22. Hukuk Dairesi 2015/31806 E. , 2016/1173 K.
"İçtihat Metni"Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, ücret alacağı ile vergi iadesine alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı M.. K.. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin aylık ücret ve vergi iadesi alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı M.. K.. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı M.. K.. vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 12.02.2015 tarihli ilamıyla, kısa karar ve gerekçeli karar çelişkisi sebebiyle sair yönleri incelenmeksizin bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonucunda, davalı İ.. O.. hakkında davanın vazgeçme sebebiyle reddine, diğer davalılar bakımından davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı M.. K.. vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı M.. K.."ın aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava dilekçesinde davalılar, “İ.. O..”, “M.. K..” ve “İ.. O..-M.. K.. Ortaklığı K. Kömür İşletmesi” şeklinde gösterilmiştir. “İ.. O..-M.. K.. Ortaklığı K. Kömür İşletmesi” şeklinde gösterilen adi ortaklığın ve işyerinin tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Dolayısıyla taraf ehliyeti de yoktur. Adi ortaklığı oluşturan kişiler olan İ.. O.. ve M.. K.. halihazırda ayrı ayrı davalı olarak gösterilmiştir. Bu halde, mahkemece tüzel kişiliği ve dolayısıyla taraf ehliyeti bulunmayan “İ.. O..-M.. K.. Ortaklığı K. Kömür İşletmesi” hakkında hüküm tesis edilmesi hatalı olmuştur.
3-Davacı vekili, davalı İ.. O.."nun vefat etmesi sebebiyle, anılan davalı hakkındaki davadan vazgeçtiğini bildirmiştir. Davacı vekilinin söz konusu beyanından anlaşılması gereken, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 123. maddesinde düzenlenen davanın geri alınmasıdır. Anılan kanun maddesinde düzenlendiği üzere, davanın geri alınmasının hukuki sonuç doğurabilmesi, karşı tarafın açık kabulüne bağlıdır. Uyap sistemi üzerinden incelenen nüfus kaydından davalı İ.. O.."nun dava tarihinden sonra vefat ettiği anlaşılmakta olup, bu halde, davacı vekiline, vefat eden davalının mirasçılarını davalı sıfatıyla davaya dahil etmesi için usulüne uygun süre verilmeli, neticeye göre öncelikle taraf teşkili sağlanmalı ve davanın geri alınmasına muvafakatlarının bulunup bulunmadığı sorulmalıdır.
4-Dava dilekçesinde, işverence düzenlendiği iddia edilen 2006 yılı Şubat ayına ilişkin vergi iadesi dökümü başlıklı belgeye dayanarak, vergi iadesi alacağı talep edilmiştir. Dosyaya sunulan, 2006 yılının Şubat ayına dair “özel gider indirimi detaylı” başlıklı bordro formatında hazırlanmış belgede, davacı için net hesaba iade edilmesi gereken gelir vergisi tutarı, 997,20 TL gösterilmiştir. Diğer belge olan “K. Kömür İşletmesi Şubat 2006 vergi iadesi dökümü” başlıklı belgede de, davacı bakımından 997,20 TL iadeye konu gelir vergisi tutarı belirtilmiş, ayrı bir sutunda ise “ödenecek vergi iadesi” başlığıyla 277, 50 TL gösterilmiştir. Sunulan her iki belgenin işverenlikçe hazırlandığı iddia edilmiş olmasına rağmen, söz konusu belgelerde herhangi bir imza bulunmamaktadır. Dava dosyası ekindeki, Ankara 18. İş Mahkemesi"nin 2006/715 esas ve 2010/ 249 karar sayılı dosyası içeriğine işverence sunulan işyeri kayıtları arasında da bahsi geçen belgeler yoktur. Bu halde, işverence düzenlendiği kanıtlanmayan söz konusu belgelere dayanılarak, vergi iadesi alacağının hüküm altına alınması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.