Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9094
Karar No: 2015/2292

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/9094 Esas 2015/2292 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/9094 E.  ,  2015/2292 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    2008 yılında 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında Perşembe İlçesi, Hacılar Köyü 170 ada 1 ve 171 ada 1 parsel sayılı sırasıyla 98.723,38 m2 - 282.516,02 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, orman niteliğiyle Hazine adına tespit edilmişlerdir.
    Davacılar ..., ..., ..., ..., ... ve ...; tapu kayıtları ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 170 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ayrı ayrı bölümlerinin, davacı ...; tapu kayıtları ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 170 ada 1 ve 171 ada 1 parsel sayılı taşınmazların bir kesiminin, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...; tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 171 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ayrı ayrı bölümlerinin adlarına tapuya tescili istemiyle dava açmışlardır.
    Mahkemece; dava dosyaları birleştirildikten sonra dava konu taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle tüm davacıların davalarının reddine, çekişmeli taşınmazların tespit orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmiş, hüküm tüm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine ve orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosu vardır.
    Mahkemece, eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verilmiştir. Şöyle ki; raporları hükme dayanak yapılmayan birinci orman bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 07.10.2013 tarihli raporda ve 18.12.2013 havale tarihli ek raporda; 1960 tarihli memleket haritasında ve 1955 tarihli hava fotoğrafında 170 ada 1 ve 171 ada 1 parsel sayılı taşınmazlarda (A), (D), (H), (G), (F), (C), (B), (K), (R), (L), (PI), (E), (S), (AE), (AD), (ALI), (BV), (CA), (CF), (CR), (BE), (BS), (CB), (CD), (CG), (CU), (CS), (CZ), (BK), (BN), (BY), (AC), (AGI), (AKI), (ANI), (AU), (AZ), (CM), (CL), (CN), (BC), (BZ), (CE), (CT), (DB), (BT), (DA), (CH), (BP), (DMI), (AB), (AJI), (BC), (BD), (AT), (BA), (CO), (BR), (CJ), (AY), (BF), (CV), (CP), (CK), (BJ), (AHI), (AFI), (AV), (BH), (BG), (BM), (BL), (BU), (CY) ile işaretlenen yerlerin bir bölümünün meyvelik rumuzlu yeşil alanda, bir kesimininde açık alanda gözüktüklerinden orman sayılmayan yerlerden olduğu, diğer dava edilen yerlerin hava fotoğrafında ve memleket haritasında yeşil renkli ormanlık alanda gözüktüklerinden orman sayılan yerlerden olduğu belirtilmiştir.
    Raporları hükme dayanak yapılan oman yüksek mühendislerinden oluşan 01.07.2014 havale tarihli ikinci orman bilirkişi kurul raporunda; 1956 tarihli hava fotoğrafında 170 ada 1 parselin (S) harfi ile işaretlenen bölümünün tamamı, (R) ve (T) harfleri ile işaretlenen taşınmazların ise bir kesiminin açık alanda, 171 ada 1 parselin (AZ), (AY) ve (BT) ile işaretlenen bölümlerinin münferit ağaç ve ağaççıklarla kaplı alanda, (DM) ile işaretlenen kesiminin ise, kısmen ağaçcık ve çalılık alanda, diğer dava edilen yerlerin ise, yapraklı ağaç rumuzlu ormanlık alanda gözüktüklerini, ancak, 1960 tarihli memleket haritasında 170 ada 1 parseldeki (R) ve (S) harfleri ile işaretlenen yerlerin tamamen, (M), (P) ve (T) harfleri ile işaretlenen bölümlerin ise, kısmen açık alanda, kısmende yapraklı ağaç rumuzlu yeşile boyalı alanda, 171 ada 1 parseldeki (BY), (BT), (BN), (BJ), (BV), (BH), (BE); (BD), (BA), (AZ), (AY), (AU), (AT) ve (DM) ile işaretlenen yerlerin kısmen açık alanda kısmen yapraklı ağaç rumuzlu yeşil alanda, diğer dava edilen yerlerin yapraklı ağaç rumuzlu yeşil renkli alanda gözüktükleri belirtildiği halde, memleket haritası ile hava fotoğrafı arasındaki uyumsuzluğa değinilmediği gibi hükme dayanak yapılmayan birinci orman bilirkişi raporundan farklı rapor düzenledikleri halde, anılan raporla oluşan çelişkinin sebepleri hakkında da açıklama yapılmamıştır.
    Her iki orman bilirkişi kurulu aynı tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafını uyguladıkları ve çekişmeli yerleri memleket haritasında aynı konumda işaretlendikleri ve hava fotoğrafını stereskopik aletle incelediklerini belirttikleri halde, taşınmazların memleket haritasındaki ve hava fotoğrafındaki konumları yönünden birbirleriyle çelişik açıklamalarda bulundukları gibi, taşınmazları aynı tarihli hava fotoğrafında kısmen farklı yerde aplike etmişlerdir.
    Mahkemece, her iki orman bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen raporlar arasındaki değinilen çelişkiler üzerinde durulup, yöntemince giderilmeden, ikinci orman bilirkişi kurul raporunun neden üstün tutulduğu belirtilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
    Bu durumda, karara dayanak alınan uzman orman bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen rapor çekişmeli taşınmazların öncesinin orman niteliğini belirlemeye yeterli ve kanaat verici olmayıp, bu rapora dayanılarak hüküm kurulamaz.
    O halde, öncelikle davacıların tutundukları tapu kayıtlarının kadastro sırasında revizyon görüp görmedikleri tapu müdürlüğünden sorulmalı, revizyon görmüş ise ilgili taşınmazların kadastro tespit tutanakları, kesinleşmiş ise tapu kayıtları, davalı iseler dava dosyaları getirtilip sonuçları araştırılmalı, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman yüksek mühendisi, bir harita mühendisi ve bir ziraat mühendisinden oluşturulacak kurul, elverdiğince yaşlı ve yansız yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve kadastro tespit bilirkişileri yardımıyla yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların dava edilen kesimlerinin öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumları saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; fen ve uzman orman bilirkişilerden, taşınmazların konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeğini kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de memleket haritası ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli orman parselinin dava edilen tüm bölümlerinin konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, keşifte, taşınmazlar hakim tarafından gözlemlenmeli, taşınmazlar üzerinde neler bulunduğu (bitki örtüsü, ağaçların cinsi, sayısı vb.) ayrıntılı olarak keşif tutanağına yazılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları ile davacıların tutundukları tapu kayıtları uygulanmalı, çekişmeli yerlerin orman sayılan yerlerden olup olmadığı belirlenmeli, çekişme konusu taşınmazların kısmen veya tamamen orman sayılmayan yerlerden olduklarının ve dayanak tapu kayıtlarının uyduklarının tespiti halinde kayıtlar değişir sınırlar içerdiğinden, 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesi uyarınca miktarlarıyla geçerli kapsamlarının belirlenmesi, tapu uygulamalarının fen bilirkişi tarafından düzenlenen krokiye yansıtılması, tapu kayıtlarının uymadığının veya tapu miktar fazlasının bulunduğunun tespiti halinde davacılar yararına 3402 sayılı Kanunun 14.maddesinde düzenlenen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının araştırılması, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece değinilen şekilde araştırma, inceleme ve uygulama yapılması gerekirken, eksik inceleme ve çelişik bilirkişi kurul raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 31/03/2015 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi