
Esas No: 2013/8770
Karar No: 2013/22879
Karar Tarihi: 16.12.2013
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2013/8770 Esas 2013/22879 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Turhal 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06.12.2012 tarih ve 2009/449-2012/619 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı anonim şirketin 250.000 TL sermayeli ve 45.001 paylı ortağı olduğunu bu 45.000 payının şirketin diğer ortağı ve yönetim kurulu başkanı olan ..."a, 1 payını diğer davalı ..."ye kendi bilgisi ve iradesi dışında devir edilmiş olduğunu öğrendiğini, 25/06/2009 tarihinde de davalı şirketin olağan genel kurul toplantısı yaptığını, bu toplantıda kendisine ait payın devrinin yönetim kurulu değişikliği ile gündemdeki diğer maddelerin oylanarak kabul edildiğini, bu durumda kendisine ait olan pay devrinin ve pay devrini onaylayan 25/06/2009 tarihli olağan genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğunun tespitinin gerektiğini ileri sürerek pay devrinin kabulünü içeren 25/06/2009 tarihli olağan genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğunun tespit ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili davanın reddini istemiş, diğer davalılar cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin karar defterinde bulunan davacının hisselerinin devrine ilişkin 22/01/2009 tarihli kararın ikinci maddesinin metne sonradan eklendiği hususu kesin olarak tespit edilememiş ise de sonradan eklenmediği hususunun da kesin olarak tespit edilemediği, ikinci maddedeki yazıların birinci madde ve diğer karar sayfalarına göre daha sıkışık ve küçük yazıldığı, diğer kararlarda bu sıkışıklığın gözlenmediği, aynı şekilde metin ile imzalar arasında diğer sayfaların aksine boşluk bırakılmadığı, hatta iç içe geçtiği bu nedenle davacının hissesinin devredildiğine ilişkin ikinci fıkranın karara sonradan eklendiği hususunda kanaat oluştuğu, 25/06/2009 tarihinde TTK m. 370"e göre çağrısız genel kurul yapan davalı şirketin bu toplantısına davacının katılmadığı, katıldığına dair bir belgenin davalı şirket tarafından dosyaya ibraz edilmediği, TTK"nın 370. maddesinde, çağrısız bir genel kurulun geçerli olması için bu genel kurulda bütün pay sahipleri veya temsilcilerinin hazır bulunmalarının ve pay sahiplerinin bu toplantı şekline itiraz etmemiş olmaları gerektiğinin düzenlendiği, buna göre davacınınkatılımı olmadan alınan genel kurul kararının yoklukla malul olduğu gerekçesiyle 25/06/2009 tarihli genel kurul kararının hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararı davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı şirket vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı şirket vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davalı şirketten temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 16.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.