MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet, temyiz talebinin reddi

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanık ..."un 16/12/2016 tarihli ek karara yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Dosya içeriğine ve gerekçeye göre sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan 16/02/2016 tarih, 2014/76 Esas ve 2015/ 983 Karar sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin kararın istem gibi ONANMASINA,
2-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Karar başlığına 04/03/2014 olan suç tarihinin, 05/03/2014 olarak yazılması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması, mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suçu birlikte işleyen suça sürüklenen çocuk ve sanığın neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “eşit olarak” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, “Sebebiyet verdikleri yargılama giderin sanık ve suça sürüklenen çocuktan payları oranında ayrı ayrı alınarak hazineye gelir kaydına” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocuk ile iştirak iradesi içerisinde hırsızlık suçunu işleyen sanık ..."un soruşturma aşamasında kollukça yakalandığında 05/03/2014 günü kendiliğinden suça konu malzemelerden bir kısmı olan taşlama makinası, el matkabı ve 2 adet motosiklet jantının iadesini sağladığının anlaşılması karşısında; müşteki ... dinlenerek, yapılan kısmi iadeye rızasının bulunup-bulunmadığı tespit edilip, sonucuna göre suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/1-4. maddesinin uygulanma koşullarının tartışılması gerektiği gözetilmemesi,
2-Karar başlığına 04/03/2014 olan suç tarihinin, 05/03/2014 olarak yazılması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
3- Suçu birlikte işleyen suça sürüklenen çocuk ve sanığın neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “eşit olarak” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA, (1) numaralı lehe bozmadan kararı temyiz etmeyen sanık ..."un da 1412 sayılı CMUK"nun 325. maddesi uyarınca yararlandırılmasına, kazanılmış hakkın korunmasına, 20/09/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.