7. Ceza Dairesi 2016/14313 E. , 2017/4278 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, tasfiye, aracın müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olmasının Anayasa’nın 141/3, 5271 sayılı CMK.nun 34, 230 ve 289/g maddelerinin amir hükmü olduğu dikkate alınarak iddia, savunmalar, sanıkların lehinde ve aleyhindeki delillerin tartışılması, sübutu kabul edilen veya edilmeyen eylemlerin belirlenerek sanıklara yüklenen suçun yasal öğelerinin gösterilmesi gerektiği gözetilmeden, sanıkların savunmalarına hangi gerekçelerle itibar edilmediği açıklanmadan, yazılı şekilde gerekçeden yoksun hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1-Mahkemece sanıkların birlikte suç işleme kastının bulunduğunun kabul edilmesine karşın neden sanıklar hakkında toplu kaçakçılıktan hüküm kurulmadığı karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanık ... hakkında UYAP kayıtlarının incelenmesi sonucunda Dairemizde aynı gün incelenen 2017/78 Esas sırasına kayıtlı, Kadirli 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/586 Esas ve 2014/260 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 31/05/2013, iddianame düzenleme tarihinin 14/06/2013 olduğu, yine Dairemizde aynı gün incelenen 2016/6324 Esas sırasına kayıtlı, Osmaniye 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/506 Esas ve 2014/499 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 26/05/2013, iddianame düzenleme tarihinin 31/05/2013 olduğu, yine Dairemizde aynı gün incelenen 2016/533 Esas sırasına kayıtlı, Osmaniye 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/538 Esas ve 2014/350 Karar sayılı dosyasında suç tarihinin 28/05/2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 11/06/2013 olduğu gözetilerek sanığın eylemlerinin aynı suç işleme kararının icrası kapsamında kalıp kalmadığı, aralarında hukuki kesinti olup olmadığı ve TCK.nun 43/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi bakımından, anılan dosyanın temyiz incelemesine konu bu dosya ile gerektiğinde birleştirildikten sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-01/03/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip yine 01/06/2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğinin belirtilmesi,
4-24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanıkların kendi altsoyları üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmelerine, altsoyları dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
5-Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan ....nun davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanıkların ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/05/2017 günü oybirliğiyle karar verildi.