3. Hukuk Dairesi 2017/2128 E. , 2017/9915 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ve davalılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacı ile davalıların murisi arasında 01.11.2003 tarihli ve 5 yıl süreli aylık 6.500 USD"lık kira sözleşmesi bulunduğunu, davalılardan muris ..."nun ihtiyaç iddiası ile ihtar çekip Bakırköy 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/1460 esas sayılı dosyasında tahliye davası açtığını, ihtiyaç iddiasının samimi olmadığını, ayrıca kira sözleşmesi ile 78.000 USD teminat bonosu verildiğini, bu bonoya ilişkin davacı aleyhine icra takibi başlatılması üzerine müvekkilinin psikolojik durumunun ve işlerinin bozulması nedeniyle taşınmazı mahkeme kararı kesinleşmeden 31.11.2009 tarihinde tahliye ettiğini, ihtiyaç iddiasının ispat edilemediği gibi TBK 355/3 maddesine aykırı olarak taşınmazı 3. Kişilere kiraladığını belirterek TBK 355 gereği bir yıllık kiradan az olmamak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000 TL maddi tazminatın davalılardan tahsilini istemiş, yargılama sırasında davacı vekilinin 19.10.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat talebini 139.618 TL ye yükselterek bu miktara ilişkin harç yatırmıştır.
Davalılar vekilleri, tahliye davasının henüz sonuçlanmadığını, dava sonrasında davacının işlerinin bozulması üzerine aylık kira bedeli 1.500 TL olan daha uygun bir yer bulduğu için taşındığını, mahkemece verilmiş bir tahliye kararı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece tahliye davasında tahliye kararı verilmediği ve taşınmazın 3. Kişilere kiraya verildiğinin de ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacı tarafın harç iadesine yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava dilekçesinde davacı tarafça 10.000 TL tazminat isteminde bulunulduğu, yargılama sırasında davacı vekilinin 19.10.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat talebini 139.618 TL ye yükselterek bu miktara ilişkin harç yatırdığı görülmüştür. Mahkemece, davacı tarafın tazminat isteminin reddine karar verildiğine ve davacı tarafça tazminat istemi ıslah edilerek 139.618 TL ye yükseltildiğine göre 2.227,72 TL ıslah harcının da davanın reddi nedeniyle davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
3-Davalı ... vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz istemine gelince: Dava dilekçesinde davacı tarafça 10.000 TL tazminat isteminde bulunulduğu, yargılama sırasında davacı vekilinin 19.10.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat talebini 139.618 TL ye yükselterek bu miktara ilişkin harç yatırdığı görülmüştür. Mahkemece, davacı tarafın tazminat isteminin reddine karar verildiğine ve davacı tarafça tazminat istemi ıslah edilerek 139.618 TL ye yükseltildiğine göre davalı lehine ıslah edilmiş miktar üzerinden vekalet ücreti verilmesi gerekirken yazılı şekilde tazminat davası yönünden 10.000 TL üzerinden vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine ikinci ve üçüncü bentte belirtilen nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.