Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15240
Karar No: 2015/19381
Karar Tarihi: 03.11.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/15240 Esas 2015/19381 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2015/15240 E.  ,  2015/19381 K.
"İçtihat Metni"

Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kırıkkale 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2015
NUMARASI : 2013/525-2015/334
avacı, davalı kurum tarafından başlatılan 69.800,00 TL miktarlı takipte borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R


Dava, ödeme emrinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın 6183 s. Kanun"un 58. maddesi gereğince 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanun"un 58. maddesinde ödeme emrine karşı dava açma süresi 7 gün ile sınırlandırmıştır. İtiraz davası için öngörülen 7 günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.4.2001 gün ve 2002/21-201-297 ve 24.3.2004 gün ve 2004/10164-170 sayılı Kararları).
Ödeme emrinin iptaline yönelik dava “menfi tespit” niteliğinde olup, maddede belirtilen; “böyle bir borcu olmadığı”, “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” yönündeki iddialar dışında yeni ve ayrı bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir. İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir düzenlemeye 6183 sayılı Kanunda yer verilmemiş olması karşısında, 7 günlük hak düşürücü süreyi geçiren borçlunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit davası açma olanağı bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623- 717 ve 26.04.2006 gün ve 2006/21-198-249 sayılı Kararları). Ancak, 6183 sayılı Kanun"un 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Herhangi bir nedenle itiraz süresininin geçirilmesi halinde üçüncü kişi, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. Menfi tespit davası açılması halinde mahkemece bu 6183 sayılı Kanun"un 10. maddesinde sayılan türden teminat karşılığında takip işlemlerinin durdurulmasına karar verilebilir (m.79/4).

Somut olayda, davalı Kurum"un dava dışı San. Tic. Ltd. Şti."nin Kurum"a olan prim borçları ile ilgili davacıya takip başlattığı, davacının iptalini ve borçlu olmadığının tespitini talep ettiği ödeme emirlerinin davacıya 20.09.2013 ve 26.09.2013 tarihlerinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ise 20.12.2013 tarihinde açıldığı, davacının prim "borçlusu" olduğu kabul edildiğinde, 20.09.2013 ve 26.09.2013 tarihlerinden itibaren 7 günlük süre içerisinde ödeme emrinin iptali davasının açılmadığı, ödeme emirlerindeki borçların 2011/6 ila 2012/5. dönemlerini kapsadığı, 02/06/2011 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi"nden Tarsus 2. Noterliği"nin 20/05/2011 tarih 04294 sayı ile tasdikli 20/05/2011 tarih 2011/1 sayılı ortaklar kurulu kararıyla davacının dava dışı şirketin Keskin Şubesi"ne münferit temsil ve ilzam yetkisiyle müdür olarak atandığı, davacının Tarsus 3. Noterliği"nin 02.06.2011 tarih 4677 yevmiye sayılı istifanamesi ile müdürlük görevinden istifa ettiğini bildirdiği, bu durumda davacının dava dışı şirketin prim borçlarından sorumluluğunun bulunmadığı açıktır.
Yapılacak iş, davacının prim borçları bakımından "üçüncü" kişi olarak kabul edileceği, davanın da menfi tespit davası olarak nitelendirildiğinde süresinde açıldığı anlaşılmakla, menfi tespit davasının kabulüne karar verimekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
03.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi