Bursa Ceza Kararları - Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/4492 Esas 2014/8861 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/4492
Karar No: 2014/8861
Karar Tarihi: 27.06.2014

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/4492 Esas 2014/8861 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Mahkeme kararında, sanıkların bir kişiyi hürriyetinden yoksun bıraktığı suçtan mahkum edildiği ve temyiz istemi bulunduğu belirtilmektedir. Üst Cumhuriyet Savcısının temyiz istemi süresinde yapılmamış olduğundan reddedilerek sadece sanıkların temyiz istemi üzerinden inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
Kararda, jandarma görevlisinin tanıklığına dayanılarak sanıkların suçunu kanıtlamaya çalışıldığı ancak keşif yapılmadan eksik soruşturma sonucu hüküm kurulduğu belirtilmektedir. Ayrıca sanıkların haksız tahrik hükümlerinin önemli bir tartışma konusu olduğu fakat mahkemece bu konunun tartışılmadığı vurgulanmaktadır.
Kararda, 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca reddedilen temyiz istemi ve hükümlerin bozulması sonucunu doğuran kanun maddeleri (5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK.nın 310. ve 321. maddeleri) belirtilmiştir.

14. Ceza Dairesi 2014/4492 E. , 2014/8861 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ :Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM :Mahkûmiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Üst Cumhuriyet Savcısının hükümleri 1412 sayılı CMUK.nın 310. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen ve tefhimden başlayan bir aylık süreden sonra 05.01.2009 havale tarihli dilekçeyle temyiz ettiği anlaşıldığından, süresi içinde yapılmayan temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin sanıkların temyiz istemi ile sınırlı olarak yapılmasına karar verilmekle gereği düşünüldü:
Tanık olarak 18.04.2008 tarihinde mahkemede beyanı alınan jandarma görevlisi ... ... olay yerine ekip olarak intikal ettiklerinde sönmekte olan anız yangınını gördüklerini beyan etmesi, sanıkların ise hayvanlarını otlatmak için köy muhtarından yer kiraladıklarını, katılan mağdurun anız yakması nedeni ile hayvanlarının yanma tehlikesi içinde bulunduğunu, bu nedenle de mağduru uyardıklarını belirtmeleri ve olayın intikalinin de sanıkların jandarmayı araması üzerine gerçekleşmesi nazara alındığında, sanıkların mağduru ellerinden sanık ..."e ait motorsiklete bağlayarak jandarmaya haber vermeleri şeklindeki eylemin sanıklar tarafından 5271 sayılı CMK.nın 90. maddesinde düzenlenen yakalama yetkisine dayalı olarak gerçekleştirip gerçekleştirmediklerinin anlaşılması bakımından, bahse konu anız yakılan yerin mağdurun beyanında geçtiği üzere ... ... ait olup olmadığının, anız yakılan yer ile sanıkların kiraladıklarını belirttikleri yer arasındaki mesafenin belirlenmesi amacıyla mahallinde keşif yapılıp, .. ... tanık olarak celbi ile de bu yerde mağdura anız yakma yetkisi verip vermediği kendisinden sorulduktan sonra sonucuna göre karar verilmesi yerine, bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik soruşturma ile hükümler kurulması,
Kabule göre de;
Sanıkların, mağduru anız yakmaması için uyarmaları üzerine mağdurun kendilerine hakaret ettiğini, bu nedenle de aralarında tartışma çıktığını belirtmeleri karşısında, sanıklar hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının mahkemece karar yerinde tartışılmaması,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 27.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.