Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15446
Karar No: 2015/915
Karar Tarihi: 23.01.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/15446 Esas 2015/915 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2014/15446 E.  ,  2015/915 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada....Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/07/2014 tarih ve 2014/43-2014/167 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin çok sayıda ..." asıl unsurlu tanınmış markalarının bulunduğunu, davalının ise "..." ibaresinin tescili için diğer davalı kuruma başvuru yaptığını, müvekkilince bu başvuruya yapılan itirazın davalı kurum tarafından nihai olarak reddedildiğini, bu kararın yerinde olmadığını, zira başvuru konusu ibare ile müvekkilinin markaları arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, ayrıca davalı şirketin, müvekkilinin tanınmış markalarından yararlanmak amacıyla kötüniyetli olarak tescil başvurusu yaptığını ileri sürerek,.... kararının markaların örtüştüğü sınıflar yönünden iptaline, yine tescil edilmiş olması halinde aynı sınıflar yönünden davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkili kurumun kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı şirket vekili, müvekkilinin başvurusuna konu marka ile davacı markaları arasında benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu başvuru markasında “..” ibaresinin tanımlayıcı ve tali unsur olarak yer aldığı, bir çok başka anlamı olmakla birlikte markadaki “..” ibaresinin, ekonomik uygunluk anlamına geldiği, hiçbir şekilde davacı markalarını çağrıştırmadığı, zira başlangıçta yer alan “..” ibaresinin markayı tamamen farklılaştırdığı, “.... ibaresinin ise bir slogan olduğu ve hiçbir şekilde davacı markalarını anımsatmayacağı, markalar arasında görsel, kavramsal ve işitsel benzerlik bulunmadığı, dolayısıyla karıştırılma ihtimalinin de meydana gelmeyeceği, marka başvurusunun kötü niyetle yapıldığına ilişkin her hangi bir emare bulunmadığı, markalar arasında benzerlik olmadığından 556 sayılı KHK’nın 8/4. maddesindeki risklerin de meydana gelmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    .1-6100 sayılı Kanun"un 184 ve devamı maddeleri uyarınca, yargıç tarafların iddia ve savunmalarıyla toplanan kanıtları inceledikten sonra duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için söz verir. Taraflar tahkikatın tamamı hakkında açıklamada bulunduktan sonra, yargıç yeniden araştırma yapılmasını gerektiren bir husus kalmadığı sonucuna varırsa tahkikatın bittiğini taraflara tefhim eder. Anılan Kanunun 186. maddesi hükmüne göre, tahkikatın bitiminden sonra sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. Ancak, taraflar duruşmada hazırsa bu bildirim sözlü olarak yapılır, tutanağa geçirilir ve taraflara imzalatılır. Sözlü yargılama aşamasında taraflara son sözleri sorularak hüküm tefhim edilir. Sözlü yargılama safhasında taraflar kanıt sunmadan kendisi ve karşı tarafın iddia ve savunmaları ile kanıtlarıyla ilgili hukuki değerlendirme yaparak neden haklı olduklarını açıklama hakkı elde ederler, yargıç da gerektiğinde salt hukuki değerlendirmeye esas olmak üzere taraflara soru sorma ve tereddütlü noktaları son kez açıklığa kavuşturma imkanına sahip olur.
    Somut uyuşmazlıkta, mahkemece tahkikat aşamasının bittiği taraflara tefhim edilmeden ve yukarıda açıklanan hükümler çerçevesinde sözlü yargılama için taraflara süre verilmeden ya da tarafların bu konuda süre istemediklerine ilişkin beyanları tespit edilmeden doğrudan davanın reddine karar verilmiştir. Bu itibarla, mahkemece HMK"nın 184 ve devamı maddelerinde belirtilen usullere uyulmadan, tarafların iddia ve savunma hakkını kısıtlar şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 23.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi