Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/767
Karar No: 2015/1422

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/767 Esas 2015/1422 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/767 E.  ,  2015/1422 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında ......... Köyü 102 ada 1 parsel sayılı 2498200,80 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ............. Devlet ........ı niteliğiyle belgesizden ............. adına tespit edilmiştir.
    Davacı ..., bu taşınmaz içinde Haziran 2004 tarih 10 nolu tapuda adına kayıtlı tarlasının kaldığını iddia ederek, bu kısmın adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davalı parselin 30 günlük askı ilân süresi içinde dava açılmadığından, 3402 sayılı Kanunun 26/4. maddesi gereğince dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın talep halinde ........ Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, davacı ... tarafından temyiz edilen hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 25/04/2012 gün ve 2012/553-6390 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [ Dava konusu ........ Köyü 102 ada 1 parselin tutanağının davalı olduğu, Dairemizde aynı gün temyiz incelemesi yapılan, dairenin 2012/3714 Esas sayılı ve kadastro mahkemesinin 2007/15-2011/50 karar sayılı dosyasından anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kanunun 26/4 maddesi hükmüne göre “Kadastro mahkemesinin yetkisi (görevi), her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği günde başlar”. Yine, aynı Kanunun 27/1 maddesine göre “Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmazlara ilişkin davalar hakkında o taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine re"sen devrolunur.” hükümleri getirilmiştir. Davanın açıldığı 03.05.2007 tarihinde taşınmazın tutanağı davalı olduğundan ve ortada iptal edilecek tapu kaydı bulunmadığından, davaya bakma görevi, kadastro mahkemesine aittir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmesi] gereğine değinilerek bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddi ile 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
    Davacı tarafından, 2510 sayılı Kanun ile tahsis edilip 2004 tarih ve 10 sıra sayısı ile tapu siciline tescil edilen 2 hektar yüzölçümlü tapu kaydına dayanılmış, keşif sırasında tapu kaydının taşınmaza uyduğu bildirilmiş, ancak, mahkemece tapu kaydına ilişkin kroki getirtilerek mahalline uygulanmamıştır. Yine uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotografları uygulanmamıştır.
    3402 sayılı Kadastro Kanununun 46/2. maddesi ; "............. adına tescil edilmiş taşınmaz mallardan iskan suretiyle veya toprak tevzi suretiyle verilen yerler ( işlemleri tamamlanmamış olsa dahi) başka bir şart aranmaksızın hak sahipleri adına tespit ve tescil olunur " hükmünü içermektedir. Bu durumda taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı ve orman değilse iskan yolu ile oluşan tapu kaydının taşınmaza uyup uymadığının kesin olarak belirlenmesi gereklidir.
    Mahkemece, 2004 tarih ve 10 sıra numaralı tapu kaydı ilk oluşumundan itibaren bütün tedavülleri ve tevzi haritası ile birlikte getirtilmeli, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği sorularak revizyon görmüş ise revizyon parsellerine ait kadastro tutanak örnekleri ve eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen ........ ve .................Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K., 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K., 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, yerel bilirkişi ve kadastro fen bilirkişi marifetiyle 4753 sayılı Kanuna göre yörede yapılıp oluşturulan tevzi paftası getirtilip kadastro haritasıyla birlikte çakıştırılmak suretiyle zemine aplike edilmeli; davacının dayanağı tapu kaydı komşu parsellerin dayanaklarını teşkil eden tapu kayıtlarıyla birlikte uygulanmalı; hudutların birbirlerini ne okuduğu, dağıtım ve tablendikatif cetvellerine bakılarak denetlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 20/A maddesine göre, “kayıt ve belgeler, harita, plan ve krokiye dayanmakta ve bunların yerlerine uygulanması mümkün bulunmakta ise, harita, plan ve krokideki sınırları itibar” olunacağından, çekişmeli taşınmazın tevzi haritası ve tapu kaydı kapsamında kalıp kalmadığı, plan ve krokinin fennî sıhhate haiz olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz ile örtüşüp örtüşmediği uygulama sonunda raporda tartışılmalı; keşif ve uygulama bilirkişilerinin düzenleyecekleri müşterek krokiye ayrı ayrı renklerle yansıtılmalı; tüm deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz ve çelişkili bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davacı ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 11/03/2015 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi