20. Hukuk Dairesi 2016/5630 E. , 2016/7071 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve tasfiyesi ile bundan kaynaklanan tazminat davasında Karşıyaka 1. Asliye Hukuk ve İzmir 5. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava ... 03/08/2012 tarihli 20622 yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davalı şirket tarafından üstlenilen işin anlaşılan süreler dahilinde yapılmaması nedeniyle söz konusu sözleşmenin feshi ve tasfiyesi ile uğranılan menfi zararların davacıların payları oranında davalı şirketten tahsili istemine ilişkindir.
Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanun kapsamına girdiği ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
İzmir 5. Tüketici Mahkemesince, davacının yüklenici, davalının arsa sahibi olduğu, 6502 sayılı Kanun anlamında tüketici ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanunun 3/1. maddesi (l) bendinde "Gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan eser sözleşmelerini" tüketici işlemi kapsamına almıştır. Aynı Kanunun 73/1. maddesi ise tüketici işlemlerinden doğan davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu belirlemiştir.
6502 sayılı Kanunun 3. maddesi gerekçesinde eser sözleşmelerinin kanun kapsamına alınmasına herhangi bir açıklama getirilmemiştir. Ancak, Kanunun sistematiği nazara alındığında, kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı BK"nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununun 3/1-(k) maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır.
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin, 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır.
Somut olayda davacı vekili, taraflar arasında imzalanan ... 03/08/2012 tarihli 20622 yevmiye sayılı Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi gereği ... ili, ... ilçesi, ..., 22090 ada 2 parselde kayıtlı taşınmazların tapuya tescilinden itibaren dört ay içerisinde davalı şirket tarafından ruhsatlarının alınarak inşaata başlanacağı ve 24 aylık sürede müvekkillerine teslimi konusunda anlaşıldığını, taşınmazların sözleşme gereğince 13.09.2012 tarihinde tapuya tescillerinin yapıldığını, sözleşme gereğince 13.01.2013 tarihinde ruhsatların alınarak en geç 13.01.2015 tarihinde bitirilmesi gerekirken halen davalı şirketin ruhsat için müracaat etmediğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 103.000,00.-TL"nin davalıdan alınıp, müvekkillerine payları oranında verilmesine, müvekkillerinin menfi zararı olan dört adet daire karşılığı tutarın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200.000,00.-TL davalıdan alınıp müvekkillerine payları oranında verilmesini talep ve dava etmiştir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davacıların 6502 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girmediği, arsasını değerlendirme amacının olduğu anlaşılmakla, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın HMK"nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 16.06.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.