20. Hukuk Dairesi 2018/6359 E. , 2019/1681 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı Hazine vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 12/03/2019 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davalı Hazine vekili Av. ...ve asli müdahil-davalı vekilli Av. ...geldiler, diğer taraftan davacı ... geldi, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü;
K A R A R
Kadastro çalışmaları sırasında ... parsel sayılı, 4.354.315,23 m2 yüzölçümlü taşınmaz ile 103 ada 225 parsel sayılı, 3.401.256,98 m2 yüzölçümlü taşınmazlar belgesizden orman vasfı ile Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacılar ..., ... ve arkadaşları ..., ... tefrik edilen parseller dışındaki 101 ada 175 ve 103 ada 225 sayılı parsellerin krokisinde belirlenen bölümlerinin; davacı ... ise 103 ada 225 sayılı parselin krokisinde belirlenen bölümünün kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adlarına tescilini dava etmişler, Orman Yönetimi taşınmazların orman olduğu iddiasıyla davaya müdahale talebinde bulunmuş, ... davacı ..."nin davasına 103 ada 225 parsel yönünden müdahale talebinde bulunmuş, 12.07.2001 tarihli celsede bu talebi geri almıştır.
Mahkemece; 103 ada 225 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 6000 m2"nin ... mirasçıları adına, (A) harfi ile gösterilen 5750 m2 ve (B) harfi ile gösterilen 1500 m2"nin ... adına, (A) harfi ile gösterilen 2000 m2"nin ...mirasçıları adına tescillerine, 103 ada 225 sayılı parsele ilişkin olarak ... ve arkadaşları ile ..."ın, 101 ada 175 sayılı parsele ilişkin olarak da bütün davacıların davalarının reddine ve tespit gibi orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm gerçek kişiler adına tescile karar verilen bölümler yönünden davalı Hazine ve Orman Yönetimince temyiz edilmiş, Dairemizin 07.04.2003 tarih ve 2003/1877-2620 E. K sayılı ilâmı ile özetyle “... mirasçıları adına tesciline karar verilen 6.000 m2"lik bölüm yönünden çelişkili açıklamalar içeren bilirkişi raporları hükme dayanak alındığından ve yeterli orman araştırması yapılmadığından; ...mirasçıları adına tesciline karar verilen 2.000 m2"lik bölüm yönünden yeterli orman araştırması ve dere kenarında olan taşınmaz için jeolog bilirkişi incelemesi yapılmadığından; ... adına tesciline karar verilen 5750 ve 1500 m2"lik bölümler yönünden bu bölümlerin orman içi açıklık olması nedeniyle, bu bölümlere yönelik
davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilerke hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği temsilcisi dava dilekçesi ile köylerine ait tapulu taşınmazların, 101 ada 175 sayılı parsel sayılı taşınmaz içerisinde tespit gördüğü gerekçesiyle tespite itiraz etmiş, bozmaya uyulmasının ardından bu dava da temyize konu dava ile birleştirilmiş, mahkemece; bozmaya uyulmasının ardından yapılan yargılama sonucunda, davanın reddi ile ... ili, ... ilçesi, ... köyünde kain 103 ada 225 parsel sayılı taşınmaz ile 101 ada 175 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından süresinde, birleşen dosya davacısı ... Köyü Tüzel Kişiliği temsilcisi tarafından ise yasal süresinden sonra temyiz edilmiş, Dairemizin 2015/11584 - 2016/3834 sayılı kararıyla “1) Birleşen dosya davacısı ... Köyü Tüzel Kişiliğinin temyiz itirazları bakımından;
Mahkeme hükmü, birleşen dosya davacısı ... Köyü Tüzelkişiliği temsilcisi muhtar ..."ya 17/02/2015 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi göndermesiyle HUMK’nın 432. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra, birleşen dosya davacısı ... Köyü Tüzel Kişiliği temsilcisi muhtar ... tarafından 05/03/2015 tarihinde verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2) Asıl dosya davacısı ..."nin temyiz itirazları bakımından;
Bozmadan önceki keşif sonucu düzenlenen 19.07.2001 tarihli fen bilirkişisinin raporunda ve krokisinde, davacı ..."nin dava ettiği ve 103 ada 225 sayılı parsel içerisinde (A) harfi ile gösterilen taşınmazın, 297 sayılı parselin kuzeyinde, 6.000 m2 yüzölçümünde olduğu belirtilmiş ve mahkemece de bu yüzölçümü üzerinden hüküm kurulmuştur. Bozmadan sonraki ilk keşif sonucunda düzenlenen 01.08.2011 tarihli fen bilirkişisinin raporunda 103 ada 225 sayılı parsel içerisinde kalan ve (B) harfi ile gösterilen dava konusu taşınmazın, 294 sayılı parselin güneyinde, 2000 m2 yüzölçümünde olduğu; bozmadan sonraki ikinci keşif sonucunda düzenlenen 21.08.2014 havale tarihli fen bilirkişisinin raporunda da 103 ada 225 sayılı parsel içerisinde kalan ve (A) ile gösterilen dava konusu taşınmazın, yine 294 sayılı parselin güneyinde, 2000 m2 yüzölçümünde olduğu belirtilmiş; böylece, bozmadan önceki keşif sonucunda düzenlenen ilk fen bilirkişisi raporu ile hem taşınmazın yüzölçümü hem de taşınmazın bulunduğu konum açısından çelişkiler içeren raporlara dayanılarak hüküm kurulmuştur.
Mahkemece; asıl dosyanın davacısı ..."nin dava ettiği taşınmazın konumunu ve yüzölçümünü ve orman niteliğinde olup olmadığını kesin olarak tespit edebilmek amacıyla, varsa dava konusu taşınmaza komşu parsellere ait kadastro tespit tutanak örnekleri ile kadastro sonucu oluşan tapu kayıtları ve dayanak vergi kayıtları ile davalı iseler dava dosyaları, tapu kayıtları hükmen oluşmuş ise ilgili mahkeme hükümleri bulunduğu yerlerden getirtilerek, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Tarım ve Orman Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan, bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yapılacak keşifte en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafı ile amenajman planı çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı; öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve
amenajman planı fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan, hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak hava fotoğrafındaki koyuluk ve memleket haritasındaki yeşilliğin nedeninin, taşınmazlar üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurların tek tek sayı olarak tarif edildiği, ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü, taşınmazın eylemli orman olup olmadığının, taşınmazdaki ağaçların kapalılık oluşturup oluşturmadığının ve kullanım şeklinin detaylı olarak incelendiği rapor alınmalı, imar ve ihya ile zilyetliğin hangi tarihte başlayıp tamamlandığı belirlenmeli, taşınmaz orman sayılmayan ve zilyetlikle kazanılacak yerlerden ise, öncesinin ne olduğu, imar ve ihya yapılmışsa hangi tarihte başlayıp bitirildiği, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü ve ekonomik amacına uygun /olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak, taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarından sorularak saptanmalı, keşif sırasında taşınmazı çeşitli yönlerinden hali hazır durumunu gösterir renkli fotoğrafları çektirilip onaylanarak dosya içine konulmalı, bundan sonra elde edilecek tüm delillere göre bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davacı ..."nin davasının kabulü ve asli müdahil ... Orman İşletme Müdürlüğünün davasının reddi ile; ... ili, ... ilçesi, ... köyünde kain 103 ada 225 parsel sayılı taşınmaza yönelik yapılan tespitin iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve davalı-asli müdahil Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, taşınmazlar orman sınırları içinde bırakılmıştır.
Mahkemece verilen karar usul ve yassaya aykırıdır. Şöyle ki;
Çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davacı yararına zilyetlikle kazanma koşulları oluştuğu belirlenerek hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak mahkemece verilen ilk kararda 103 ada 225 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 6000 m2"sinin ... mirasçıları adına tesciline karar verildiği ve bu hükmün davacı tarafından temyiz edilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemenin 2016/9 Esas sayılı dosyasında yapılan keşif sonucu düzenlenen 02/09/2018 tarihli fen bilirkişisi raporunda ise davacının dava konusu ettiği yerin 6699,35 m2 olduğu belirlenmiş, yargılama sonucunda davacının talebi aşılarak taşınmazın tamamının davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Mahkemece verilen ilk kararda 103 ada 225 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 6000 m2"sinin ... mirasçıları adına tesciline karar verilmiş, bu hükmün davacı tarafından temyiz edilmemiş ve böylece davalılar Orman Yönetimi ve Hazine lehine usulü kazanılmış hak oluşmuştur. Mahkemece davacının talebi ve davalılar lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu da gözetilerek 19.07.2001 tarihli fen bilirkişisinin raporu ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 6000 m2"lik taşınmaz bölümünün çapı ile bağlı kalınmak suretiyle fen bilirkişine infaza elverişli koordinatlı kroki düzenlettirilerek bu taşınmaz bölümü hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine ve asli müdahil-davalı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına, temyiz isteminin duruşmalı yapılması nedeni ile Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 2.037,00.-TL vekalet ücretinin davacı ... ...den alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Hazine ve asli müdahil-davalı ... Yönetimine verilmesine, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/03/2019 günü oy birliği ile karar verildi.