12. Ceza Dairesi 2015/9892 E. , 2016/6447 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Katılanlar : 1-..., 2-...
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Tüm sanıklar hakkında CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat
Taksirle öldürme suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."ın Özel ...Hastanesinde kadın doğum uzmanı, ...nun pediatri uzmanı, sanık ..."ın anestezi uzmanı, sanıklar ... ve ..."ın ise ebe olarak görev yaptıkları, 1980 doğumlu ...’in 23/08/2012 tarihinde Özel .... Hastanesine miadında ağrılı gebe olarak yatırıldığı, ilk gebeliği olduğu, yapılan gebelik USG tetkikinde fetal kalp atışı pozitif olan 38 haftalık normal gebelik tespit edildiği, saat 8.30’da Dr. ... tarafından yapılan gebelik muayenesinin normal olması sebebiyle normal doğum kararı alındığı, indüksiyona başlandığı, saat 09.30"da NST tetkiki yapıldığı, saat 8.30’dan saat 11.30’a kadar her yarım saatte bir gebelik muayenesi ve ÇKS dinlendiği, ÇKS 150 ile 152 arasında seyir ettiği, saat 10.00’da NST tetkiki yapıldığı, reaktif olarak değerlendirildiği, saat 11.30’da tekrar gebelik muayenesinin yapıldığı, rahim ağzı açıklığın 4 cm tespit edildiği, saat 12.30’da epidural anestezi için kateter takıldığı, saat 13.30’da kollum açıklığı 5-6 cm, silinme %70 ÇKS:152 olduğu, su kesesi spontan açıldığı, suları berrak olduğu, saat 13.54’de NST çekildiği, reaktif olarak değerlendirildiği, saat 15.30’da yapılan gebelik muayenesinde rahim ağzı açıklık 8-9 cm, silinme tam, ÇKS:156 olduğu, saat 16.00’da kollum tam açık ÇKS:150 olduğu saat 16:15’de normal vajinal doğum ile 3060 gr. ağırlığında canlı bir bebek doğurtulduğu, doğan bebeğin muayenesinde genel durumu orta, ağlaması zayıf, rengi pembe olduğu, kardiyak nabzın:110 olduğu, yenidoğan refleksleri zayıf olarak alındığı, radyant ısıtıcı altında kurulandığı, başına pozisyon verildiği, taktil uyaran uygulanarak serbest oksijen başlandığı, 1. dk apgar 7 olarak saptandığı, ancak 2 dakika içinde kardiyak nabzın :100/dk altına düştüğü, oksijen kaynağına bağlı balon maske ile ventilasyona başlandığı, 30 saniye sonra kardiyak nabzın -60/dk altına düştüğü, spontan solunumu olmadığının görüldüğü, balon maske ile ventilasyona devam edilerek göğüs kompresyonuna başlandığı, renginin tamamen soluklaştığı perfüzyonunun
bozulduğu, tamamen hipotonikleştiği, 30 saniye sonra değerlendirmede kardiyak nabızın ve spontan solunumun olmadığının görüldüğü, ventilasyon ve göğüs kompresyonuna devam edildiği, ıntrakardiyak adrenalin 5 dk aralıklarla 2 kez uygulandığı, ancak hiç kardiyak atım ve solunum yanıtı alınamadığı, pupillerin ışıkla muayenesinde pupillerin fiks dilate olduğu ve ışık refleksi alınmadığının görüldüğü, kardiyopulmoner resusitasyona devam edildiği, ancak toplam 30 dakikalık resusitasyon uygulamasına rağmen hiç kardiyak atımı ve spontan solunumu olmayan, pupiller fiks dilate olan bebeğin saat 16:45"te exitus kabul edilerek resusitasyona son verildiği olayda,
İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesinin 27/12/2012 tarih ve 2012/5524/1456 sayılı otopsi raporunda; Beyincik alt ve üst yüzde subaraknoidal kanama benzeri kırmızı renk değişimi gözlendiği, beyin kesitlerinde sol lateral ventrikül çevresinde 1x2 cm ebadında intraparankimal kanamanın tespit edildiği belirtilmiş ise de, bu rapordan sonra düzenlenen Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu raporunda özetle, Otopsisinde dış muayenede sternum solunda 2 adet tıbbi müdahaleye bağlı ekimozsuz iğne izi dışında vücudunda travmatik lezyon tarif edilmediği, iç muayenede kafatası kemik kırığı, beyin kanaması, beyin parankim hasarı, iç organ ve büyük damar lezyonu saptanmadığına göre, bebeğin travmatik bir tesirle öldüğünün tıbbi delillerinin bulunmadığı, Otopsisinde alınan doku örneklerinin Kimya İhtisas Dairesinde yapılan incelenmesinde kanda aranan toksik maddelerin saptanmadığı bildirildiğine göre bebeğin zehirlenerek öldüğünün tıbbi delillerinin bulunmadığı, Adli dosyada mevcut tıbbi belgelere göre normal doğum kararının doğru olduğu, çekilen NST ve ÇKS takibi dikkate alındığında gebenin doğum eyleminde yakından ve sıkı takip edildiğinin anlaşıldığı, travayda çekilen NST’ler göre bebeğin intrauterin sıkıntıda olduğunu gösteren bulguların olmadığı, ebe doğum takibi ve gebe muayenesi yapabileceği, otopside iç organlarda tespit edilen makroskopik ve mikroskopik bulgulara göre bebeğin ölümünün amnios mayi aspirasyonu sonucu olduğu, amnios mayi aspirasyonunun ön görülemez önlenemez, bir tablo olduğu dikkate alındığında, Dr. ..., ebe ..., ebe ... ve doğum eylemine katılan tüm sağlık personeline atf-ı kabil kusurun bulunmadığının belirtilmesi ve otopsi raporunun irdelenmesi karşısında,
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanıkların taksirinin bulunmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin eksik inceleme yapıldığına ve kusura ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükmün gerekçesinde sanıkların kusursuz olduğu kanaatine varılarak beraatlerine hükmedilmesine rağmen, hüküm fıkrasında "taksirle ölüme neden olma suçundan unsurları bulunmaması" gerekçesi ile beraatlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 1. bendindeki "unsurları bulunmaması nedeniyle" ibaresinin “üzerlerine atılı suç açısından kusurlarının bulunmaması nedeniyle” şeklinde değiştirilmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.