Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9887
Karar No: 2016/8524
Karar Tarihi: 31.10.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/9887 Esas 2016/8524 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/9887 E.  ,  2016/8524 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :... MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    ... sırasında... Köyü çalışma alanında bulunan 129 ada 7 ve 130 ada 1 parsel sayılı 106.278.58, 49.629,50 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olmaları nedeniyle ham toprak vasfıyla ... adına tespit edilmiştir. Davacılar Bedrettin ve ... tapu kaydı, satın alma, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabul kısmen reddine, çekişmeli 130 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, fen bilirkişi... Karademir tarafından hazırlanan 05.12.2014 havale tarihli ek rapora ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 22.943,11 metrekare yüzölçümündeki kısmının ifrazı ile yeni parsel numarası verilmek suretiyle 1/2 hisse ile davacılar Bedrettin ve ... adına, geriye kalan ve (D), (B) ve (C) harfi ile gösterilen toplam 26.686,39 metrekare yüzölçümündeki kısmın ise ... adına tapuya kayıt ve tesciline, çekişmeli 129 ada 7 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi... Karademir tarafından hazırlanan 05.12.2014 havale tarihli ek raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 17.056,89 metrekare yüzölçümündeki kısmının ifrazı ile yeni parsel numarası verilmek suretiyle 1/2 hisse ile davacılar Bedrettin ve ... adına, geriye kalan ve (D), (B) ve (C) harfi ile gösterilen 89.221,69 metrekare yüzölçümündeki kısmın ise davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar ..., ... ve davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar Bedrettin ve ..."ın fen bilirkişisinin 05.12.2014 havale tarihli ek raporunda 130 ada 1 ve 129 ada 7 sayılı parsellerin ayrı ayrı (B), (C) ve (D) harfleri ile gösterilen kısımlarına yönelik yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,
    2- Davalı ... vekilinin 130 ada 1 ve 129 ada 7 sayılı parselin yukarıda anılan ek raporda (A) harfi ile gösterilen bölümlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, davacıların tutunduğu tapu kaydının çekişmeli taşınmaz bölümlerini kapsadığı gerekçe gösterilmek suretiyle karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Davacıların dayandığı 31 Kanuni Evvel 1322 tarih ve 1 sıra numaralı tapu kaydının sınırları "karye", "......", "... ..." okumakta olup, güney sınırında bulunan Tariki-am sınırı her yerde bulunabilecek sınırlardan olduğu gibi batı hududunda okunan ... ve doğu hududunda okunan ... Rammo sınırları ise fen bilirkişi raporunda gösterilmemiştir. Bu haliyle bilirkişi raporu denetime elverişli olmadığı gibi; diğer taraftan davacı taraf tapu dışı satın alma iddiasına dayanarak dava açmıştır. Tapu kaydının mülkiyet belgesi olması, nedeniyle taşınmazların tapu kaydı kapsamında kalması halinde kural olarak kayda değer verilir. Ancak 3402 sayılı ... Kanunu"nun 13/B-b maddesinde; zilyedin taşınmaz malı, kayıt malikinden veya mirasçılarından veya mümessillerinden tapu dışı bir yolla iktisap ettiğini onların beyanı veya herhangi bir belge ile veya bilirkişi veyahut tanık sözleriyle ispat etmesi, ve ayrıca en az on yıl müddetle çekişmesiz, aralıksız ve malik sıfatıyla zilyet bulunması halinde taşınmazın zilyet adına tespit ve tescil edileceği düzenlenmiştir. Ancak 3402 sayılı ... Kanunu"nın 13/B-b maddesinde yer alan düzenleme kayıt sahibi ile zilyet arasındaki hukuki ilişkiye ilişkin olup, tapuda kayıtlı yerin zilyetlikle iktisabı mümkün olamayacağından, Hazineye karşı tapu kaydına dayanabilmesi için zilyedin öncelikle kayıt sahibine karşı, lehine 13/B-b koşullarının gerçekleştiğini kanıtlaması gerekir.
    Hal böyle olunca; öncelikle davacıların dayandığı 31 Kanuni Evvel 1322 tarih ve 1 sıra numaralı tapu kaydı malikinin mirasçılarına da davayı yöneltmesi sağlanmak suretiyle kayıt, tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte mahalli Tapu Müdürlüğü ile Tapu ve ... Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığından getirtilerek dosyasına konulmalı, bundan sonra mahallinde 3 kişilik yerel bilirkişi, taraf tanıkları, fen ve ziraat mühendisi bilirkişi huzuruyla keşif yapılmalıdır. Taşınmazların başında icra edilecek keşif sırasında davacıların dayandığı tapu kaydı ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup hudutlar mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutlar haritasında işaret ettirilmeli, kayıt maliki mirasçılarından dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan davaya konu edilen taşınmazların niteliği, intikali ve tasarrufu hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin sürdürülüş biçimi, ve süresi tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, beraberde götürülecek teknik bilirkişiye dayanak tapu kayıtlarının kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, ziraat mühendisi bilirkişiden tapu kaydı kapsamında kalan taşınmaz bölümlerinin toprak yapısı ve niteliği hususunda rapor alınmalı, davacı dayanağı tapu kaydının çekişmeli taşınmazları kapsaması halinde 3402 sayılı Kanun"un 13/B-b maddesinde öngörülen şartların davacı taraf yararına gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durulmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 31.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi