Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3519
Karar No: 2019/1135
Karar Tarihi: 19.02.2019

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/3519 Esas 2019/1135 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/3519 E.  ,  2019/1135 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    K A R A R
    A)Davacı İstemi:
    Dava, davacının yurtdışında sürekli ikamet ettiğine dair belgesi bulunduğu halde ve kanun ve yönetmelikte borçlandırılmayacak süre olarak sayılmadığı halde avacının Türkiye ye giriş çıkış tarihlerinin borçlandırılmadığı, geriye dönük borçlandırılan sürenin çoğunun 1999 ve sonrasına mal edilmesi nedeniyle yaşlılık aylığınnı düşük bağlandığını, Türk vatandaşı olduğu tüm sürenin borçlandırılması gerektiğini belirterek davacının borçlanmak suretiyle ödediği prim günlerinin 05/08/1988-06/05/1998, 04/11/1998-21/10/2013 tarihleri arası 5300 gün olacak şekilde intibakıyla bu borçlanmanın belirtilen tarihler arasına maledilmesi gerektiğinin tespitine, davacının düzeltilen bu borçlanma tarih aralıklarına göre aylık bağlamaya esas yıllık kazanç dönemlerinin yeniden tespitiyle bağlanmış yaşlılık aylığının buna göre başlangıç tarihinden itibaren yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti, aksine kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    B)Davalı Cevabı:
    Davalı Kurum vekili tarafından, kurum işleminin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi talep olunmuştur.
    C)İlk Derece Mahkemesi Kararı:
    Mahkemece, davanın kabulü ile “ Davacının borçlanmak suretiyle ödediği prim günlerinin 05/08/1988-06/05/1998 ve 04/11/1998-21/10/2003 tarihleri arasında 5300 gün olacak şekilde intibakıyla borçlanmasının belirtilen tarihler aralığına mal edilmesi gerektiğinin tespitiyle, borçlanma tahakkuk cetvelinin buna göre düzeltilmesi, düzeltilen bu borçlanma tarih aralıklarına göre aylık bağlamaya esas yıllık kazanç dönemlerinin yeniden tespitiyle, bağlanan yaşlılık aylığının başlangıç tarihi olan 01/07/2014 tarihi itibariyle yeniden bağlanmasının tespitine, ” karar verilmiştir.
    D) İstinaf Başvurusu :
    Davalı Kurum vekilince;kurum işleminin doğru olduğunu, davanın reddi gerektiğini, kararın hukuka ve mevzuata aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi talep olunmuştur.
    E)Bölge Adliye Mahkemesi Kararı:
    Bölge Adliye Mahkemesince, “ Davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine,” şeklinde karar verilmiştir.
    F)Temyiz:
    Davalı Kurum vekili, 2012/9 sayılı e-yurtdışı talimatında Türkiye" de kaldıkları halde adlarına yurtdışı ikamet belgesi alanlar tespit edildiği için pasaport ve emniyet kayıtları istenip yurda giriş çıkış yaptığı tarihlerin dikkate alınmaması gerektiğinin belirtili olduğu, 15/04/2015 tanzim tarihli ... hizmet belgesine göre ilk işe girişinin 01/03/1990 tarihi olup söz konusu tarih öncesinde bulunan 541 gün ev kadınlığı süresinin geriye götürülerek davacının aylık bağlamaya esas ilk işe girişinin 31/08/1988 tarihi olarak belirlendiği, kurum işleminin yerinde olduğu gerekçeleriyle kararı temyiz etti.
    G) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 07/01/1966 doğumlu olup Bakanlar Kurulu" nun 12/08/1997 tarihli kararı ile vatandaşlıktan çıkmasına izin verilmiş olup vatandaşlıktan çıkma belgesini teslim aldığı 07/05/1998 tarihinde Türk vatandaşlığını kaybettiği, 04/11/1998 tarihinde tekrar Türk vatandaşlığına girdiği, davacının yurtdışı hizmet cetvelinden 27/12/1989 tarihinde hamilelik/annelik izni kapsamında genel emeklilik sigortasına dahil edildiği, 31/03/1996 tarihi dahil hamilelik ve annelik prim ödemeleri olduğu, 01/02/1998 tarihinde zorunlu sigortalılığının başladığı, ülkemizde ise 03/07/2013- 12/07/2013 tarihleri arasında 10 gün SSK" lı çalışmasının olduğu, 08/07/2013 tarihli tercümesi yapılan ikametgah belgesine göre davacının 05/08/1988 tarihinden itibaren ... şehrinde ikamet ettiği, davacının yurda giriş ve çıkış tarihlerinin emniyet kayıtlarına göre 04/04/1992 tarihinden itibaren bildirildiği anlaşılmıştır.Davanın yasal dayanağı olan 3201 sayılı Yasa’nın, 17/04/2008 tarih ve 5754 sayılı Yasa’nın 79. maddesi ile değişik “Süre tespiti ve sigortalılığın başlangıcı” başlıklı 5. maddesi ile “Yurt dışındaki sigortalılık sürelerinin tespitinde, bunu belirten ve istek sahibinin ibraz edeceği ispatlayıcı belgelerde kayıtlı bulunan tarihler arasındaki son tarihten geriye doğru olmak üzere gün sayıları esas alınır, bu tespitte 1 yıl 360 gün, 1 ay 30 gün hesaplanır.Sosyal güvenlik kanunlarına tabi hizmetleri olanların, borçlandıkları gün sayısı, prim ödeme gün sayıları ile ilgili hizmetlerine katılır. Sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler borçlanılmış ise, sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülür.Sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi hizmeti bulunmayan istek sahiplerinin sigortalılıklarının başlangıç tarihi, borçlarını tamamen ödedikleri tarihten borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülen tarihtir.Yurtdışı hizmet borçlanmasına ait süreler 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde; Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir” hükmünü içermekte olup; Yasa’nın anılan açık hükmü karşısında, 3201 sayılı Yasa kapsamında yapılan yurtdışı hizmet borçlanmalarında esas alınan yurt dışındaki sigortalılık sürelerinin, ispatlayıcı belgelerde kayıtlı bulunan tarihler arasındaki son tarihten geriye doğru olmak üzere belirlenmesi gerekir.
