
Esas No: 2022/359
Karar No: 2022/2104
Karar Tarihi: 17.03.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/359 Esas 2022/2104 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/359 E. , 2022/2104 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama, basit kasten yaralama, 6136 sayılı Kanun'a muhalefet etme
HÜKÜMLER : 1) Sanık ... ...'ın, katılan ... ...'a yönelik neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 53 maddeleri uyarınca 6 yıl hapis cezasına mahkumiyetine,
2) Sanık ... ...'ın 6136 sayılı Kanun'a muhalefet etme suçundan 6136 sayılı Kanun'un 13/1, TCK'nin 52, 53/1 maddeleri uyarınca 2 yıl hapis cezası ve 1.200 TL adli para cezasına mahkumiyetine,
3) Sanık ...'in, katılan ... yönelik basit kasten yaralama suçundan TCK'nin 223/2-e maddesi gereğince beraatine,
4) Sanık ...'in, katılan ... ...'a yönelik basit kasten yaralama eyleminden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar.
İTİRAZ EDEN : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 28.06.2021 tarih ve 2021/5522 Esas - 2021/11228 Karar sayılı ilamına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 12.04.2021 tarih KD-2021/36239 sayılı itiraznamesi ile;
"Hükümlü ... ... hakkında "öldürmeye teşebbüs" ve "ruhsatsız silah taşıma" suçlarından cezalandırılması istemi ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucu,... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/12/2015 gün ve 2015/338 esas, 2015/357 karar sayılı hükmü ile ... ...'ın "mağdur ...'ı
kasten yaralama" suçundan TCK’nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 53. maddeleri uyarınca 6 yıl hapis; "ruhsatsız silah taşıma" suçundan 6136 sayılı Kanun'un 13/1; TCK'nin 52, 53. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis ve 1,200 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına; sanık ...'in "mağdur ...'ı kasten yaralama" suçundan TCK'nin 86/2, 62. maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hükmün, CMK'nin 231/5 maddesi uyarınca açıklanmasının geriye bırakılmasına, "mağdur Birol'u kasten yaralama" suçundan beraatına; sanık Cemil Aztekin'in "mağdur ...'yı kasten yaralama" suçundan TCK'nin 86/2, 62. maddeleri uyarınca 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hükmün, CMK'nin 231/5 maddesi uyarınca açıklanmasının geriye bırakılmasına, "mağdur Birol'u kasten yaralama" suçundan beraatına ilişkin hükümlerin, sanık ... ... müdafii ile katılan ... ... vekilinin temyiz edilmesi üzerine, Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından düzenlenen 11/04/2017 tarih ve 2016/141821 numaralı tebliğname ile hükmün onanması talep edilmiş, Yargıtay Yüksek (Kapatılan) 3. Ceza Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda; 31/05/2017 gün ve 2017/3254 esas, 2017/7645 karar sayılı ilamla, "Sanık ... hakkında müşteki ...’a yönelik kasten yaralama suçundan açılan kamu davası ile ilgili bir karar verilmemiş ise de, mahkemesince bu suç ile ilgili her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
1) Sanık ... müdafiinin temyiz itirazları ile katılan vekilinin müşteki ... vekili olarak yaptığı temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Sanık ... müdafiinin temyiz başvurusundan sonra sanığın 07.02.2017 dilekçesi ile temyiz isteminden vazgeçmesi nedeniyle sanık müdafiinin sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin ve katılan vekilinin ... vekili sıfatıyla temyiz isteminin ise 28.12.2015 tarihli süre tutum dilekçesi ile “kararı katılan ... ...’a vekaleten sanık ... ... hakkında verilen hüküm yönünden” temyiz ettiğini açıkça belirtmesi, buna karşılık 16.02.2016 tarihinde verdiği ayrıntılı temyiz dilekçesinde ise katılan ... vekili sıfatıyla da temyiz başvurusunda bulunduğunu beyan etmesi ve 16.02.2016 tarihli dilekçenin yasal süreden sonra verilmesi nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı REDDİNE,
2) Katılan ... ... vekilinin sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA" karar verilmiş, Dairenin mezkur ilamının birinci paragrafı uyarınca Mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda 08/06/2016 gün ve 2016/169 esas- 2016/248 karar sayılı ilamıyla, sanık ...'in "mağdur ...'yı kasten yaralama" suçundan beraat kararı verildiği ve bu karara karşı sanık müdafiinin hükme karşı vekalet ücretine yönelik temyiz isteminde bulunduğu, aynı hükümlerle ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından düzenlenen 18/11/2020 tarih ve 2016/394514 numaralı tebliğname ile hükmün kısmen ve onanması ve kısmen bozulmasının talep edildiği, Yargıtay Yüksek 1. Ceza Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda; 28/06/2021 gün ve 2021/5522 esas, 2021/11228 karar sayılı ilamla,
1) Sanık ... hakkında basit kasten yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 gün 2009/13-12 sayılı kararı uyarınca, sanıklar hakkında verilen 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, CMK'nin 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabil olup, temyizi mümkün bulunmadığından, itiraz mercii tarafından tetkik edilmek üzere, dosyanın temyizen incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2) Sanık ... ... hakkında 6136 sayılı Kanun'a muhalefet etme suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ile sanık ... hakkında basit kasten yaralama suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık ... müdafiinin temyiz talebinin sanık hakkında verilen beraat kararları nedeniyle vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin olduğu, sanık hakkında, katılan ... ...'a yönelik eyleminden dolayı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmakla, sanığın beraat ettiği suçlardan dolayı vekalet ücretine hak kazanamayacağı anlaşılmıştır.
