Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19412
Karar No: 2017/9711
Karar Tarihi: 12.06.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/19412 Esas 2017/9711 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/19412 E.  ,  2017/9711 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I


    Davacı , Bilkent Üniversitesinde İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünde okuduğunu, eğitim masraflarının yüksek olduğunu, okul taksidinin 10.800.00.- TL olduğunu, davalı babasının ekonomik durumunun iyi olduğunu, kendisine yardım edebileceğini ileri sürerek; aylık 2.500.00.- TL yardım nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davacı kızına iki tane villa aldığını, kendisinin kredi ödemeleri olduğunu, ,davacının malvarlığını satabileceğini belirterek; davanın reddini istemiştir .
    Mahkemece; davacının mevcut malvarlığı ile eğitimini tamamlamasının mümkün olduğu, babasının yardımına muhtaç olmadığı gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir .
    Dava; yardım nafakası talebine ilişkindir.
    Türk Medeni Kanununun 364/1. maddesine göre; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Aynı kanunun, 365.maddesinin 2.fıkrasında; Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir. Denilmektedir.
    Türk Medeni Kanunu"nun 328/2. maddesine görede; Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.
    Hukuk Genel Kurulu"nun 07.06.1998 gün, 1998/656; 688 sayılı ilamında yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
    Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına

    düşürülmemesi de asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun"un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir.
    Somut olayda; davalı babanın emekli banka çalışanı olduğu , 2.150.00.- TL maaş aldığı , evi olduğu , davacının öğrenci olduğu, annesi ile kaldığı , 1.100.00.- TL kira ödediği , Kuşadası"nda evi olduğu, aracı olduğu, dava dışı annenin emekli öğretmen olduğu ,2.000.00.- TL maaş aldığı anlaşılmaktadır .
    Ancak, davalının sosyal ve ekonomik durumunun, araştırma sonuçlarına yansıyan nitelikte olmadığı,maddi durumunun daha iyi olduğu, davacının ihtiyaçlarını karşılayabilecek güçte gelire sahip olduğu anlaşılmaktadır. Davalı, sunduğu cevap dilekçesinde; davacının annesine arazi ve villa aldığını , davacıya iki villa ve araç aldığını , kendi oğluna da iki konut aldığını ayrıntılarıyla açıklamıştır .
    Dosyadaki belgelerden, çocuğun yardım nafakasına ihtiyacı olduğu ,davalının ödeme gücünün bulunduğu, çocuk adına taşınmaz alınmasının babanın yardım nafakası yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı açıktır .
    Mahkemece, Türk Medeni Kanunu"nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun şekilde, davacı lehine uygun bir yardım nafakası takdiri gerekirken; eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi uygun görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi