı anlamından orman sayılan yerlerden olduğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, davalıların yasal hasım niteliğinde bulunduğundan aleyhlerine vekalet ücreti takdir edilemeyeceğine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca 6100 sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilâmının tebliğinden itibaren ilâma karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine ve gerçek kişiye ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 27/01/2015 günü oy birliği ile karar verildi.