MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, trafik güvenliğini tehlikeye sokma, güvenli memura mukavemet
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık suçlarının sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Suç tarihinde sanığın mağdurlara ait işyerlerinin asma kilitlerini kırıp kapılarını sert bir cisimle zorlayarak açtığı, sanığın eyleminin 142/1-b maddesinde tanımlanan hırsızlık suçuna uyduğu gözetilmeden, sanık hakkında 142/2-d maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
2)Sanığın mağdur ..."a karşı gerçekleştirdiği hırsızlık suçu bakımından, mağdurun işyerini saat kaçta kapattığına dair herhangi bir beyanının olmadığı, sanıkların 04:02 sıralarında polislerce bir araca düz kontak yapmak isterken görüldükleri, dur ikazına uymayarak kaçtıkları, mağdurun hırsızlık olayını saat 05.00 da polislerin kendisine haber vermesi üzerine öğrediğini beyan ettiği, UYAP sorgulamasında olay günü güneşin saat 07.31"de doğup, 17:20"de battığı, TCK"nın 6/1-e maddesine göre 06.31 ile 18.20 saatleri arasında kalan zaman diliminin gece olarak kabulü gerektiği, müştekinin beyanı alınarak işyerinin kapatılma saati belirlenip buna göre uygulama yapılması gerekirken suçun gece vakti işlendiğine dair 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesinin uygulanması,
3)Kasten işlemiş olduğu hırsızlık suçları için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması
Ayrıca, T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4)İddianamedeki olayın anlatım biçimi ve uygulanması istenen yasa maddelerine göre; sanık hakkında, trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve görevli memura mukavemet
suçlarından 5271 sayılı CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı gibi, ek iddianamede düzenlenmediğinin anlaşılması karşısında; hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemle sınırlı olduğu gözetilmeden, sanığın 179/2 ve 265/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle dava konusu dışına çıkılarak 5271 sayılı CMK’nın 225/1. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 06.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.