Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1756
Karar No: 2013/4224
Karar Tarihi: 13.03.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/1756 Esas 2013/4224 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/1756 E.  ,  2013/4224 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen menkul eşyaların aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde eşyaların tespit edilen maddi bedelinin tahsili davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili dava dilekçesinde, tarafların Nisan 2010 tarihinde evlendiklerini ancak davalı tarafın kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin fiilen sona erdiğini, davalının zorlamaları neticesinde davacının uzun zaman önce babasının evine yerleştiğini ancak evlenme sırasında götürülen menkul eşyaların davalının evinde kaldığını bu nedenle tespit yaptırdıklarını belirterek davalının evinde yapılan delil tespiti sırasında tespit edilen menkul eşyaların aynen iadelerini olmaz ise bedellerinin tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının zorla evden gönderilmediğini, kendi isteğiyle evden ayrılan davacının kişisel eşyalarını alarak ayrıldığını, davacının tespit yaptırdığı eşyaların büyük bir kısmının davalıya ait olduğunu, evlilik birliği kurulurken bu eşyaların davalı tarafından alındığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, tespit dosyasında tespiti yapılan eşyaların davacının kişisel eşyası ve çeyiz eşyası niteliğinde olduğu anlaşılmakla Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/4 D.iş sayılı dosyası ile tespit edilen, bilirkişi tarafından Liste 1 ve Liste 2 başlığı altında sıralanan eşyaların davalıdan alınarak davacıya aynen aynen iadesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, çeyiz eşyalarının aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik tasarruf özgürlüğüne yönelik saldırılara el atmanın önlenmesi davası ile karşı koyabileceği gibi istihkak davası ile de karşı koyabilir. Eşya davası bu anlamda bir istihkak davası olmakla istem dava konusu eşyaların; aynen verilmesi, olmadığı takdirde dava tarihindeki bedelinin verilmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Dava konusu eşyaların mevcut olduğu tespit edilmiş
    ise uyuşmazlık mülkiyet hakkına dayandığından olayda zamanaşımı söz konusu olamaz. Dava konusu eşyaların var olduğu tespit edilemez ise istem tazminata ilişkin olduğundan Borçlar Kanununun 125.maddelerinde belirlenen 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması ve karı koca arasındaki davalarda Borçlar Kanununun 132.maddesinin dikkate alınması gerekir.
    Türk Medeni Kanunu"nun 6.maddesi hükmü uyarınca, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Davacı, dava konusu edilen çeyiz eşyasının kendisine ait olduğunu ve davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise davacının dilekçesinde belirttiği eşyaların büyük bir kısmının kendisine ait olduğunu, bir kısmını da davacının götürdüğünü bildirerek bu iddiaya karşı çıkmıştır. Kural olarak davacı kadın dava konusu eşyanın varlığını, kendisine ait olduğunu ve davalıda kaldığını ispat etmelidir.
    Olayımıza gelince; Mahkemece, Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/4 D.iş sayılı dosyasında yapılan tespitte davalıya ait evde bulunan tüm eşyaların davacıya aynen iadesine karar verilmiş ise de, mahkemece davacı tarafından talep edilen eşyaların davacıya ait olup olmadığı hususu yeterince araştırılmamıştır. Bu durumda mahkemece tarafların tüm delilleri toplanıp, varsa tanıklar dinlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru değildir.
    Bundan ayrı olarak, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388/5. maddesi, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer, birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak getirmiştir. Mahkemece dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye gönderme yapılarak hüküm kurulamaz. Gerek tefhim edilen ve tutanakla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi