Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/21112
Karar No: 2020/5294
Karar Tarihi: 01.06.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/21112 Esas 2020/5294 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı işverenin, çalışma koşullarındaki uygunsuz davranışlarından dolayı işten ayrıldığı iddiasına karşın, mahkeme davacının iş yerinde kesintili olmaksızın çalıştığını belirledi. İşverenin haksız fesih nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davacıdan tahsil edilmesine karar verildi. Davalı işverenin temyiz talebi üzerine, Yargıtay dosya incelendi ve davalının temyiz itirazları reddedildi. Ancak, davacının kesintisiz çalıştığı iddiasını ispatlayamaması nedeniyle, Sosyal Güvenlik kayıtlarındaki kesintili çalışmalar esas alınarak hesaplanacak hizmet süresi üzerinden alacaklarının değerlendirilmesi gerektiği kararlaştırıldı. Bu nedenle, karar bozuldu.
Kanun Maddeleri:
- İş Hukukunda çalışma olgusunun tespiti ve hizmet süresinin ispat yükü işçiye aittir.
- Sosyal Güvenlik Kurumu ve işyeri kayıtları, işyerinde giriş-çıkış işlemlerinin gösterdiği belgeler gibi deliller çalışmanın ispatı için kullanılabilir.
- İddia edilen çalışma döneminde Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarındaki işverenlerin araştırılması ve kayden görünen işverenlerle işçi arasında iş görme ediminin yerine getirilip getirilmediği, kaydın ne şekilde oluştuğu araştırılmalıdır.
(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2016/21112 E.  ,  2020/5294 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin sigortasının geç başlatılması ve girdi-çıktı yapılması nedeniyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı"na şikayette bulunduğunu, bu şikayeti öğrenen işverenin iş sözleşmesini haksız bir şekilde feshettiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bır kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davacının işyerinde 14.10.2010-2012 Şubat arası çalışma koşullarındaki uygunsuz davranışları sebebi ile işten ayrıldığını, bu döneme ilişkin tüm alacaklarını aldığını, Aralık 2012 yılında tekrar çalışmak için başvurması ve zor durumda olduğunu belirtmesi üzerine talebi olumlu karşılanarak işe başlatıldığını, Şubat /2014 tarihinde mazeret beyan etmeden işe gelmediğini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına şikayet ettiğini, yapılan denetimde hiçbir usulsuzlük tespit edilmediğini, asılsız ihbar sebebi ile kendi isteği ile mazeretsiz işe gelmeyerek işten ayrıldığını savunarak kıdem ihbar tazminatının reddi gerektiğini, 3 vardiya çalışma yapıldığını, davacının sürekli gece çalışmasına ilişkin iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti :
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında hizmet süresi yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır.
    İş hukukunda çalışma olgusunu ve hizmet süresini ispat yükü, bunu iddia eden işçiye düşer. Çalışma olgusu her türlü delille kanıtlanabilir. Çalışmanın ispatı konusunda, Sosyal Güvenlik Kurumu ve işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Özellikle iddia edilen çalışma döneminde Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarındaki işverenlerin araştırılması ve kayden görünen işverenlerle işçi arasında iş görme ediminin yerine getirilip getirilmediği, kaydın ne şekilde oluştuğu araştırılmalıdır.
    İşçinin çalışma olgusunun tespitinde işyerinde veya komşu işyerinde çalışanların tanıklığı önemli olduğu gibi tanık olarak dinlenecek kişinin tanıklığına güveni etkileyebilecek bir durumun olup olmadığı da araştırılmalıdır. Tanıklar belirli bir dönem çalışmışlarsa ve başkaca delil yok ise beyanlarının belirtikleri dönemle sınırlandırılması gerekir.
    Somut olayda; davacı resepsiyon görevlisi olarak davalı işyerinde 01.06.2009- 12.02.2014 tarihleri arası kesintisiz çalıştığını iddia etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 14.10.2010-30.10.2013 ve 14.01.2014-12.02.2014 tarihleri arasında toplam 3 yıl 1 ay 14 gün çalıştığı kabul edilmiştir. Oysa dosya içeriğinde yer alan hizmet cetveline göre 14.10.2010- 31.01.2012 ardından 12.12.2012 -30.10.2013 ve 14.01.2014 -12.02.2014 tarihleri arasında giriş ve çıkış yapıldığı anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında dinlenen tek davacı tanığı Barış Demir; davacı ile birlikte 2011 Temmuz ayından 2013 yılına kadar birlikte kesintisiz çalıştığını beyan etmesi üzerine bilirkişi raporunda davacının 31.01.2012 tarihinde çıkış yapmaksızın işe kesintisiz devam ettiği kabul edilerek hesaplama yapılmış ise de davacı tanığın Dairemiz eksiklik talep yazısı üzerine dosyaya eklenen hizmet cetvelinde işyerinde kayden çalışması bulunmadığı gibi 22.09.2012-02.10.2012 tarihleri arası 1172012 numaralı işyerinde çalışması görülmektedir. Davalı tanığı da tarih belirtmeksizin davacı ile birlikte bir yada iki ay birlikte kesintisiz çalıştığını beyan ettiğinden dosya kapsamına göre davacı kesintisiz çalıştığını yöntemince ispatlayamadığından Sosyal Güvenlik Kayıtlarındaki kesintili çalışmaları esas alınarak hesaplanacak hizmet süresi üzerinden yapılacak hesaplama ile alacakların değerlendirilmesi gerekir. Belirtilen sebepten ötürü kararın bozulması gerekmiştir.
    Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.06.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi