.......

Davacı, 04.12.2003 tarihli tahsis talebine istinaden yaşlılık aylığı bağlanması gerekirken, tahsis talebinin reddi nedeniyle yersiz ödemek zorunda kaldığı 5.055,00 TL primin ödeme tarihlinden işleyecek yasal faiziyle ve tahsis talep tarihinden bugüne kadar alamadığı 18 aylık yaşlılık aylığına mahsuben 7.000 YTL’nin aylıkların hak ediş tarihlerinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, isteğin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
1-Davacıya 01.01.2004 tarihi itibarıyla yaşlılık aylığı bağlanması gerekmekte ise de, 01.06.2005 tarihinde 25 yılı aşan hizmet süreleri de dikkate alınarak bağlanan 410,60 TL üzerinden hesaplanan miktar üzerinden davanın kabulü isabetsiz bulunmuştur.
04.12.2003 tarihli tahsis talebine göre, bu tarih sonrası çalışmaları gözetilmeksizin 01.01.2004 tarihi itibarıyla bağlanması gereken ve 01.06.2005 tarihine kadar ay be ay ödenmesi gereken aylığın kurumdan sorularak belirlenmesi ve ayrıca faiz hesabı yapılırken 65. Maddesinde öngörülen üç aylık sürenin dikkate alınması gereğinin gözetilmemiş olması,
2-Öte yandan, bozma ilamı doğrultusunda, 04.12.2003 tarihinden sonra davacının kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmasının devam edip etmediği araştırılarak, devam etmesi halinde 1479 sayılı Yasanın Ek 20.maddesi uyarınca ödemesi gereken sosyal güvenlik destek priminin belirlenerek mahsubu ile iadesi gereken prim miktarının belirlenmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
........