Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14385
Karar No: 2015/146
Karar Tarihi: 12.01.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/14385 Esas 2015/146 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2014/14385 E.  ,  2015/146 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada....... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/12/2013 tarih ve 2012/235-2013/261 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK"nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi...... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, 77895 sayılı "....." ibareli markanın 1983 yılından itibaren müvekkili adına kayıtlı olduğunu, davalı adına tescilli 205429 sayılı "..." markasının "müşterilerin malları elverişli şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri"ni kapsamadığı halde bu alanda kullanıldığını, bu eylemin müvekkilinin markasal haklarına tecavüz teşkil ettiğini, davalının markasını tescilli olduğu sınıflarda ise kullanmadığını ileri sürerek davalının.... markasını kullanmasının müvekkilinin sahibi olduğu....... markasına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitini, tecavüz ve haksız rekabetin durdurulmasını, men"ini, davalıya ait 205429 numaralı.... markasının hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının aynı talebini ...... Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi"nin 2007/16 Esas sayılı dosyasında da ileri sürdüğünü, anılan dosyanın Yargıtay denetiminden de geçerek kesinleştiğini, bu itibarla dava konusu hakkında kesin hüküm bulunduğunu, müvekkilinin 1969 yılından bu yana, dünya çapında ünlü markalı giyim ürünleri ve aksesuarlarını "... hizmet markası altında satışa sunduğunu, müvekkilinin gerek tescil, gerek markanın ihdas edeni olarak ....." ibaresi üzerinde 35/8. sınıf da dahil olmak üzere önceye dayalı hak sahibi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; uyuşmazlık hakkında kesin hüküm bulunmadığı, her ne kadar aynı sınıf içerisinde yer alsa da 35/08. alt grupta yer alan “müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri” ile davalı markasının tescili kapsamında kalan 35/03. alt grup yani “Mağaza yönetimi ve mağaza zincirleri oluşturma, kurma” hizmetlerinin aynı veya aynı tür hizmetler olduğunun kabul edilemeyeceği, davalı tarafından kesin hüküm oluşturduğu savunulan ..... Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi"nin 15.11.2007 tarihli 2007/16 E. -2007/248 K. sayılı kararında bu hizmetlerin niteliğine ilişkin tartışmanın ihlal iddiasının değerlendirilmesiyle ilgili olarak yapıldığı, anılan değerlendirmenin bağlayıcı olmadığı, ulaşılan bir kısım sonuçlara iştirak edilmediği, dava konusu 205429 sayılı davalı markasının, tescilli olduğu 35/03. sınıf “Mağaza yönetimi ve
    mağaza zincirleri oluşturma, kurma” hizmetleri üzerinde 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi anlamında kullanıldığına dair bir delil sunulmadığı, tüm delillerin markanın tescil kapsamı dışında kalan 35/08. sınıf hizmetler ve 25. sınıf giyim ürünleri ile ilgili olduğunu, davalının 1969 yılından beri süregelen kullanım şeklini ve hizmet alanını değiştirdiğini gösterir herhangi bir belge bulunmadığı, bu sebeple, davacının sonradan tescil ettirdiği markasına dayalı olarak, davalı yanın 1969 yılından bu yana süregelen markasal kullanımına engel olamayacağı, davalının mağazacılık hizmetlerinde markasını internet ortamında kullanımının da yeni bir hizmette kullanım olarak değerlendirilemeyeceği, davalının 35/08. sınıf mağazacılık hizmetleriyle ilgili fiili kullanımlarının 556 sayılı KHK’nın 61 ve 9. maddeleri ile 6267 sayılı TTK’nın 54. vd. maddelerine göre davacının marka hakkına tecavüz ya da haksız rekabet oluşturmayacağı, bu kullanımların davacı tarafça engellenemeyeceği, davalı markasının kullanmama nedeniyle hükümsüzlüğüne dair verilen kararın da ulaşılan bu sonucu değiştirmeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalıya ait 205429 sayılı markanın kullanılmaması nedeniyle tümüyle hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davalı vekilinin temyiz itirazlarınin incelenmesine gelince; davacı kullanmama nedeniyle davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğünü istemiştir. Taraflar arasında görülen ve aynı iddiaların ileri sürüldüğü ...... Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi"nin 2007/16 E.-2007/248 K. sayılı dosyasında da kullanmama nedeniyle hükümsüzlüğü istenen 205429 sayılı marka hakkında "mağaza yönetimi ve mağaza zincirleri oluşturma, kurma" hizmetleri yönünden istemin reddine karar verilmiş olup kararın kesinleşmesinin üzerinden 556 sayılı KHK"nın 42/c maddesinde öngörülen 5 yıllık süre geçmediği gibi, anılan karar her ne kadar mahkemenin de kabulünde olduğu üzere kesin hüküm teşkil etmese de; kararda yer verilen "mağaza yönetimi ve mağaza zincirleri oluşturma, kurma hizmetlerinin davalının kendi faaliyetlerini yürüttüğü mağaza ile ilgili faaliyetleri de içerdiği, davalının bu hizmetler yönünden markayı menşeini garanti edecek şekilde ciddi biçimde kullandığı, bu nedenle belirtilen hizmetler açısından hükümsüzlük talebinin reddi gerektiği" yönündeki tespit taraflar arasında bağlayıcıdır. Bu itibarla, taraflar arasında görülen davada kesinleşen tespit gözetilerek dava konusu markanın hükümsüzlüğüne ilişkin talebin de reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 12/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi