20. Hukuk Dairesi 2014/8405 E. , 2015/1598 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, sulh hukuk mahkemesinde açmış olduğu davada; ............... Köyünde 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi gereğince 2/B alanlarında güncelleme ve teknik mevzuata göre fennî hataların düzeltilmesi yolunda çalışmalar yapıldığı, bu çalışma sırasında yörede 1979 yılında yapılmış bulunan orman kadastro sınırlarına aynen uyulmaması nedeniyle orman alanlarının daraltıldığını, .............. Beldesi ..............., ..... ve ....... Mahallelerinde kalan P.IV numaralı 2/B parselinin ormana tecavüzlü olduğunu ileri sürerek, yapılan düzeltme çalışmalarının iptali istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, ............... Köyü 290 ada 24 parselin bilirkişi krokisinde (b) harfi ile gösterilen 1515.28 m2"lik bölümü yönünden düzeltme işleminin kaldırılmasına; (a) ve (c) harfli bölümler yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm .......... ve ............. Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 06.03.2014 gün ve 2013/10692 E. - 2014/2864 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "6100 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi ile birlikte mülkiyete ilişkin davaların taşınmazın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesinde görüleceği hükme bağlandığından mahkemece, görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, istek halinde ve karar kesinleştiğinde dava dosyasının görevli ve yetkili ............... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Yargıtay bozma kararı sonrasında mahkemece verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi sonrasında asliye hukuk mahkemesine devrolunan davada mahkemece, davacının talebinin çekişmeli taşınmazın davacı idareye tahsisi isteminden ibaret olduğu, davacı idarenin bu taleple davalı idareye başvuru yaptığı, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesinin altıncı fıkrası düzenlenmesi karşısında ............. Yönetiminin talep etmesi halinde cins tashihi ve tahsis işlemlerinin sonuçlandırılacağı, işbu davanın davacı ve davalı kurumlar arasında idarî yoldan başvuru yapılarak halli mümkün bir konuda açıldığı, davacı idarenin yapılan başvuru neticesini beklemeksizin eldeki davayı açtığı, idarî başvuru neticesinde elde edilmesi istenen menfaatin elde edilememesi halinde, dava açmak mümkün iken başvuru neticesini beklemeksizin dava açılmasında hukukî yarar olmadığı gerekçeleriyle dava şartı ve hukukî yarar yokluğundan davanın usûlden reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, fennî hataların düzeltilmesi işleminin iptali istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk kez 1979 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1988 yılında 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince aplikasyon ve 2/B madde uygulamaları yapılmış ve kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre mahkemece, her ne kadar dava şartı ve hukukî yarar yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş ise de mahkemenin bu değerlendirmesi yerinde değildir.
Şöyle ki; davacı ... Yönetimi dava dilekçesinde, ............... Köyünde 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi gereğince 2/B alanlarında güncelleme ve teknik mevzuata göre fennî hataların düzeltilmesi yolunda çalışmalar yapıldığı, bu çalışma sırasında yörede 1979 yılında yapılmış bulunan orman kadastro sınırlarına aynen uyulmaması nedeniyle orman alanlarının daraltıldığını, .............. Beldesi, ..............., ... ve ..... Mahallelerinde kalan P.IV numaralı 2/B parselinin ormana tecavüzlü olduğunu ileri sürerek dava açmış, sulh hukuk mahkemesinde yapılan keşif sonrasında dava edilen yerin ............... Köyü 290 ada 24 parsel sayılı taşınmaz olduğu belirlenmiş olup ............. Yönetimi bu taşınmazın ..........den idarî yolla orman olarak tahsisini talep edebileceği gibi bu talebini dava yolu ile de isteyebilecektir.
Bu nedenle, 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi gereğince yapılan güncelleme kadastro çalışması sonucunda orman sınırı itibariyle yapılan fennî hataların düzeltilmesi işlemine yönelik eldeki davada, kesinleşmiş orman tahdit tutanakları ve haritası getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen ............. ve ....... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisi veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşacak bilirkişi kurulu marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, Ek 4. madde gereğince yapılan orman sınır düzeltme çalışmasının kesinleşmiş orman tahdit tutanak ve haritalarına uygun olarak yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, kesinleşmiş orman kadastrosu, varsa aplikasyon ve 2/B madde haritaları, Ek 4 madde gereğince düzeltilen orman sınırı ile tapulama paftası ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktası görülecek biçimde dava konusu taşınmazın ve komşu taşınmazların orman kadastrosu ve aplikasyon hattına göre konumu, orman kadastro haritasındaki sınır noktaları ile varsa aplikasyon haritasındaki sınır noktaları, Ek 4 çalışmasında düzeltilen orman sınır noktaları ile kadastro paftası üzerinde ayrı renkli kalemlerle çizilmek suretiyle bilirkişilerden denetime elverişle krokili rapor alınıp bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde dava şartı ve hukukî yarar yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/03/2015 günü oy birliği ile karar verildi.