Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle yaralama
Hüküm :CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince beraat

Taksirle yaralama suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay nedeniyle yaralanan Suriye uyruklu ...’in kollukta Arapça bilen tercüman eşliğinde alınan ifadesinde sanıktan şikayetçi olmadığını belirttiği, bu nedenle sanık hakında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, mağdur vekilinin 19.01.2015 havale tarihli dilekçesi ile karara itiraz ettiği, merci tarafından mağdurun ifadesinde bulunan tercümanın yeminli tercüman olmadığının tutanak içeriğinden anlaşıldığı ve mağdurun beyanının geçerli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına karar verilen olayda, Ceza Genel Kurulunun 09.07.2020 tarihli 2016/1-487 Esas, 2020/353 sayılı kararında da belirtildiği üzere CMK"nın 202/3 maddesi gereğince kolluk görevlileri ya da başkaca bir mercî tarafından tercüman görevlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşıldığından tebliğnamede tutanağın geçerli olduğu, mağdurun 6 aylık süre içinde şikayeti bulunmadığı gerekçeleriyle davanın düşürülmesi gerektiğine ilişkin görüşe iştirak edilmemiştir.
Mağdurun 17.06.2014 tarihli sanıktan şikayetçi olmadığını belirttiği ifadesinde tercümanlık yapan ... ile ilgili, bilirkişi görevlendirme ve yemin tutanağının getirtilmesi, bilirkişi atamasının usulüne uygun yapılıp yapılmadığının araştırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
Kabule göre ise;
1- Dosya içeriğine göre, parke döşeme ustası olan sanığın yanında çalışan mağdurun olay günü inşaatta çalıştıkları sırada parke keserken elini gönye makinasına kaptırarak hayat fonksiyonlarını orta (3.) derecede etkileyecek nitelikte kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı olayda, mahkemece sanığın iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tedbirleri alıp almadığı, takip kontrol mekanizması bulunup bulunmadığının araştırılmasından sonra, bilirkişiden rapor alınması suretiyle sanığın hukuki durumunun tayini ve tespiti gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen 08.07.2014 tarihli adli raporda parmak amputasyon seviyeleri belirtilmediğinden işlev azalması ya da kaybı olup olmadığı konusunda karar verebilmek için şahsın muayene edilmek üzere gönderilmesi gerektiği belirtildiği halde katılanın yaralanmasının derecesini bildirir kati raporunun alınması sağlanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.