Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/5973 Esas 2022/5774 Karar Sayılı İlamı

Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER :
Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 07.07.2020 tarihli ve 2020/173 sayılı kararının I/4 maddesi gereğince 20. Ceza Dairesinin 02.09.2020 tarihinden geçerli olmak üzere kapatılmasına, 28.01.2020 tarih ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 2020/1 sayılı işbölümü kararı ile 20. Ceza Dairesine verilen ve bu Dairenin arşivinde bulunan işlerin 02.09.2020 tarihi itibariyle 10. Ceza Dairesi'ne UYAP bilişim sistemi üzerinden devrine karar verilmesi üzerine, itirazın Dairemizce incelenmesinde zorunluluk bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede:
Sanık ... hakkında, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan yapılan yargılama sonucunda İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 11/04/2008 tarihli, 2006/494 esas ve 2008/76 sayılı kararı ile sanığın mahkûmiyetine karar verildiği, bu kararın sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 20. Ceza Dairesinin yaptığı temyiz incelemesi sonunda 14/10/2015 tarihli 2015/1452 esas ve 2015/4052 sayılı kararı ile oy birliği ile düzeltilerek onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, Dairemizin bu kararına itiraz edilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yazısında özetle; " Sanık ...'ün 14.05.2006 tarihli ilk eyleminden sonra henüz yakalanmadan ve ayrıca hakkında bu eylemle ilgili olarak iddianame tanzim edilmeden 25.05.2006 tarihinde – ilk eylemden 11 gün sonra - ikinci eylemini gerçekleştirdiği, suça konu maddenin aynı nitelikte olması, suçların işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işlendikleri yer ve işlenme zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği itibarıyla, sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulama koşullarının oluştuğu ve bu durumda sanık hakkında dava konusu eylemi sebebiyle uygulanacak yasa maddeleri, artırım ve indirim oranları belirtilerek bir hüküm kurulması ve ardından Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 13.11.2012 tarihli ve 2008/17312 esas 2012/16827 karar sayılı DÜZELTİLEREK ONAMA kararına konu kesinleşen mahkûmiyet kararındaki cezanın mahsubu gerekirken, sanık hakkında ayrıca hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu" kanaati belirtilmek suretiyle, hükmün bozulmasına karar verilmesi istenilmiştir.
C) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ :
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yazısında ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden sanık hakkındaki itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
D) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE,
2- Yargıtay (Kapatılan) 20. Ceza Dairesinin 14/10/2015 tarihli 2015/1452 esas ve 2015/4052 karar sayılı düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA,
3- Sanık hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanık hakkında 14/05/2006 tarihinde uyuşturucu madde ticareti yapma eylemi nedeniyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 06/07/2006 tarihli iddianamesi ile açılan kamu davasında, İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 14/02/2008 tarihli 2006/508 esas, 2008/30 karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda TCK'nın 188/3-4, 62, 53, 58/6, 63 ve 54. maddeleri uyarınca verilen 6 yıl 3 ay hapis ve 300 YTL adli para cezasına ilişkin hükmün temyiz edilmesi sonucu Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 13/11/2012 tarih ve 2008/17312 esas, 2012/16827 sayılı kararı ile düzeltilerek onandığı, itiraza konu dosyada ise sanık hakkında 25/05/2006 tarihli uyuşturucu madde ticareti yapma eylemi nedeniyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 08/06/2006 tarihli iddianamesi ile açılan kamu davası sonucunda İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 11/04/2008 tarih ve 2006/494 esas ve 2008/76 sayılı kararı ile TCK'nın 188/3-4.a, 62, 53, 58/6, 63 ve 54. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 300 YTL adli para cezasına ilişkin hükmün temyiz edilmesi sonucu Yargıtay (Kapatılan) 20. Ceza Dairesinin 14/10/2015 tarih ve 2015/1452 esas, 2015/4052 sayılı kararı ile düzeltilerek onandığı, suç tarihleri ve iddianame tarihlerine göre hukuki kesintinin bulunmadığı, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında 14/05/2006 ve 25/05/2006 tarihli eylemleri işlediği anlaşılmakla; ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK'nın 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunması", aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 28.04.2022 tarihinde, oy birliği ile karar verildi.