Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/7611
Karar No: 2013/30246

Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2013/7611 Esas 2013/30246 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2013/7611 E.  ,  2013/30246 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 2 - 2012/89552
    MAHKEMESİ : Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 31/01/2012
    NUMARASI : 2011/476 (E) ve 2012/102 (K)
    SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    I-Sanığın tüm aşamalarda atılı suçları işlemediğini savunması karşısında, mahkeme yüklenen suçların sübutunu tek delil olarak olay yerinde bulunan sanığa ait olduğu iddia olunan ayakkabı izine dayandırmış ise de, aynı numarada ve markada benzer bir ayakkabının, başkaları tarafından giyilerek atılı suçların işlenmesi halinde de aynı izin çıkabileceği nazara alındığında, sanığın mahkumiyetine gerekçe gösterilen ayakkabı izinin sanığa ait olduğu konusunda kuşku bulunduğu ve bu delilin tek başına sanığın mahkumiyetine yeter nitelikte olmadığı ancak 29/12/2010 tarihli ekpertiz raporunda, olay yerinden elde edilen ve müşteki S.. B.. ile A.. B.."a ait olmadığı belirlenen 1 adet teşhise elverişli parmak izi ile 4 adet teşhise elverişli avuç izi olduğunun bildirilmesi karşısında, bu izlerin sanığa ait olup olmadığı tespit edilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı kurulması,
    II-Kabule göre de;
    1-Olay yeri inceleme birimi tarafından hazırlanan 01/12/2010 tarihli raporda "ikametin mutfak balkonu pimapen kapısı dış kısmından zorlanarak açılmış olduğu, zorlama izlerinin olduğunun" belirtilmesi karşısında söz konusu zorlama izinin mala zarar verme suçu için aranan zarar kavramı kapsamında olup olmadığına ilişkin konusunda uzman olan bir bilirkişiden rapor alınarak denetime olanak verecek şekilde açıklığa kavuşturulmadan eksik kovuşturma ile mala zarar vermek suçundan sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
    2-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/02/2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin objektif koşullarından birisi de suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi olduğu ancak herhangi bir zararın doğmadığı veya zarar doğurmaya elverişli bulunmayan suçlar yönünden bu koşulun aranmayacağı, konut dokunulmazlığını bozma suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı ve sanığın suç tarihinden önce kasıtlı suçtan mahkumiyetinin bulunmadığı gözetilmeden, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekirken “Müştekinin zararının karşılanmaması, sanığın sabıka kaydında gözüken hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönündeki ilam ve sanığın yeniden suç işlemeyeceği hususunda mahkememizde kanaat oluşmadığından "biçimindeki dosya içeriğine uygun olmayan, yetersiz gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    3-Adli sicil kaydına göre, 5237 sayılı TCK.nun 51/1-a bendine göre tayin olunan cezanın ertelenmesine yasal engel mahkumiyeti bulunmadığı belirlenen sanık hakkında ertelemeye yer olmadığına karar verilirken, aynı Kanunun 51/1-b bendinde belirtilen “suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda kanaat oluşması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, sanığın duruşmadaki davranışları olumlu kabul edilerek 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesinin de sanık lehine uygulanmış olması karşısında; "Sanığın cezasının ertelenmesi halinde ileride bir daha suç işlemeyeceği yolundan mahkememizde olumlu vicdani kanaat oluşmadığından" biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 51. maddenin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    4-5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen, velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 17/12/2013 gününde hırsızlık suçuyla ilgili (I) numaralı bozma nedeni yönünden oyçokluğuyla, diğer bozma nedenleri yönünden ise, oybirliğiyle karar verildi.

    KARŞI OY:

    Hükme dayanak yapılan kriminal polis labratuvarı tarafından düzenlenmiş olan 03.01.2011 günlü Ekspertiz Raporunun içeriği ve dosya kapsamına göre, yükletilen suçları sanığın işlediğinde kuşku ve duraksama bulunmadığı halde; sayın çoğunluğu, aynı marka ve numarada benzer bir ayakkabının başkası tarafından giyilerek suçun işlenmiş olması halinde de, aynı izin çıkabileceği gerekçesi ile ayakkabı izi kesin delil kabul edilmeyerek yazılı şekilde hükmün bozulmasına karar verilmesi kanaatimce yanlış olmuştur.
    Anılan ekspertiz raporunun, (1) numara başlığı altında;
    “ 1)Ayakkabı izlerinin, irtibata yönelik olarak değerlendirilebilmesi, klasik özellikler ve karakteristik özellikler olarak adlandırılan iki özelliği bir arada taşımasına bağlıdır;
    - Klasik (sınıfsal) özellikler; ayakkabının üretimi aşamasında meydana gelen genel şekil, desen, ölçü vb. özelliklerdir.
    Karakteristik (bireysel) özellikler; kullanım ve fiziksel müdahale sonucunda oluşan ve yalnızca o ayakkabıya mahsu detay izler olup, klasik özelliklerin uyum göstermesi durumunda, ilaveten aranan ve irtibatlandırma yapabilmenin temel dayanağı olan ayırt edici özelliklerdir."
    Biçimindeki bilimsel ölçülere göre inceleme yapılıp raporun sonuç bölümündeki;
    -“ Tarafımızca "2" ve "4" rakamları ile numaralandırılan fotoğraflarda görülebilen ayakkabı izi ile aralarında klasik ve karakteristik özellikler bakımından uygunluklar bulunduğu görülmüş olup; söz konusu "2" ve "4" rakamları ile numaralandırılan baskı fotoğraflarda görülebilen ayakkabı izininin, Nitelikleri Ekspere verilen Eşya bölümünün 1.maddesinde belirtilen, (NIKE) ibareli, 41 numara, siyah-gri renkli, bağcıklı bir çift ayakkabının sağ teki ile oluşturulmuş olduğu tespit edilmiştir.” biçiminde olay yerinden elde edilen ayakkabı izinin sanığa ait ayakkabı ile oluşturulmuş olduğunun tespit edilmiş olması karşısında; anılan Ekspertiz raporu mahkumiyet için yeter nitelikte, bilme ve hukuka uygun kesin kanıt olduğu halde, sayın çoğunluğun aynı marka ayakkabı izlerinin birbirine benzeyeceği düşüncesiyle rapordaki, kesin kanaata itibar edilmemesi isabetli olmamıştır. Bu nedenle sayın çoğunluğun (I) numaralı bozma düşüncesine katılmıyorum.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi