3. Ceza Dairesi 2014/42080 E. , 2015/5561 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : KD - 2012/318232
MAHKEMESİ : Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/11/2012
NUMARASI : 2011/254 (E) ve 2012/822 (K)
Dairemizin 03.11.2014 tarih ve 2014/17640 Esas – 2014/35146 Karar sayılı düzelterek onama kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.12.2014 tarih ve 2013/42040 sayılı itiraznamesi ile; "...Türkiye Cumhuriyeti Devleti"nini de tarafı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, 10.03.1954 tarih ve 6366 sayılı Yasa ile TBMM tarafından onaylanmakla Anayasa"nın 90. maddesi gereği bir iç hukuk kuralı haline gelmiştir. Temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası sözleşmeler ile kanunlar arasında aynı konuda farklı düzenlemelerin bulunması halinde milletlerarası sözleşmelere üstünlük tanınacağına dair Anayasa"nın 90/5. maddesi hükmü gereğince, CMK"nin 324. maddesi gereği yargılama giderinden sayılan devlet tarafından karşılanmış zorunlu müdafilik ücretinin, aynı yasanın 325/1. maddesi gereğince sanıktanalınması gerektiğine dair düzenleme ile AİHS"nin 6/3-c maddesinde yazılı düzenleme arasında meydana gelen uyuşmazlıkta milletler arası andlaşma hükmü olan AİHS hükümlerinin esas alınması gerekeceği..." görüşüyle Dairemizin 03.11.2014 tarih ve 2014/17640 Esas – 2014/35146 Karar sayılı düzelterek onama kararı kararının kaldırılarak, hükmün kaldırılması istenen ilamda yer alan bozma nedenleri gözetilerek müdafii ücreti de düşülmek suretiyle düzeltilerek onanması talebiyle 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle 5271 sayılı CMK"nin 308. maddesine eklenen 2 ve 3. bentler ile aynı Kanunun 101. maddesi gereğince dosyanın itirazen incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi üzerine yapılan incelemede;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Yerinde görülen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE,
2) Dairemizin 03.11.2014 tarih ve 2014/17640 Esas – 2014/35146 Karar sayılı düzelterek onama kararının KALDIRILMASINA,
Dosya üzerinde yeniden yapılan temyiz incelemesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 87/3 ve 31/3. maddeleri gereğince tayin olunan kısa süreli hapis cezası adli para cezası seçenek yaptırımına çevrilirken uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle, 5271 sayılı CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
b) 01.03.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanunun 106/4. maddesi hükmüne aykırı olarak suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğinin ihtarına karar verilmesi,
c) 5271 sayılı CMK"nin 324/1. maddesinde ödenmesi gereken avukatlık ücretleri yargılama giderlerinden sayılarak cezaya veya güvenlik tedbirine hükmolunması halinde bu giderlerin sanığa yükletilmesi gerektiği bildirilmiş ise de, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin de tarafı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesindeki bir suç ile isnat edilen herkesin avukat tutmak için gerekli maddi olanaklardan yoksun olması halinde ve adaletin yerine gelmesi için gerekli görüldüğünde re"sen atanacak bir avukatın yardımından ücretsiz olarak yararlanabileceği yönündeki düzenleme ile Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90/5. maddesindeki usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümlerinin esas alınacağı yönündeki düzenleme karşısında, 5271 sayılı CMK"nin 324. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi arasında çıkan uyuşmazlıkta milletlerarası andlaşma hükmü olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümlerinin esas alınması gerektiği gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk için yapılan müdafiilik giderinin 5271 sayılı CMK"nin 150/2. maddesi uyarınca kendisine zorunlu olarak müdafii tayin edilen suça sürüklenen çocuktan tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkrasının 5237 sayılı TCK"nin 52. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmının hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine "Suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan 9 ay 10 gün hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nin 50/3. maddesi delaletiyle TCK"nin 50/1-a maddesi uyarınca 280 gün karşılığı adli para cezasına
çevrilmesine, hükmolunan 280 gün karşılığı adli para cezasının 5237 sayılı TCK"nin 52/2. maddesi uyarınca bir gün karşılığı 20 TL."den hesap edilerek suça sürüklenen çocuğun 5.600 TL. adli para cezası ile cezalandırılmasına, hükmolunan adli para cezasının 5237 sayılı TCK"nin 52/4. maddesi uyarınca birer aylık aralar halinde 10 eşit taksitte suça sürüklenen çocuktan tahsiline, adli para cezasının taksitlerinden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin suça sürüklenen çocuğa ihtarına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, yine hüküm fıkrasının suça sürüklenen çocukla ilgili yargılama giderlerine ilişkin kısmının karar metninden çıkarılarak yerine "4 adet davetiye gideri 27,00 TL, 3 adet müzekkere gideri 9,00 TL. ve 1 adet talimat gideri 6,00 TL. olmak üzere toplam 41,00 TL. yargılama giderinden suça sürüklenen çocuk M.. A.."ın sebebiyet verdiği 20,50 TL. yargılama giderinin suça sürüklenen çocuktan tahsili ile hazineye gelir kaydına, zorunlu müdafiilik gideri olarak yapılan yargılama giderinin ise Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi uyarınca Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90/5. maddesi de gözetilerek hazine üzerinde bırakılmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.