MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Sanıkların katılanın kimlik bilgilerinden yararlanarak nüfus müdürlüğünden kimlik belgesi çıkarttıkları ve bu kimlikle Denizbank.... Şubesine müracaat ederek tüketici kredi sözleşmesi imzalayarak şikayetçi adına 15.000 TL kredi çektikleri, bu şekilde nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda;
Ekspertiz raporuna göre nüfus cüzdanı talep formundaki imzanın ve suça konu kredi sözleşmesinin katılana ait olduğu gerekçesiyle beraat kararı verilmiş ise de, nüfus cüzdanı talep formunu katılanın kendisinin talep ettiğini kabul ettiği, 2013/1966 sayılı ekspertiz raporunda suça konu Denizbank" a ait kredi sözleşmesindeki imzaların karşılaştırılmadığı, başka banka isimlerinin belirtildiği, katılan ... vekilinin 29/04/2011 tarihli yazısına göre farklı iki şubelerinden kredi çeken ... ve ... ismini kullanarak kredi çeken kişilerin katılan ..."in adına sunuşan kimlikteki şahıslarla aynı kişi olduklarını tespit ettiklerini, dosyada kredi çekerken sunulan kimlikteki resimle katılana ait kimlik fotokopisi ve nüfus cüzdanı talep formundaki resimlerin farklı olduğu, sahte olarak bankaya sunulan katılanın bilgilerinin olduğu kimlikteki resimdeki şahıs ve yine benzer olayda mağdur olan ..."in kimliğindeki resmin sanık ..."in kimliğindeki resmiyle benzer olduğu, sanık ..."in de alınan ilk beyanında diğer sanıkla beraber bu şekilde eylemlere karıştıklarını ve suç konusu krediyi de kendisinin diğer sanıkla işlediklerini ikrar ettiği ve diğer deliller değerlendirildiğinde, sanıkların atılı suçtan cezalandırılması yerine yazılı şekilde yanılgılı değerlendirmeyle beraat kararı verilmesi,


Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 24/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.