Davacı,  01.02.2005 tarihinden itibaren gelir tahsisine  karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin   kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi
Davacı, 01.01.1985-31.12.2004 tarihleri arasındaki 2925. Sayılı Yasa"ya tabi tarım sigortalılığının geçerli olduğunun ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, eksik araştırma ve inceleme sonucu davacının 01.01.1987-31.12.2004 tarihleri arasındaki tarım sigortalılığının geçerli olduğunun tesbitine ve 01.02.2005 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığına karar verilmesi aşağıdaki gerekçelerle doğru görülmemiştir.
2925. Sayılı Yasanın 6. Maddesinde primlerini ait olduğu yılı takip eden yılın Şubat ayına kadar ödemeyenler ile  ödedikleri halde aynı süre içinde kuruma tevsik etmeyenlerin sigortalılığının sona ereceği belirtilmiştir. Ancak sonraki dönem prim ödemelerinin süresinde yatırılması halinde  süresinde yatmayan yıl iptal edilerek sigortalılığın devam ettirme yönündeki irade dikkate alınarak geri kalan sürenin geçerli  olması   Yargıtay’ın yerleşik  görüşlerindendir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının tarım sigortalılığının 01.01.1985 tarihinden itibaren başlatıldığı, Kurumun 1986 yılı primlerini eksik ödemesi ve farklarınında 16.09.1987 tarihinde ödenmesini gerekçe göstererek davacının sigortalılığının 31.12.1986 tarihinden itibaren durdurarak yalnızca 01.01.1985-31.12.1986 tarihinde toplam  360 günlük sigortalılığı geçerli saydığı, 01.01.1987, 31.01.2004 tarihleri arasındaki dönemi iptal ettiği , mahkemenin ise prim ödeme belgeleri üzerinde yeterli inceleme yapılmaksızın 01.01.1987-31.12.2004 tarihleri arasındak süreyi geçerli sayarak  Kurumca kabul edilen 1985-1986 yıllarınıda ilave ederek toplam 3600 gün üzerinden davacıya 01.02.2005 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verdiği, oysaki süresinde ödenmemesi sebebiyle geçersiz sayılması gereken 1986 yılı dışlandığında, tüm diğer süreler geçerli kabul edilse dahi yasada yaşlılık aylığı için öngörülen sürenin oluşmayacağı  ortadadır.
Yapılacak iş; öncelikle prim ödemeleri hakkında dosyada bilgi bulunmayan 1987-1990 ve 1993 yılları ile pulları kuruma geç teslim edilen 1991 ve 1992 yılları hakkında araştırma yapılarak prim ödeme gün sayısının belirlenmesi, tüm ödemelerin süresinde olduğunun anlaşılması halinde dahi süresinde ödenmeyen 1986 yılının iptali gerektiğinden 3600 günlük sürenin oluşmayacağı dikkate alınarak, davacının bu süreye eklenebilecek başkaca sigortalılık süresinin bulunmaması halinde yaşlılık aylığı talebinin reddi ne karar vermektir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın eksik araştırma  ve inceleme ile sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı kurum vekilinin  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,  09.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.