11. Hukuk Dairesi 2012/15782 E. , 2013/300 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21.10.2010 gün ve 2007/202-2010/494 sayılı kararı onayan Daire’nin 25.06.2012 gün ve 2011/4263-201210901 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin denetimi sonucunda şirketin 1999-2002 yıllarına ilişkin genel kurullarında şirket sermayesinin %67"sine sahip büyük ortak ..."ye ait olan hisse senetlerinin sahipliğinin başka kişiler tarafından kendilerine aitmiş gibi gösterilerek yetkisiz olarak genel kurulda oy kullanıldığının tespit edildiğini, adı geçene ait şirket sermayesinin %32"sine tekabül eden hisse senetlerinin hisse senedi rehin sözleşmesi uyarınca bankalarda rehinli olarak tutulmasının gerektiğini, TTK"nun 373 ve 360. maddelerine göre pay sahibi olanların oy hakkına sahip olduğu ve şirket işlerine ilişkin haklarını genel kurul toplantılarında kullanacakları şeklindeki emredici kurallara göre pay sahibi olmayanların büyük ortak sıfatıyla oy kullandığı genel kurulların yok hükmünde olduğu sonucunun çıktığını, şirketin anılan dönemlere ilişkin gerçek ortakları tarafından genel kurul yapabilmesini teminen şirket genel kurullarının toplantıya davet edilmesi amacıyla şirket yönetim kurulu ve denetim kurulunun uyarılmalarına, uyarının gereğinin yapılmaması halinde şirket için SPK"nun 46/c maddesi hükmü uyarınca Kurul tarafından genel kurulların yok hükmünde olduğuna dair tespit davası açılmasına karar verildiğini, 1999, 2000, 2001, 2002 yıllarına ilişkin genel kurulların yeniden yapılması maksadıyla toplanan 29.12.2005 tarihli genel kurulda ..."ye ait olan hisse senetleri ile ilgili olarak yeniden aynı şekilde oy kullandırıldığını, şekil ve usul açısından emredici hükümlere aykırılığın yokluk sonucunu doğurduğunu ileri sürerek, 29.12.2005 tarihli genel kurulun yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin tüm ortaklarının genel kurullarda bu hisseleri ibrazla genel kurula katıldıklarını ve oy kullandıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, anonim şirketlerde genel kurulun toplantı nisabı hesaplanırken pay sahiplerinin sayısının değil, temsil ettikleri sermayenin miktarının dikkate alınacağı, dava konusu toplantıya katılan ortakların hisse senetlerinin şirket sermayesinin %67,53"nü oluşturduğu, bir kısmının rehinli olduğu, 29.12.2005 tarihinde yapılan şirket genel kuruluna katılan ortaklar tarafından kullanıldığı iddia edilen ..."ye ait hisse miktarının ise 190.578 olduğu, hamiline yazılı bu hisselerin değerinin ise 200 TL"nın altında kaldığı ve bu şekilde bu hususun toplantı geçerliliğine ve toplantı ile karar yeter sayılarına etkisinin olmadığı, anonim şirketlerde hisse senetlerinin hamiline yazılı olup teslim ile devirlerinin mümkün olduğu gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 25/06/2012 tarihli kararı ile onanmıştır.
Davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nun 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 06,55 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nun 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 219,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 10.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.