Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, miras bırakanları H.Y. maliki olduğu 192 ada, 27 parsel sayılı taşınmazını kendisinden mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak davalıların babasına temlik ettiğini ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptal  ve tescil isteğinde  bulunmuştur. 
Davalılar, davanın zamanaşımına uğradığını ve mal kaçırmak amacı ile yapılan işlem bulunmadığını belirterek davanın  reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, keşfen belirlenen dava değerine göre, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu  gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine  karar  verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi   raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, tarafların miras bırakanı H.malik olduğu 192 ada 27 ve 159 ada 76 parsel sayılı taşınmazlarını 06.08.1999 tarihinde davalıların miras bırakanı Mahmut"a satış sureti ile temlik ettiği anlaşılmaktadır.
Davacı, murisin yapmış olduğu  bu temliklerin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış ve yargılama sırasında 159 ada 76 parsel ile ilgili davasından feragat etmiştir. Dava açılırken dava dilekçesinde her iki taşınmazla ilgili dava değeri 7.000.-TL olarak gösterilmiş ve harçta buna göre tahsil edilmiştir. Davacının dava sırasında taşınmazlardan 159 ada 76 parsel sayılı taşınmazdaki davasından feragat etmesi sebebi ile dava değerinin düşmüş olması, dava tarihi itibariyle görevli olan mahkemeyi görevsiz duruma düşürmez. Zira, mahkemenin görevi davanın açıldığı gündeki müddeabihin kıymetine göre tayin edilir. (HUMK. 1.md.) Nitekim, 10.5.1944 tarih ve 14/18 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında keza sapma göstermeksizin içtihatlarla benimsenen kuralda budur.
O halde, işin esasına girilerek tarafların iddiaları ve savunmaları doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, görev yönünden davanın reddine   hükmedilmesi doğru değildir.
Davacı, tarafın temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  20.10.2010  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.