Esas No: 2021/12948
Karar No: 2022/2043
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/12948 Esas 2022/2043 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2021/12948 E. , 2022/2043 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜMLER:1)... Asliye Ceza Mahkemesinin 17/04/2014 tarih ve 2013/386 Esas, 2014/176 Karar sayılı kararı ile; sanık ...'ın, katılan ...'e yönelik kasten yaralama suçundan; 5271 sayılı CMK'nin 223/4-b maddesi uyarınca beraatine,
Bu hükme yönelik katılan ... ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz Kanun yoluna başvurulması üzerine;
2)Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 21.02.2019 tarih ve 2017/2797 Esas, 2019/2484 karar sayılı kararı ile bozulduğu,
3)... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/03/2021 tarih ve 2019/172 Esas, 2021/197 Karar sayılı; sanık ...'ın, katılan ...'e yönelik kasten yaralama suçundan; 5237 sayılı TCK'nin 25/1, 5271 sayılı CMK'nin 223/2-d maddesi uyarınca beraatine dair kararı.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Dosya incelendi;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hükümden önce 05.08.2017 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanun'un 21.maddesi ile 5271 sayılı CMK'nin 291.maddesinin 1.fıkrasında düzenlenen ve Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarına karşı yedi gün
olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği, ancak Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtay incelemesinden geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı yasanın 8.maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK'un 305 ilâ 326. maddelerinin uygulanması gerektiği ve aynı yasanın 310. maddesi uyarınca da temyiz süresinin bir hafta olduğu gözetilmeden temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilmek sureti ile yanıltıcı ifade kullanılmış olması, kanun yoluna ilişkin süreler konusunda 1412 sayılı Yasada ve ve 5271 sayılı yasada farklı düzenlemelere yer verilmesi, 7035 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten sonra temyiz süresi konusunda tereddütler oluşması ve ilk derece mahkemelerince yanıltıcı ifadeler kullanılmasının, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 13/10/2015 gün, 2015/11-120 Esas, 2015/313 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, avukatlar da dahil olmak üzere başvurucuların kanun yolunda yanılmalarına sebep olduğu gibi, Anayasa Mahkemesi'nin 09/06/2016 tarihli (Başvuru numarası:2014/4987) ve 22/09/2016 tarihli (Başvuru numarası:2014/1382) kararlarına göre bu durumun adil yargılanma hakkı kapsamında mahkemeye erişim hakkının ihlali niteliğinde bulunması nedeni ile katılanın temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Katılanın 19.04.2021 tarihli temyiz dilekçesi içeriğine göre, vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesinde;
Beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168. maddesi ile hüküm tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/5. maddesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin, vekalet ücretinin katılandan tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince, hükmün vekalet ücreti ile ilgili kısmından ''katılan ...'den alınarak'' ibaresinin çıkartılarak yerine “hazineden alınarak” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.