23. Hukuk Dairesi 2013/6152 E. , 2013/7204 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, kooperatif üyesi olan davalının davacıya olan aidat borcu ve gecikme zammını ödememesi nedeniyle hakkında ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2012/6776 esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının süresi içerisinde bahisle takibe itiraz ettiğinden icra takibinin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, davalının icra takibine itirazının iptaline, takibin devamına ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davalıya yaptığı işler nedeniyle alacaklı olduğu 8.500,00 TL bedelin ödenmediğini ve kooperatife olan aidat borcundan düşüleceğinin söylendiğini, yaptığı işler bedelinin kooperatif kayıtlarına işlenmediğini, ödeme emrinde aidatların hangi aylara ilişkin olduğunun belirtilmediğini, faizin %60 üzerinden fahiş olarak işletildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalının asıl alacak tutarının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, takip sonrası için asıl alacak üzerinden yıllık %60 gecikme faizi uygulanmasına karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, aidat alacağı ve işlemiş faizle ilgili başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 120. maddesi ile 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki 6101 sayılı Kanunu"nun 7. maddesinde, temerrüt faizi, temerrüt faizinin üst sınırı ve yürürlüğü düzenlenmiştir.
Genel kurul kararları, üyeler ile kooperatif arasında yapılmış bir sözleşme niteliğindedir. Genel kurulca kararlaştırılan faiz oranları daha sonraki yıllarda değiştirilmediği ve iptal edilmediği sürece genel kurula katılmasa dahi tüm üyeleri bağlar. Bu durumda, 818 sayılı BK’nın 101/2. ( 6098 sayılı TBK’nın m. 117. ) maddesine göre, genel kurulun belirlediği tarih kesin vade olup, üyenin bir ihtarla ayrıca temerrüde düşürülmesine gerek kalmadan, borcun ifasının istenebileceği kuşkusuzdur. Bu durumda, kooperatif genel kurullarında kararlaştırılan faiz oranı, 120. maddede düzenlenen temerrüt faizine ilişkindir. Kooperatif ile üyesi arasında ticari ilişki bulunmadığından yasal oranda temerrüt faizi uygulanmalıdır. Kooperatif genel kurulunca, aidatların ödenmesinde gecikme durumunda alınmasına karar verilen temerrüt faizi, 6098 sayılı TBK’nın 120/2. maddesinde öngörülmüş olan sınırlamayı dikkate almak kaydıyla, yasal temerrüt faiz oranından daha fazla miktarda kararlaştırılabilir.
Davaya konu aidat miktarı kooperatif genel kurul kararlarıyla belirlendiği ve genel kurul kararları da sözleşme niteliğinde olduğundan, davacının takip konusu alacak kalemlerine uygulanması gereken azami faiz oranı TBK’nın 120/2. maddesinde düzenlenmiş yıllık temerrüt faiz oranıdır. Dolayısıyla davacı kooperatif genel kurullarında kabul edilmiş temerrüt faiz oranı, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuata yani 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun"un 2/1. maddesine göre belirlenen yasal faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamayacaktır.
Öte yandan davalının kooperatiften alacaklı olduğu iddiası üzerinde mahkemece yeterince durulmamıştır. Bu nedenle kooperatife ait tüm kayıt ve belgeler üzerinde konusunda uzman bilirkişi tarafından inceleme yaptırılarak varsa davalının alacağı belirlenmeli, alacağın varlığı halinde davalının mahsup talebi değerlendirilerek davalı ve davacı alacaklarının doğduğu tarihler nazara alınarak faiz uygulanması gerekip gerekmediği üzerinde durularak bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.