17. Hukuk Dairesi 2015/10714 E. , 2017/11143 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı... Ltd. Şti. vekili tarafından duruşmalı temyiz edilmiş ise de, mürafaa talebinin pul yokluğundan reddedilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile dava dışı arsa sahipleri arasında yapılan ... 1. Noterliğinin 11/07/2006 tarih 13484 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Mal Satış Vaadi ve Devir Sözleşmesine istinaden ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 1243 ada, 181 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde inşaat yapılması hususunda anlaştıklarını, müvekkili ile davalı şirket arasında düzenlenen ... 5. Noterliğinin 25/03/2010 tarih 4154 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Mal Satış Vaadi ve Daire Karşılığı İnşaat Sözleşmesine Ek Sözleşme gereğince müvekkili şirketin inşaatı ... 7. Noterliğinin 16/06/2010 tarih 8972 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Mal Satış Vaadi ve Daire Karşılığı İnşaat Sözleşmesine istinaden inşaatın tamamını davalı ... Ltd. Şti"ine 212.000,00 TL bedelle satışı konusunda anlaştıklarını, davalı şirketin borcunu ödememesi nedeniyle ... 8. ... Müdürlüğünün 2012/1351 E. sayılı takip dosyası ile ... takibi başlattıklarını, ... takibi kesinleştikten sonra davalı şirkete hacze gidildiğinde 5.500,00 TL mal haciz edildiğini, başkaca hacze kabil malının bulunamadığını, davalı şirketin müvekkili şirketin alacağını semeresiz bırakmak amacıyla sözleşme ile kendisine düşen taşınmazları üçüncü şahıslara devrettiğini bildirerek davalılar arasında yapılan "... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 1243 ada, 182 parselde kayıtlı arsa ile ... ili,...ilçesi, ... Mahallesi, 1243 ada, 181 parselde kayıtlı A Blok 2. Kat 4 nolu bağımsız bölüm ile B Blok 5. Kat 10 Nolu bağımsız bölüm ve B Blok 3. Kat 5 nolu bağımsız bölüm ile A Blok 6. Kat 11 nolu bağımsız bölüme ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ... ve ..."in cevap dilekçesinde kısaca; dava konusu taşınmazları dava dışı üçüncü şahıslardan satın aldıklarını, iyiniyetli olduklarını beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı ... vekilinin cevap dilekçesinde kısaca; dava konusu taşınmazı davacı ... İnşaatın satış sözleşmesinin birebir aynısı olan davalı ... şirketinin antetli tek tip satış sözleşmesi ile ..."dan anahtar teslimi olarak devraldığını, dava konusu taşınmazın tasarrufun iptalini talep eden davacı şirket dolayısıyla edinildiğinden davalı borçlu şirket ile alakalı bir hususun bulunmaması nedeniyle davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı... Ltd. Şti. vekilinin cevap dilekçesinde kısaca; müvekkiline husumet düşmediğini, müvekkili şirketçe satış yapılan gayrimenkullerin bulunmadığını, taraflar arasında yapılan sözleşmelerde müvekkili şirketin herhangi bir tasarruf yetkisinin bulunmadığını bildirerek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekilinin cevap dilekçesinde özetle; satın aldığı taşınmazın borçlu adına kayıtlı olmadığını, müvekkilinin dava konusu edilen taşınmazı dava dışı üçüncü şahıslardan satın aldığını, davacı ile davalı borçlu şirket arasındaki borç - alacak ilişkisinden de haberinin olmadığını, müvekkilinin davalı borçlu şirket ile de hiçbir bağlantısının bulunmadığını, müvekkilinin taşınmazı rayiç bedeli ile satın aldığını bildirerek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davacının davalılar arasında yapılan satışların ... 8. ... Müdürlüğünün 2012/1351 E. sayılı takip dosyasındaki alacağı semeresiz bırakmak ve alacaklıdan mal kaçırmak kastı ile yapıldığı hususunu ispatlayamadığı sonucuna varılması sebebi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İptal davasından maksat, İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazıldığı gibi alacağın tahsilini temin için borcun doğumundan sonra yapılan tasarruflarının iptaline hükmettirmektir. Bu davanın ön koşulu ise, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunmasıdır. Ön koşulun bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddede akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
Somut mahkeme gerekçesinde İİK 278, 279 ve 280. maddeleri ayrı ayrı tartışılmadan, dava konusu tasarrufun alacağı semeresiz bırakmak ve alacaklıdan mal kaçırmak kastı ile yapıldığı hususu ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Davacı vekilinin iddiaları ile birlikte İİK 278,279 ve 280. maddeleri ayrı ayrı değerlendirilip, tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.