MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi


TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, 10.000,00 TL alacağın ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
KARAR
Davacı, mahkemenin 2008/67 Esas 2012/176 Karar sayılı kararında çek bedelinin hükmedilen tazminat miktarından mahsup edilmediğinden dolayı çek miktarı kadar davalının sebepsiz zenginleştiğinden bahisle 10.000,TL’nin çekin alındığı tarih olan 2007 senesinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, yazılı şekilde davanın kabulü ile 10.000,00 TL’nin tazminat davasının kabul tarihi olan 11/10/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı şirkete verilmesine, fazlaya dair faiz isteminin reddine karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden, Mahkemenin işbu davayı Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla yürütüp sonuçlandırdığı, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin 2008-67 Esas, 2012-176 Karar sayılı dosyasının işbu dosya içerisine alınmadığı anlaşılmaktadır.Yapılacak iş, işbu davaya iş mahkemesi sıfatıyla bakılması ve mahkemenin 2008-67 Esas, 2012-176 Karar sayılı maddi manevi tazminat dosyasının getirtilerek o dosyadaki delillerle birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.O halde davalı vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve temyiz itirazlarının sair yönleri bu aşamada incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.