Sanık ... ... hakkında kasti suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanmasına karar verilen hak yoksunlukları yönünden, Anayasa Mahkemesinin, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesinde yer alan bazı ibarelerin iptal edilmiş olması ve hükümden sonra, 15.04.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 3. fıkrasının 1. cümlesine “ertelenen veya” ibaresinden sonra gelmek üzere eklenen “denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezası infaz edilen” ibarelerinin infaz aşamasında dikkate alınabileceği anlaşıldığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanıklar müdafiilerinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin isteme uygun ONANMASINA,
3) Sanık ... ... hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
a) Katılan ve arkadaşlarının içinde bulundukları araçla benzin almak için olay yeri olan akaryakıt istasyonuna gelip, pompaya yanaştığı, istasyonda çalışan tanık Kıyasettin'in yanlışlıkla benzin yerine mazot pompasını alması üzerine taraflar arasında tartışma yaşandığı, tartışmanın diğer çalışanların da katılımıyla bir kavga ortamına dönüştüğü, bu sırada sürekli olarak yakıt aldığı istasyona aracını yıkatmak ve yakıt almak için gelen sanığın, ilgisi olmadığı halde ortama dahil olduğu ve 6136 sayılı Kanun kapsamındaki tabancasıyla üç el ateş ettiği, katılanın batın ve sol bacak bölgelerinden iki adet isabet sağladığı ve... Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 20.10.2015 tarih, 2015/15000 sayılı raporunda belirtildiği üzere mağdurun "batın sol üst kadranda tarif edilen ve batına girip diafragma, dalak lezyonları ile hemotoraksa neden olan yaralanmasının yaşamını tehlikeye sokacak nitelikte" olduğu olayda, suçta kullanılan aletin öldürmeye elverişliliği, hedef alınan vücut bölgeleri, atış sayısı ve yaraların nitelikleri dikkate alındığında, sanığın eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde “kasten yaralama” suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,
b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53/1. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerden 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun BOZULMASINA karar verilmiş,
Ancak, sanık ...'in "mağdur ...'yı kasten yaralama" suçundan verilen beraat kararı dışında, dosya kapsamında yer alan diğer tüm suçlara yönelik hükümlerin, Yargıtay Yüksek (Kapatılan) 3. Ceza Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda; 31/05/2017 gün ve 2017/3254 esas, 2017/7645 karar sayılı ilamla önceden kesinleştiği halde, sonradan yapılan temyiz incelemesi sonucu Yargıtay Yüksek 1. Ceza Dairesinin 08/06/2021 gün ve 2021/5522 esas, 2021/11228 karar sayılı, aynı zamanda hükümlü ... ...'ın da aleyhine olan ilamın Kanun'a aykırı olması nedeniyle iptali için CMK'nin 308. maddesindeki yetkiye dayanılarak itiraz edilmesinde zorunluluk görülmüştür" şeklinde CMK'nin 308/1. maddesi uyarınca yapılan itiraz nedeni ile dosyanın Dairemize gönderilmesi üzerine yapılan incelemede;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Yerinde görülen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE,
2) Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 28.06.2021 tarih ve 2021/5522 Esas- 2021/11228 Karar sayılı, ilamının KALDIRILMASINA,
Sanık ... hakkında katılan ...'a yönelik basit kasten yaralama suçlarından kurulan beraat hükmüne yönelik sanık müdafiinin vekalet ücreti ile sınırlı temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık ... hakkında, katılan ... ...'a yönelik eyleminden dolayı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu haliyle sanığın beraat ettiği suçtan dolayı vekalet ücretine hak kazanamayacağı anlaşılmıştır.
Sanık ... hakkında, katılan ...'a yönelik basit kasten yaralama suçundan verilen beraat kararında vekalet ücreti yönünden mahkeme uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan vekilinin, vekalet ücretine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün ONANMASINA, 17.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.