    Öte yandan, borçlanma cetvelindeki süreye ait borçlanma bedelinin ihtirazi kayıt konularak ödenmiş olması da sonuca etkili olmayacaktır. Borçlanma bedeli ihtirazi kayıt konularak ödense dahi kısmi ödeme hâlinde 3201 sayılı Kanun’un 5. maddesi uyarınca ispatlayıcı belgelerde kayıtlı bulunan tarihler arasındaki son tarihten geriye doğru gidilerek mal edilecek tarihler tespit edilecektir. (Hukuk Genel Kurulu’nun 12/12/2018 gün ve 2018/21-995 Esas ve 2018/1901 Karar sayılı kararı ) 06.10.2008 tarih ve 27046 sayılı Yurtdışında Geçen Sürelerin Borçlandırılması ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmeliğin “Borçlandırılan Sürelerin Değerlendirilmesi ve Sigortalılığın Başlangıcı” başlıklı 12 maddesinde ise ;
    (1) Başvuru sahibince borçlanmak istenilen süre belirtilmişse belirtilen süre, belirtilmemiş ise ispatlayıcı belgelerde kayıtlı bulunan tarihler arasındaki son tarihten geriye doğru olmak üzere borçlanmak istediği gün sayısı esas alınır. Bu tespitte bir yıl 360 gün, bir ay 30 gün olarak hesaplanır. (2) Yurtdışında hizmet borçlanmasına dair sürelerin 5510 sayılı Kanun kapsamında hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde söz konusu süreler, başvuru sahiplerinin Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa 5510 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir.
    (3) Türkiye’de sosyal güvenlik kanunlarına tabi hizmetleri olanların borçlandıkları gün sayısı, prim ödeme gün sayıları veya hizmetlerine eklenir. 
    (4) Aylığa hak kazanmak için 5510 sayılı Kanunun 38 inci maddesinin üçüncü fıkrasında tanımlanan anlamda belli bir sigortalılık süresi şartının yerine getirilip getirilmediğinin tespitinde geçerli olmak üzere;
     a) Sigortalılığın  başlangıç tarihinden önceki süreler borçlanılmış ise sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülür.
    b) Türkiye’de sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi hizmeti bulunmayan başvuru sahiplerinin sigortalılıklarının başlangıç tarihi, borçlarını tamamen ödedikleri tarihten, sigortalı ölmüş ise ölüm tarihinden, borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülmek suretiyle tespit edilir. Birden fazla yurtdışı hizmet borçlanması yapılması durumunda da sigortalılık süresi başlangıcı, borcun en son ödendiği tarihten, borçlanılan toplam gün sayısı kadar geriye götürülerek belirlenir.
    (5) Sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış ülkelerdeki hizmetlerini borçlananların, sözleşme yapılan ülkede ilk defa çalışmaya başladıkları tarih, ilk işe giriş tarihi olarak dikkate alınmaz” hükümleri düzenlenmiştir.Somut olayda, davanın yasal dayanağını oluşturan 3201 sayılı Yasa"nın 5. maddesi ve 06.10.2008 tarih ve 27046 sayılı Yurtdışında Geçen Sürelerin Borçlandırılması ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmeliğin 12. maddesi hükümlerine göre borçlanılan sürelerin sigortalının iradesine bırakılamayacağının belirgin olması, borçlanma bedelinin ihtirazi kayıt konularak ödenmiş olmasının dahi sonuca etkili olmadığının dikkate alınması, yine davacının borçlandığı yurtdışında geçen ev kadınlığı süresinin Türkiye" de geçen kısmı için borçlanamayacağından davacının ülkeye giriş ve çıkış tarihleri net bir şekilde belirlenerek kurumla ihtilaflı olan süreler yönünden sonucuna göre karar verilmesi gerekirken hükümde yazılı şekilde davanın kabulüne dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebepten dolayı KALDIRILMASI, ilk derece Mahkemesi kararının BOZULMASI gerekmiştir.
    H)Sonuç:Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi