7. Ceza Dairesi 2014/25841 E. , 2015/15382 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasa"ya aykırılık
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan gümrük idaresi vekilinin 26/04/2013 havale tarihli dilekçesi ile temyiz talebinden vazgeçtiği gözetilerek sanığın temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 14.05.2015 günü oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Olay günü sanığın yolcu olarak bulunduğu otobüs ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 26.12.2011 gün ve 2011/1113 Değişik İş sayılı kararına istinaden kollukça durdurulmuş ve arama yapılmış sanık üzerinde 37 adet gümrük kaçağı olduğu belirlenen telefon bulunmuş, yapılan yargılama sonunda sanığın 5607 sayılı Yasa"nın 3/5.maddesi uyarınca mahkumiyetine hükmedilmiştir.
Sözü edilen arama kararı incelendiğinde, ... Valiliği Emniyet Müdürlüğü talebi üzerine, milli güvenlik ve kamu düzeni, genel sağlık ve ahlakın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması ve bulundurulması
yasak olan her türlü silah patlayıcı madde veya eşyanın tespiti amacıyla 21.12.2011-04/01/2012 günleri arasında, protokole dahil zevatın geçiş güzergahları, umuma açık yerler, halkın toplu bulunduğu yerler, il giriş çıkış noktaları, okullar, öğrenci yurtları, spor müsabakaları, stadyumlar, alışveriş merkezleri vesair yerler ile kişiler üzerinde, eşyalarında arama yapılmasına karar verilmiştir.
Kararda önleme aramasını gerekli kılan nedenlerin neler olduğu açıkça belirtilmemiş, somut gerekçeler ortaya konmamış, genel ve soyut nedenlere dayalı olarak önleme arama kararı verilmiştir.
Polis Vazife Selahiyetleri Kanunu’nun 9.maddesi ile Arama Yönetmeliği’nin 18.ve devamı maddelerinde önleme arama kararı verilmesi şekli düzenlenmiştir.
... 9.maddesine göre arama talep yazısında, arama için makul sebeplerin oluştuğunun gerekçeleri ile birlikte gösterilmesi gerekmektedir.
Mahkeme kararında makul sebepler gösterilmemiş, soyut ve genel ifadelere yer verilmiştir.
Bir an için makul sebeplerin varlığı kabul edilse bile, 15 gün süreyle genel yollarda, şehrin giriş çıkışında ve birçok yerde arama yapılmasını haklı kılacak hiçbir sebep gösterilmemiştir.
Anılan yerlerde 15 gün süreyle arama yapılması, önleme araması amacını aşan genel aramaya dönüşen bir karar niteliğine bürünmektedir. Yurdun birçok yöresinden gelen dosyalarda benzer şekilde verilmiş çokça karar görülmektedir. Bu uygulama ile ülkede sanki olağanüstü hal ya da sıkıyönetim ilan edilmiştir.
Anayasa"nın 2.maddesi Türkiye Cumhuriyetinin bir hukuk devleti olduğunu, 12.maddesi herkesin devredilemez, vazgeçilemez, dokunulmaz hak ve hürriyetlere sahip olduğunu, 13.maddesi, temel hak ve hürriyetlerin özüne dokunulamayacağını 20.maddesi, özel hayatın gizliliğini USULÜNE GÖRE verilmiş hakim kararı olmadıkça, ya da geçikmesinde sakınca bulunan hallerde kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri olmadıkça kimsenin üstü, özel kağıtları ve eşyası aranamayacağını, 38.maddeside kanuna aykırı elde edilmiş bulguların delil olarak kullanılamayacağını düzenlemiştir.
CMK"nun 206/2-a, 217/2, 230/1 madde ve fıkralarıda hukuka uygun surette elde edilen delillerin kullanılabileceği biçimindedir.
Somut olayda arama, hakim kararına göre yapılmış ise de, yukarıda açıklandığı üzere arama kararı hukuka uygun verilmiş bir karar değildir. Suçun maddi konusu olan eşya usulüne uygun olmayan arama sonucu ele geçtiğinden üzerinde yapılan inceleme ve tespitler sonucu elde edilen bilgiler hükme esas alınamaz.
Sonuç olarak, mahkumiyeti için hukuka uygun herhangi bir delil bulunmayan sanığın beraat gerektiğinden, mahkeme kararının bozulması düşüncesiyle sayın çoğunluk kararına katılmıyorum.