Esas No: 2021/10559
Karar No: 2022/818
Karar Tarihi: 03.02.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/10559 Esas 2022/818 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2021/10559 E. , 2022/818 K."İçtihat Metni"
SUÇLAR :Nitelikli kasten öldürme, nitelikli yağma
HÜKÜMLER :1)... 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/10/2020 tarih ve 2020/90 Esas, 2020/328 Karar sayılı kararı ile;
a)Sanık hakkkında kasten öldürme suçundan; TCK'nin 81/1, 29/1, 62, 53, 63. maddeleri uyarınca 15 yıl hapis cezası ile mahkumiyetine,
b)Sanık hakkkında nitelikli yağma suçundan; TCK'nin 149/1-a-h, 62, 53, 63. maddeleri uyarınca 9 yıl 2 ay hapis cezası ile mahkumiyetine,
Sanık müdafii tarafından istinaf Kanun yoluna başvurulması üzerine duruşmalı yapılan inceleme neticesinde;
2)... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 21/05/2021 tarih ve 2021/125 Esas, 2021/1558 Karar sayılı;
a)Sanık hakkında nitelikli yağma suçundan; ''istinaf başvurusunun esastan reddine'',
b)Sanık hakkkında nitelikli kasten öldürme suçundan istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle; TCK'nin 82/1-h, 62, 53, 63, CMK'nin 283/1. maddeleri uyarınca 15 yıl hapis cezası ile mahkumiyetine dair kararı.
TEMYİZ EDENLER : Sanık ... müdafii, ... Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı
TÜRK MİLLETİ ADINA
... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 21/05/2021 tarih ve 2021/125 Esas, 2021/1558 Karar sayılı kararının sanık ... müdafii ve ... Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı tarafından CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık müdafii ve Bölge Adliyesi Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin sanık hakkında yağma ve kasten öldürme suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu anlaşılmakla bu kapsamda yapılan incelemede;
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 299. maddesi uyarınca reddiyle incelemenin dosya üzerinden yapılması uygun görülmekle ve sanık hakkında hükmolunan hapis cezalarının 5 yılın üzerinde olması nedeniyle bölge adliye mahkemesi kararının temyize tabi olduğunun tespiti ile yapılan incelemede;
... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 21/05/2021 tarih ve 2021/125 Esas, 2021/1558 Karar sayılı kararında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin; eksik inceleme ile karar verildiğine, sanığın ceza ehliyetinin bulunmadığına, öldürme eyleminde nitelikli halin oluşmadığına, haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiğine, yağma olarak kabul edilen eylemin nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğuna ve TCK'nin 150. maddesinin uygulanması gerektiğine, Bölge Adliyesi Mahkemesi Cumhuriyet savcısının; atılı suçların vasfının haksız tahrik altında kasten öldürme ve nitelikli hırsızlık olarak kabulünün gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle, 5271 sayılı CMK’nin 302/1. maddesi gereğince isteme uygun olarak TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/1. maddesi gereğince ''... 9. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere'' Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.02.2022 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
(M) (M)
KARŞI OY :
Sanık ...’in Azerbaycan uyruklu maktule ...’yı kasten öldürdüğü ve yağmaladığı iddiasıyla açılan kamu davasında yerel mahkemece sanığın TCK'nin 81, 29. ve TCK'nin 149/1-a-h maddeleri gereği haksız tahrik altında kasten adam öldürme ve nitelikli yağma suçlarından mahkumiyetine karar verilmiştir.
Sanık lehine temyiz edilmekle dosya BAM dairesine gelmiş ve ilgili daire tarafından duruşma açılarak kazanılmış hakları saklı tutularak sanığın adam öldürme suçundan TCK'nin 82/1-h maddesi gereği cezalandırılmasına dair yeni hüküm kurmuş nitelikli yağma suçundanda verilen kararı doğru bularak istinaf talebinin esastan reddine karar vermiştir.
... BAM daire kararının lehe temyizi üzerine dairemiz çoğunluğu tarafından ... BAM daire kararı doğru bulunarak temyiz talebinin esastan reddi ile hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.
Dairemiz tarafından verilen bu karara aşağıda belirteceğim gerekçelerle katılmıyorum.
Şöyle ki;
1)Dosya kapsamına göre sanık 68, maktule 50 yaşında olup Azerbaycan uyruklu maktul ve sanık tanışmaktadır, maktule fuhşa aracılık etmek suretiyle geçimini sağlamakta ve bu işleri nedeniyle tanışmaktadırlar.
2)Maktule sanıktan ve başkalarından borç para almakta ancak bunları geri ödemekte zorlanmaktadır. Maktulenin sanıktan borç para aldığı ancak uzun süre ödeyemediği maktulenin oğlu...ın dosyadaki beyanıyla da sabit olmuştur.
3)Sanık, aşamalarda hiç değiştirmeksizin yaptığı savunmada, maktuleye 6000TL borç para verdiğini ancak alamadığını olay gecesi de yine parasını alabilmek için evinin yakınında maktuleyi beklediğini, maktuleyi görünce konuşmaya başladıklarını maktule kendisine "bir daha buralarda görmeyeyim kötü olur" deyince sinirlenip üzerindeki tabanca ile ateş ederek maktuleyi öldürdüğünü, maktule düşünce yanındaki çantasını alıp oradan ayrıldığını, çantada iki cep telefonu ile boş bir cüzdan olduğunu cüzdan ve çantayı attığını söylemiştir.
4)Sanığın öldürme eylemi sabittir. Ancak; sanık bu eylemini bir suçu işleme saiki altında mı (TCK'nin 82/1-h) yoksa sadece öldürme kastıyla mı (TCK'nin 81) işlemiştir.
Bu hususun tesbiti için olayın oluş şeklini irdelemek gereklidir.
a) Sanık maktuleden 6000 TL alacağını istemiş, uzun süre alamayınca olay gecesi tekrar istemiş ve maktulenin borcunu vermediği gibi "seni bir daha buralarda görmeyeyim" demesine sinirlenmiş, bu kızgınlıkla ateş etmiş ve maktuleyi öldürmüştür. Sanığın maktuleyi yağmalama kastı ile öldürdüğüne dair delil yoktur.
Sanık savunmaları da oluşa uygundur, itibar edilmelidir. Eylemi TCK'nin 81. madde kapsamındadır.
b) Sanık maktuleyi vurunca yere düşen maktulenin çantasını almıştır. Hayatını kaybeden maktulenin çantasını alması yenilenen kasıtla gerçekleştirilen TCK'nin 142/2. maddesinde kalan suçu oluşturur. Sanığın 6000 TL alacağı olması, dosya kapsamından kesin belirlenmese dahi maktuleden alınan çanta ve içindeki eşyaların bu meblağdan fazla olmaması nedeni ile TCK'nin 144/1-b maddesi gereği hırsızlık suçunun şikayete tabi olduğunu (suçun mağduru maktulün kanuni mirasçılarıdır.) düşünmekteyim.
Yukarıda bahsettiğimiz gerekçeler doğrultusunda ... BAM daire kararının her iki suç yönünden bozulması gerektiği kanaati ile dairemizin çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
Muhalif Üye ...
KARŞI OY :
Tüm dosya kapsamına göre;
... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 21.05.2021 tarih, 2021/125 Esas - 2021/1555 Karar sayılı kararında isabetsizlik görülmemiş ve bu karar karşı Temyiz İsteminin Esastan Reddine “oyçokluğu” ile karar verilmiştir.
Yerel Mahkeme, TCK’nin 149/1-a-h maddesi yönünden neticeten 9 yıl 2 ay hapis cezasına hükmetmiş, bu karar istinaf ve dairemiz tarafından doğru bulunmuştur.
Buna karşın yerel mahkemenin TCK’nin 81-29-62. maddeleri uyarınca verdiği hükmü Bölge Adliye Mahkemesi TCK’nin 82/1-h ve 29. maddeleri uyarınca CMK’nin 283/1. maddesi uyarınca neticeten 15 yıl hapis olarak sonuca bağlamış, dairemiz işte bu konuda da Bölge Adliye Mahkemesi kararını doğru bulmuştur.
Dosya ve delillerin incelenmesi sonucu eylemin oluş şekline göre vasıflandırılması konusunda sayın çoğunluk ile aramızda görüş farkı ortaya çıkmaktadır:
Şöyle ki;
1) Sanık ve maktul uzun süredir tanışmakta, birbirlerinin hayat tarzlarını, ikametlerini, maddi durumlarını bilmektedir.
2) Tanık ...’nın 27.08.2019 tarih ve 17.15 zamanlı beyanına göre;
• Maktul bir evde kadınlara fuhuş yaptırmaktadır.
• Sanık işte bu evin parasını istemektedir.
• Sanık ve maktul bazen buluşuyor bazen tartışmalar yaşıyor.
• Sanık, tanık ...’ı kastederek “bu da mı çalışıyor” demiştir.
Dolayısıyla sanık ve maktul fuhuş işinin birer parçası durumundadır.
3) Tanık ... maktulün oğlu olup 27.08.2019 tarih saat 18.30 zamanlı ifadesinde maktulün fuhuş yaptırmadığını, ... ile maktulün tartıştıklarını, aralarında bir alacak verecek meselesi olduğunu söylemiştir.
4) Tanık ... ... ... sanığın oğlu olup babasının olaydan bir gün sonra saat 16.00’da evine geldiğini ve 500 TL yüzünden bir kadını vurduğunu söylediğini anlatmıştır.
Bu sürece bakıldığında sanık ve maktul, eskiden beri tanışıp, birlikte fuhuş üzerinden para kazanmaktadır. Bu kazanımlar aşamasında bireyler arasında bir uyuşmazlık çıkmış ve sanık, maktulden “her ne nem altında” olursa olsun alacağını tahsil etmek istemekte, bu durum olayın her iki tarafını da gergin hale getirmektedir.
Eylemin oluş şekli, tarafların evveliyatı, ilişki biçimi dikkate alındığında sanık, silahlı saldırı eylemini işte bu kızgınlık altında gerçekleştirmiştir.
Bu nedenle sanığın öldürme eylemi, TCK’nin 81 ve 29. maddeleri yoluyla tanımlanmalıdır.
Öte yandan eylem sokak ortasında kısa bir konuşmadan hatta tartışmadan sonra meydana gelmiştir. Maktul yere düştükten sonra da sanık oğluna söylediği 500 TL’yi almak maksatlı olarak tüm çantayı almıştır. 500 TL, oğluna söylediği rakam, 6000 TL’de dosyada mahkemenin kabul ettiği rakamdır. Sanık tüm çantayı aldığına göre “Ne varsa alma kastı” ile davranmaktadır. Çantadan sadece cüzdanı ya da çöpe attığını söylediği cep telefonunu almamış TÜM ÇANTA kapsamını almıştır.
Eylemler bütün bu haliyle şu şekilde kabul edilmelidir:
Sanık haksız tahrik altında maktulü vurmuş, maktul yere düşünce yanındaki çantayı bütünüyle alıp uzaklaşmıştır.
Dolayısıyla sanığın, TCK’nin 81, 29 ve 142/2-a maddeleri uyarınca cezalandırılması, kendi alacak miktarı ile sınırlı olmaksızın tüm çantayı alma iradesi göstermesi nedeniyle TCK’nin 144. maddeden faydalanmaması gerekmektedir.
Bu deliller ve kabul ile sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.10.02.2022
Muhalif Üye
...
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.