Davacı, 1.1.1986 tarihinden itibaren SSK"lı çalışmaları dışında kalan sürelerde Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve halen Tarım Bağ-Kur sigortalılığının devam ettiğinin tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin  kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı 1.1.1986 tarihinden itibaren Sosyal Sigortalar Kurumuna tabi çalışmaları dışında kalan dönemde Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitini istemiştir.
Mahkemece iştem gibi davanın kabulune karar verilmiş isede varılan sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden davacının "1.1.1986 tarihi itibariyle 2926 sayılı yasaya tescil edildiği, bu sigortalılığın "12.1.1988 tarihinde  başlayan S.S.K"lı çalışmaları nedeniyle sona erdiği anlaşılmaktadır. "1.1.1986-12.1.1988  tarihleri arasında davalı kurumca sigortalı sayıldığından; davacının belirtilen bu döneme ilişkin talebinde, hukuki yararı bulunmadığı açıktır.
Öte yandan 2926 sayılı yasanın 6/b. maddesi gereğince sona eren Tarım Bağ-Kur sigortalılığının yeniden başlatılması için anılan yasanın 7. maddesine uygun şekilde başvuruda bulunmamıştır. Ancak herhangi bir tarımsal ürün teslimi nedeniyle Bağ-Kur"a prim kesintisi yapılması halinde de sigortalılığın başlayacağı tartışmasızdır. Ne varki, mahkeme bu yönde herhangi bir araştırma yapılmamıştır.
Yapılacak iş; davacının herhangi bir tarımsal faaliyeti nedeniyle Bağ-Kur"a prim kesintisi yapılıp yapılmadığı; davacıdan açıklattırılarak, açıklama doğrultusunda ilgili yerlerden; bu konudaki belgeler getirtilip 2926 sayılı yasanın 10. madde koşullar birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde  karar verilmesi isabetsizdir.
O halde,  davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 7.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.