Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6894
Karar No: 2014/14050
Karar Tarihi: 23.10.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/6894 Esas 2014/14050 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/6894 E.  ,  2014/14050 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL 23.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
    TARİHİ : 12/12/2013
    NUMARASI : 2011/221-2013/318

    Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili, Müvekkili Ş.. M.."nun 5231469 numaralı tesisatın abonesi olduğunu, kardeşi ile ortak olduğu ..... Ambalaj LTD. ŞTİ"ne kaçak kullanımı içeren ve abone ismi davacılardan şirket olarak tanzim edilen fatura tanzim edildiğini, müvekkilinin kaçak elektrik kullanımının olmadığını, müvekkilinin kuruma itiraz ettiğini, itirazına cevap verilmediğini, elektriğin kesildiğini, ödeme yapıldığını, tespit tutanağının tek personelce yapıldığını, kaçak elektriğe konu iki tutanak örneğinin de yönetmeliğin 13 ve 14. maddelerine göre bir açıklama yapılmadan tutulduğunu, sökülen sayacın akıbetinin bilinmediğini, eski saat ile davalı tarafın talimatı ile değişen saatin sarfiyatında değişikliğin olmadığını, iş yerinde gündüz ve tek vardiya çalışmasının olduğunu, üst limitten hesap yapılmasının doğru olmadığını, yapılan işlemin hukuka aykırılığının tespitine, cezanın hakkaniyete ve yasalara uygun hale getirilmesine, faturanın iptaline ve müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, ödenmek zorunda kalınan bedelin ödeme tarihinden itibaren işletilecek aylık %5.5 faizi ile iadesine karar verilmesini istemiş, birleşen dosyada davacı vekili abonelik sözleşmesi tanzim edilirken şirketin henüz kurulma aşamasında olduğu için Ş.. M.."nun şahsi olarak yaptığı bir sözleşmenin bulunduğunu, 14.10.2013 ve 21.10.2013 tarihlerinde kaçak elektrik zabıtlarının düzenlendiğini, müvekkilinin itiraz ettiğini, itirazın değerlendirilmeye alındığını, ödeme yapıldığını, bedelin iadesi için dava açıldığını, dava açıldıktan sonra itirazın değerlendirildiğini, kuruma yapılan itiraz üzerine kurum tarafından cezanın artırılmasına karar verildiğini, eksik kalan kısmın müvekkili tarafından ödendiğini, mükerrer tahsilat yapılmasının söz konusu olduğunu, ödeme tarihinden itibaren davalı tarafça alacaklara uygulanacak yönetmelikte belirtilen faizi ile ödenen bedelin iadesine, bu talep kabul edilmezse en yüksek ticari reeskont faizi ile iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, yetki itirazında bulunduklarını, kaçak elektrik faturasının tahakkuk ettirildiğini, davacı tarafın elektrik bedelini ödediğini, kötü niyetli olduğunu, davanın reddine karar verilmesini istemiş, birleşen dosyada davalı vekili, davacı tarafın itiraz ettiği faturanın kaçak kullanım faturası olduğunu, sayacın mühürleriyle oynanarak eksik tüketime neden olunduğu için borç tahakkuk ettirildiğini, usulsüz bir şekilde izin olmadan mührün koparıldığını, tüketim kaydetmesinin sağlanmaya çalışılarak kaçakların düzeltilmeye çalışıldığını, dava açıldıktan sonra ikinci kez kaçak kullanım yönünden zabıt düzenlenilmesine neden olunduğunu, kaçak tahakkuk ve eksik tüketim nedeniyle firmaya fatura çıkarıldığını davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece asıl davada üçlü bilirkişi heyetinden 28.01.2008 kök rapor ve 23.06.2008 tarihli ek rapor olmak üzere iki ayrı rapor alınmış ve davanın kısmen kabulü yönünde karar verilmiş, hüküm davalı kurum tarafından temyiz edilmiş, temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay 19 Hukuk Dairesinin 20.01.2010 tarih ve 2009/3439 Esas ve 2010/273 Karar sayılı kararı ile verilen karar bozulmuş, yapılan yargılamada bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama da dosya yeni bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 07.09.2012 tarihli bilirkişi heyeti raporunda kaçak elektrik kullanıldığı ve eksik tüketim yapıldığı, toplam kaçak elektrik bedelinin 13.785 TL olduğu, daha önce 42.602 TL nin ödendiği, Bedaş"ın davacıya 28.817 TL ödemesi gerektiği belirtilmiş, birleşen dosyaya göre aynı bilirkişi heyetinden tekrar görüş istenilmiş, aynı bilirkişi heyeti raporunda birleşen dosyada fazla ödenen 26.04.2004 tarihi itibari ile 34.470,28TL tutarındaki alacağın 26.04.2004 tarihinden itibaren TCMB reeskont (avans) faiz oranlarının kademeli tatbiki ile hesaplanacak faizi ile davalıdan talep edilebileceği belirtilmiş, bilirkişi heyeti ek raporuna yönelik tarafların itirazı üzerine aynı bilirkişi heyetinden alınan 07.10.2013 havale tarihli ek (2) bilirkişi raporunda davacı şirketin menfi tespit yoluyla davalı kurumdan talep edebileceği bir alacağının olmadığı, diğer davacı Ş.. M.."nun her hangi bir ödeme yapılmadığından menfi tespit yoluyla alacağının olmadığı belirtilmiş, mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile birleşen dosyada davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı kurum tarafından temyiz edilmiştir.
    HMK 266.maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.
    HMK’nun 281.maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
    Mahkemece bilirkişi heyetinden alınan raporlar arasında çelişkiye düşülmüş olması karşısında ve Yargıtay denetimine elverişli, önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik konusunda uzman bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik araştırma, inceleme ve yetersiz rapor doğrultusunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi