Davacı, ilk Bağ-Kur primi kesintisi yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı ürün bedelinden ilk Bağ-Kur prim kesintisinin yapıldığı tarihi takip eden ay başından itibaren 2926 sayılı Yasaya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitini istemiştir.
Mahkemece davacının 01.05.1996 tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Yapılan incelemede davacının İlçe Tarım Müdürlüğünde 2001-2005 yılları arasında doğrudan gelir desteği kaydının olduğu,Tarım Kredi Kooperatif kaydının olmadığı, Pancar Ekicileri Kooperatifi kaydının araştırılmadığı, zirai arazisinin bulunduğu, davacının sattığı ürün bedelinden ilk prim kesintisinin 19.04.1996 tarihinde bankaya yatırıldığı, 2000,2001,2002 ve 2005 yıllarında da kesintilerin yapıldığı başkaca prim kesintisinin bulunmadığı, 01.08.2002 tarihi itibariyle tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği görülmektedir.
Mahkemece kesintinin bulunduğu 01.05.1996-31.12.1996 ile ve 2000,2001 tarihleri dönemi yönünden verilen tespit kararı yerinde ise de; prim kesintisinin bulunmadığı 1997,1998 ve 1999 tarihleri arasındaki dönemde 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesinde yazılı tarımda kendi adına ve hesabına çalışmanın yasal karinesi olan kayıt ve belgelerin bulunup bulunmadığı araştırılmamış, ayrıca davalı kurumca davacı 01.08.2002 tarihi itibariyle kayıt ve tescil edilip bu tarih ile dava tarihi olan 10.08.2006 tarihleri arasında ihtilaf çıkarılmadığı halde bu tarihleri de kapsar şekilde tespit kararı verilmiş olması usul ve yasaya uygun değildir.
Yapılacak iş davacıya ihtilaf konusu dönemde ürün satışı yaptığı kişi,kurum ve kuruluşları açıklattırmak bu kişi,kurum ve kuruluşlardan ürün bedelinden prim kesintisi yapılıp yapılmadığını sormak,yapılmış ise belgelerini getirtmek ve kesintinin bulunduğu yıllar için Tarım Bağ-Kur.sigortalılığın tespitine karar vermek,kesinti bulunmayan yıllar için davacının ürün teslim edip etmediği,Pancar Ekicileri Kooperatifi ile başkaca zirai amaçlı kooperatif kaydının bulunup bulunmadığının araştırılarak,bulunması halinde kayıt tarihlerini gösteren belgeleri getirtmek ve varsa zirai amaçlı banka kredisi kullanıp kullanmadığının araştırılıp gerekirse,ihtilaflı dönemde görev yapan muhtar ve azaların isimlerini tespit ederek tanık olarak beyanlarına başvurmak ve tüm deliller bir arada değerlendirilerek sonuca gitmektir
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,26.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.