10. Hukuk Dairesi 2009/15043 E. , 2010/1650 K.
"İçtihat Metni".........
Davacı, iş kazası sonucu ölen sigortalının haksahiplerine bağlanan gelirlerin 506 sayılı Yasanın 26. maddesi uyarınca tazminine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili ile davalılardan .......mirasçıları vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan ve Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasını isteyen davalılardan.......Kanununun 438. maddesi hükmü uyarınca, duruşma için gerekli tebligat giderlerini vermediği anlaşıldığından, duruşma isteğinin bu nedenle reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Davalılar ...........vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Hüküm İş Mahkemesinden verilmiştir. 5521sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 8. maddesi hükmüne göre ise İş Mahkemelerinden verilmiş bulunan nihai kararların 8 gün içinde temyiz olunması gerekir.
Olayda hüküm, 17.2.2005 tarihinde temyiz edene tebliğ edilmiş, temyiz ise, 04.3.2005 tarihinde vuku bulmuştur. Şu duruma göre, davada 8 günlük temyiz süresi fazlası ile geçmiştir.
O halde, 01.06.1990 gün ve 1989/3 E. 1990/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı da gözönünde tutularak anılan davalılar vekillerinin temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden REDDİNE;
2- Davacı Kurum ile........mirasçıları vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
506 sayılı Yasanın 26. maddesine, 24/10/1983 tarihli, 2934 sayılı Yasa ile eklenen son fıkrada, iş kazası veya meslek hastalıkları sonucu ölümlerde bu Kanun uyarınca hak sahiplerine yapılacak her türlü yardım ve ödemeler için, iş kazası veya
./..
-2-
meslek hastalığının meydana gelmesinde kasdı veya kusuru bulunup da aynı iş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine Kurumca rücu edilemeyeceği öngörülmüştür.
Mahkemece, anılan hüküm gereğince, mirasçıları aleyhine dava açılan ..... ölümünün, sigortalı ....... ölümüne sebep olan aynı iş kazasına bağlı olarak, bir başka deyişle aynı iş kazası sonucu meydana gelip gelmediği araştırılıp varılacak sonuca göre karar vermek gerektiği gözetilmeksizi, yazılı şekilde hüküm tesisi;
3- Kabule göre;
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26.maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptaline karar verilmesi üzerine, maddi zarar (Tavan) hesabı yapılması gerekmediği gibi; tazmin sorumlusunun sigortalıya veya hak sahiplerine yapmış olduğu her türlü ödemenin Kurumun rücu alacağından düşülmesine imkan bulunmadığı da göz önünde tutulmalıdır. Zira, bu tür rücu davaları Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından önce halefiyet esasına göre açılmakta iken, iptal kararından sonra kanundan doğan bağımsız rücu alacağına dönüşmüş olup, sigortalının haksahiplerine bağlanan gelirlerin ilk peşin sermaye değerinin davalıların kusuruna isabet eden kısmının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesinde yasal zorunluluk bulunduğundan, yazılı şekilde hüküm kurulması;
4- Vekalet ücreti de dahil yargılama giderlerinin davada haksız çıkan, yani aleyhe hüküm verilen tarafa yükletileceği yönündeki Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 417. maddesi hükmüne aykırı biçimde, davanın kabulüne karar verilmesine karşın, kendisini bir vekil ile temsil eeden davacı Kurum lehine vekalet ücreti tayin edilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ile davalılardan .........mirasçıları vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan.......... mirasçılarına iadesine, 11.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi
......