MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkili kooperatifin eski yönetim kurulu üyesi olan davalıların kooperatifin kereste ihtiyacını karşılamak için aldıkları kerestelere ait faturada kooperatifin bilgilerini hatalı yazdırarak gerçek ticari ilişkiye dayalı faturayı ticari defterlere kayıt etmedikleri halde, gerçek ticari ilişkiye dayanmayan ....838,76 TL"lik sahte faturayı kayıtlara işleyerek ödemek suretiyle kooperatifi zarar uğrattıklarını ileri sürerek, yapılan ödeme ile dava tarihine kadar işlemiş faizi toplam ....984,... TL"nin davalılardan faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, yönetim kurulu üyeleri aleyhine sorumluluk davasının ancak genel kurul kararıyla denetim kurulunca açılabileceğini, davalıların kooperatif inşaatında kullanılan malzemeyi alarak kooperatifi zarar uğratmadıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalıların dava konusu fatura nedeniyle yargılandıkları ceza mahkemesince beraatlerine karar verildiği, maddi vakıanın ispatlanamadığı durumlarda beraat kararının davanın reddi kararına dayanak teşkil edebileceği, davalıların fatura bedelini zimmetlerine geçirerek kooperatifi zarar uğrattıklarına ilişkin delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
...-Dava, kooperatif eski yöneticileri aleyhine açılan sorumluluk davasıdır.
Kooperatifin eski yönetim kurulu üyeleri aleyhine açılan sorumluluk davasının görülebilmesi, 1163 sayılı Kooperatifler Yasası"nın 98. maddesinin yollamasıyla 6762 sayılı TTK"nın 341. maddesi gereğince, genel kurulun bu yönde karar alması ve davanın denetçiler tarafından açılması prosedürüne bağlıdır. Ancak, anılan usuli eksiklikler dava şartı olmayıp, sonradan da tamamlanabileceğinden anılan yönteme uyulmaması davanın hemen reddini gerektirmez. Esasen bu hususlar üzerinde mahkemece de re"sen durulması zorunludur.
Somut olayda dava, kooperatif adına yönetim kurulu tarafından verilen vekaletname ile açılmış ve kooperatif genel kurulunca dava konusu zarar ile ilgili olarak davalı eski yönetim kurulu üyeleri hakkında dava açılmasına yönelik herhangi bir karar alınmadığı anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, davacı tarafa, 6100 sayılı HMK"nın 52., 53. ve 54. (HUMK" nın 39. ve 40.) maddeleri uyarınca davalılar hakkında sorumluluk davası açılmasına
ya da açılan işbu davaya muvafakat verilmesine ilişkin genel kurul kararının ibrazı için önel verilmesi, noksan olan usuli işlemler yerine getirildikten sonra davaya devam edilmesi, verilen süre içinde bu eksiklikler tamamlanmaz ise davanın açıklanan usul yönünden reddedilmesi gerekir.
Bu durumda, anlatılan ilkeler çerçevesinde usuli eksiklerin giderilmesinden sonra mahkemece işin esasına girilmesi gerekirken, anılan usuli eksiklikler üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
...-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ....04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.