Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/13688
Karar No: 2019/898
Karar Tarihi: 13.02.2019

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/13688 Esas 2019/898 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine karar vermiştir. Ancak, adli kolluk görevlilerinin gerçek iradelerinin uyuşturucu madde satın alma değil, suçu ve failini belirleyerek suçla ilgili delilleri elde etme olduğu gerekçesiyle sanığın cezasının artırılması ve teknik araçlarla izlemeye ilişkin bir karar bulunmaması konularında eksik araştırma yapıldığı belirtilerek hüküm BOZULMUŞTUR. Ayrıca, sanığın etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin tartışma yapılmadan hüküm kurulması eksikliği de belirtilmiştir. Kararda, TCK’nın 43. maddesi, CMK’nın 140. maddesi, TCK’nın 192/3. maddesi ve TCK’nın 53. maddesi ile ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği açıklanmıştır.
20. Ceza Dairesi         2015/13688 E.  ,  2019/898 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm/Karar : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    1- Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 28.04.2015 tarih, 2014/462 Esas, 2015/135 Karar ve 2014/848 Esas, 2015/136 Karar sayılı ilamlarında da bahsedildiği üzere; sanığın uyuşturucu madde sattığına ilişkin edinilen bilgiler üzerine, kolluk görevlilerinin 11.10.2012 tarihinde sanıktan 20 TL karşılığında 1 paket halinde 1 gram esrar satın almak suretiyle sanığın "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçunu belirlemiş ve bu suça ilişkin delil elde etmiş oldukları halde; 13.10.2012 tarihlerinde sanıktan tekrar uyuşturucu madde satın aldıkları, kolluk görevlilerinin gerçek iradelerinin uyuşturucu madde satın alma değil, suçu ve failini belirleyerek suçla ilgili delilleri elde etme olduğu; bu nedenlerle adli kolluk görevlileri tarafından sanıktan ikinci kez esrar alınmasının, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir "alım -satım"ın söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanığın cezasının TCK’nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi;
    2- Dosya içerisinde sanık hakkında CMK’nın 140. maddesi uyarınca teknik araçlarla izlemeye ilişkin bir karar bulunmadığı anlaşılmakla; sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 140. maddesi uyarınca teknik araçlarla izlemeye ilişkin verilmiş bir kararın bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise hukuki denetime olanak sağlayacak şekilde aslı veya onaylı örneği getirtilerek bu dosya içine konulması; yoksa bu yöntemle elde edilen bilgilerin delil olarak değerlendirilemeyeceği hususu gözetilmeden hüküm kurulması,
    3- Suç tarihi itibariyle örgütlü suçlar dışındaki diğer suçlarda gizli soruşturmacı görevlendirilmeyeceği ancak kolluk görevlisi “suçu ve failini belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusundaki genel görevi kapsamında, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmese de, uyuşturucu madde ticareti yapma suçu ile ilgili olarak, alıcı rolüne girerek sanıklardan uyuşturucu madde alabileceği, bu şekilde elde edilen delil gizli soruşturmacının adli kolluk görevlisi olması halinde hukuka uygun olduğu, bu kapsamda işlem yapan gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadığının sorularak ve kolluk görevlisi olmalarının tespiti halinde gizli soruşturmacıların tanık olarak beyanları alındıktan sonra sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4- İkinci ve üçüncü bozma sebeplerinin sonucuna göre ve sanığın beyanları da dikkate alınarak hakkında TCK"nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    5- Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının Resmi Gazetenin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, 13.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi