Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/16977
Karar No: 2013/19937
Karar Tarihi: 16.12.2013

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/16977 Esas 2013/19937 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2013/16977 E.  ,  2013/19937 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... AŞ aleyhine 10/02/2012 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 25/03/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem reddedilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
    Dava konusu haberin, 04/01/2012 tarihli ...adlı internet sitesinde "" Yaralı oğluna değil otomobiline ağladı"" başlığıyla yayınlandığı ve haberde;""...Kaza yerinde ağlayan babayı sakinleştirmeye çalışanlar babanın ""ben arabaya ağlıyorum"" sözüyle şok yaşadı..."de 4 kişinin yaralandığı kazada sürücünün ağlayan babasını sakinleştirmeye çalışan vatandaşlar babasının cevabıyla şok yaşadılar.""Ben arabaya ağlıyorum"" diyen babanın aksine anne oğlu üşümesin diye paltosunu üzerine örttü..."" ifadelerine ve davacının fotoğrafına yer verilmiştir.
    Davacı, dava konusu haberdeki ifadelerin sansasyon amaçlı olarak yazılan ifadeler olduğunu, haber ile ilgili video kayıtları incelendiğinde ısrarla "ben arabaya ağlamıyorum" demesine rağmen internet sitesinde bu şekilde haberin sunulmasının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu, bu durumun evladının yaralanması neticesinde zaten psikolojik olarak yıpranmış olan kendisi üzerinde oldukça ağır manevi tahrifata yol açtığını belirterek; uğradığı manevi zararın ödetilmesini istemiştir.
    Davalı ise, davaya konu haberin olay anında olay yerinde konuşulan ve olayı anlatan görgü tanıklarının ve davacının ifadelerine dayalı olarak yapıldığını, olayın olduğu anda orada bulunan insanlarla yapılan konuşma ve diyaloglarla gelişen bir haber olduğunu, davacıyı küçük düşürmek veya rencide etmek gibi bir kastın olmadığını, yapılan haberin görülen gerçeğe uygun olduğunu, o an için haberin maddi gerçeğinin araştırılmasının mümkün olmadığını ve bu yönde bir yükümlülüğün bulunmadığını, kaldı ki diğer yazılı ve görsel yayın organlarında aynı haberin yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, diğer basın ve yayın organlarında da haber konusu olan bu anlatımın olay anındaki görünen gerçeğe uygun olduğu, zira davacının kendisinin de "alma dedim arabayı" şeklinde beyanı olduğu gibi, olay yerinde bulunan kişilerin de "arabayı düşünme" şeklinde açıklamalarının olduğu, dolayısıyla haberin görünen gerçeğe uygun olması nedeniyle basın özgürlüğü sınırları kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinde; davacının oğlu...."ın 04/01/2012 tarihinde..."de trafik kazası geçirdiği, davacı ile eşinin kaza haberini öğrenmeleri üzerine kaza yerine gittikleri,kaza yerinde bulunan basın organları tarafından görüntülü ve yazılı bir çok yayın yapıldığı,davacı tarafından delil olarak dosyaya sunulan dava konusu habere ilişkin ... Ana Haber Bülteni yayın kaydının mahkemece yaptırılan çözümünde haberin ""aracına da oğluna da ağladı"" alt yazısı ile verildiği,haberde;""...... "de dün akşam 2 otomobil çarpıştı o kazada 4 kişi yaralandı, Sürücülerden biri de yaralılar arasında idi . Babası hem onu hemde ağır hasar alan aracı için, daha çok hasar alan aracı için hüngür hüngür ağladı, dediği ve kaza görüntülerini gösterdiği polisin ""arabayı düşünme ya araba yerine gelir"" demesi üzerine davacının ""arabayı düşünmüyorum ben"" diyerek görüntü verdiği, o sırada sağlık görevlisinin ""iyimisin aç gözlerini"" dediğinde davacının ""arabayı alma ..."" sözlerini söylediği, olay yerinde bulunan bir kişinin resmi de çekilmek suretiyle “oğlu kendisine üzüldüğünü sanıyor, arabaya üzülüyor adam, oğlu da baba ağlama diyor" şeklinde konuştuğu bu şekilde görüntünün son bulduğu, davacının polis ve vatandaşlar tarafından arabayı düşünmemesi gerektiği söylemlerine karşı cevaben "" ben arabayı düşünmüyorum"" dediği, kaydın çözümünün hiçbir yerinde ""ben arabaya ağlıyorum"" şeklinde bir ifadesinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Davaya konu habere ilişkin basın mensuplarınca çekilen görüntü kaydının çözümüne ilişkin raporun incelenmesinde, davacının dava konusu haberde belirtilen ""Ben arabaya ağlıyorum"" şeklinde bir ifade kullanmadığı, aksine çevredeki vatandaşların arabayı düşünmemesi gerektiği yönündeki söylemlerine ""arabayı düşünmüyorum"" ben şeklinde cevap verdiği, ""Yaralı oğluna değil arabaya ağladı"" başlığı verilen haberde davacının otomobiline oğlunun canından daha çok kıymet verdiği şeklinde bir izlenim uyandırıldığı,oğlunun kaza yapması nedeniyle olay yerinde oğlunu yaralı ve yerde yatar vaziyette, aracını da hasar görmüş vaziyette bulan davacının olayın şokunda olduğu ve üzüntü yaşadığı dikkate alınmadan sadece arabasına ağladığı izlenimi verir şekilde acılı babanın acısını arttırmak suretiyle yapılan yayın davacının kişilik haklarına saldırı oluşturmaktadır.
    Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle, istemin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz oluna kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/12/2013 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. 16/12/2013














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi