Tebliğname No : K.Y.B. - 2015/200773

5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanun"una muhalefet suçundan sanıklar A.. K.. ve K.. C.."ın, anılan Kanun"un 3/5 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52/1-2 maddeleri uyarınca 6 ay hapis ve 1.200,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmalarına dair ZONGULDAK 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/02/2013 tarihli ve 2012/137 esas, 2013/69 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 29/05/2015 gün ve 35248 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05/06/2015 gün ve KYB. 2015/200773 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
1- Sanıklarda kaçak ve bandolsüz 151 paket sigara yakalandığı, suç tarihine göre, eylemin 5607 sayılı Kanun"un 3/5. maddesinde öngörülen kaçakçılık ve sigaraların bandrolsüz olmaları karşısında aynı zamanda 4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun"un 8/4. maddesinde öngörülen suçları oluşturacağı cihetle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 44. maddesi uyarınca sanıkların 5752 sayılı Kanun"un 3. maddesiyle değişik 4733 sayılı Kanun"un 8/4.maddesi uyarınca cezalandırılmaları gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak eksik ceza tayin olunmasında,
2- Sanıklar hakkında hapis cezası alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının gerekçe gösterilmeden alt sınırın üzerinde belirlenmek suretiyle fazla ceza tayin olunmasında, isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
26.10.1932 gün ve 29/12 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, kanun yararına bozmaya konu olabilecek yasaya aykırılık halleri uygulamadaki esaslı yanlışlıklar ile esasa etkili usul hatalarıdır. Buna göre, maddi ceza yasaları ile yargılama yasası kurallarına aykırılık hallerinde bu yola başvurulması mümkün olmakla birlikte hakimin takdir, tercih ve değerlendirilmesine ilişkin sorunlar bakımından anılan yola gitme olanaksızdır.
Ayrıca, somut olayda, mahkemece hürriyeti bağlayıcı ceza alt sınırdan verildiği halde adli para cezasının sınırlı şekilde alt hadden uzaklaşarak tayini, cezanın belirlenmesi ve kişiselleştirilmesi kapsamında değerlendirildiğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 22.10.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.