Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/23624
Karar No: 2016/3209
Karar Tarihi: 14.03.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/23624 Esas 2016/3209 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/23624 E.  ,  2016/3209 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    No : 2014/499-2015/255

    Dava, böbrek transplantasyonu nedeniyle kesilen maluliyet aylığının kesildiği tarihten itibaren devam etmesi gerektiğinin tespiti ile aksine kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, taraflar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Eldeki davada mahkemece verilen ilk karar, dairemizin 09.06.2014 günlü ve 2014/6523E. 2014/14128 K. sayılı ilamıyla davacı hakkında yargılama aşamasında Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu ile Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu raporları arasında açık çelişki bulunduğundan, maluliyetin varlığı ve başlangıcı yönünden Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınarak çelişkinin giderilmesi ile davacının çalışma gücü kayıp oranının 2/3, ya da, %60 oranında bulunup bulunmadığı ve başlangıç tarihi belirlenerek, öngörülen istisnaları dışında 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın malullük aylığı şartlarını düzenleyen 25 ve devamı maddelerindeki sigortalı lehine olan düzenlemeler de göz önünde bulundurularak, bir karar verilmek üzere bozulmuştur.
    Mahkemenin, Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine, o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu; mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince; sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde, ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı).
    Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Prof. Dr. Baki KURU, Usuli Müktesep Hak (Usule İlişkin Kazanılmış Hak) ....’e ..., Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları No. 351 Ankara, 1974, sayfa 395 vd.)
    Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
    Diğer taraftan davanın yasal dayanağı olan 5510 Sayılı Yasa’nın 25’inci maddesi kapsamında maluliyet tahsisi taleplerine ilişkin olmak üzere, aylık bağlanması için Kurumca yapılacak işlemler ve gerekli prosedürün belirlenmesi hususunda davalı Kurumca 01.10.2008 tarihinde 5510 sayılı Kanunun maluliyet sigortası ile ilgili hükümlerinin de yürürlüğe girmesiyle birlikte 11.10.2008 tarihli Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği kabul edilmiş iken, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği 28727 sayılı ve 03.08.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak 01.09.2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
    Eldeki davada da, Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile böbrek transplantasyonuna ilişkin getirilen hükümlerin dikkate alınması gerekmektedir.
    01.09.2013 tarihinde yürürlüğe giren Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin 22. maddesinde, 11.10.2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin çalışma gücü kaybı, vazife malullüğü, harp malullüğü ile erken yaşlanma durumlarının tespiti hükümlerine yapılan atıfların bu Yönetmelik hükümlerine yapılmış sayılacağı; 23. maddesinde, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinde yer alan; çalışma gücü kaybı, vazife malûllüğü, harp malûllüğü ile erken yaşlanma durumlarının tespiti ile ilgili tüm hükümlerinin yürürlükten kaldırıldığı; geçici 1. maddesinde, Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce çalışma gücü kaybı, vazife malullüğü, harp malullüğü ile erken yaşlanma durumlarının tespiti talebinde bulunan sigortalılar ile bunların hak sahibi veya bakmakla yükümlü olduğu çocukları için, yürürlükten kaldırılan ilgili sosyal güvenlik mevzuatının Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı düzenlemelerine yer verilmiştir.
    Bütün bu açıklamalar karşısında, davacı hakkında bozma sonrasında 09.04.2015 tarihinde aldırılan Adli Tıp Genel Kurul raporunda davacının Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne göre 2005 yılından itibaren çalışma gücü kaybı oranının en az 2/3’ünü kaybettiği, 2008 tarihli yönetmelik hükümlerine göre böbrek naklinin yapıldığı 26.06.2009 tarihine kadar maluliyet halinin devam ettiği, fakat bu tarih sonrasında yönetmelik kapsamında malul sayılamayacağı, 03.08.2013 tarihli Maluliyet tespit işlemleri yönetmeliği kapsamında ise, davacının çalışma gücünün %60’ını kaybettiği ve malul sayılması gerektiğine dair belirleme de dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmakta ise de verilen kararın yanılgılı değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
    Davalı Kurumca 5510 sayılı Yasa’nın 25’inci maddesi kapsamında zaman zaman çıkartılan yönetmelik hükümlerine göre 5510 Sayılı Yasa kapsamındaki maluliyet aylığı şartları ve yönetmeliklere eklenen listelerle bağlantılı olarak hangi hastalık veya arızaların maluliyet aylığı bağlanırken dikkate alınması gerektiği düzenlenmiş ise de, en son tarihli ve yukarıda anılan 03.08.2013 tarihli maluliyet tespit işlemleri yönetmeliği ile daha önceden sigortalılar hakkında kabul edilmese de, yeni hastalık listeleri kapsamında, böbrek nakli yaptıranlar bakımından doğrudan malul sayılması esası kabul edilmiş ve davacının da yargılama sürecinde aldırılan raporlarda malul sayılması gerektiğinin belirlenmiş olması karşısında, anılan yeni yönetmelik hükümlerinin sosyal güvenlik hakkının anayasal bir hak olması ve kamusal etkisi gözetilerek, somut olayda davacı hakkında da uygulanması suretiyle mahkemece kabul edilmeyen 2009-2013 yılları arasında da davacının malul olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, taraflar avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 14.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi