21. Hukuk Dairesi 2015/771 E. , 2015/19512 K.
"İçtihat Metni"Antalya 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/10/2014
NUMARASI : 2013/232-2014/443
Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Bahar Kılınç tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının davalı belediyede 1.2.1988-25.5.1988 tarihleri arasında ve 28.2.1989 tarihinden itibaren aralıksız devam eden çalışmaların tespiti ile, 8590609-17416318 s.s. numaraları üzerine yatırılan primlerin kendi sicil numarası olan 701199617065 s.s. numarasına aktarılmasının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı M.. K.. adına Belediyece işe giriş bildirgesinin verilmediği ve hizmet bildiriminde bulunulmadığı, davacı M.. K.. adına davalı belediyece 1989 ve devam eden yıllarda hizmet bildiriminde bulunulduğu, 1988/1. ve 2.aylarında belediye tarafından ücret ödemesi yapıldığı, davalı belediyeye ait 1989 yılına ait ücret bordrosunda davacı adına 275 gün karşılığı ücret ödendiği, dinlenilen bordro tanıklarının davacının çalışmasının aralıksız olarak doğruladığı, anlaşılmaktadır.
Davacının çalışmalarının geçtiğini ileri sürdüğü işyeri Belediye olup bir kamu kuruluşudur. Bu nedenle, davalı işyerinde resmi kayıtlara dayanılması ve ücretlerin yazılı belge ile ödenmesi esastır. Nitekim, davacının bazı aylara ilişkin çalışmalarının harcama pusulası düzenlenerek resmi kayıtlara intikal ettirildiği de tartışmasızdır. Davacının ücretsiz çalışması hayatın olağan akışına aykırı, kamu kuruluşundaki çalışmaların resmi kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıl olduğuna göre davacının tespitine karar verilen dönemde resmi kayıtların olmadığı tarihlerde ücretini nasıl aldığı hususu araştırılmadan, tanık sözlerine dayalı olarak çalışmanın kanıtlandığının kabul edilmesi doğru görülmemiştir.
Somut olayda dava dışı M.. K.. yönünden husumet yokluğu yönünden verilen karar doğru ise de, davacının belediyede çalıştığını iddia ettiği ve eksik sürelerin doldurulduğu dönemlere ait bütün ücret bordroları getirilmeden karar verilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş, davacı adına davalı belediye tarafından hizmet bildiriminde bulunulmayan diğer dönemler yönünden öncelikle davacının ücret bordrolarında gözüken yazılı belge ile ortaya koyulmuş çalışmalarını tespit etmek, davalı Belediyenin muhasebecisi, müdürleri, Belediye başkanları dinlenerek davacının ücretini nasıl aldığını ortaya koymak, davacıdan bu tarihler arasında ücret ödendiğini kanıtlayan belge olup olmadığını sormak, varsa mahkemeye sunması için süre vermek, kamu kuruluşlarında geçen çalışmanın yazılı belge ile kanıtlanması asıl olduğundan ancak ücretin başkaca şekilde ödendiği fiili, somut olarak ortaya koyulduğu, resmi kayıtlara geçmeyen ücret ödemesinin gerekçesi ile açıklanması halinde, ücret bordrolarının olmadığı dönemleri de kabul etmek, gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,05/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.