1. Ceza Dairesi 2010/5032 E. , 2012/2772 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No: 1 - 2010/172185
MAHKEMESİ : Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ VE NO: 10/12/2009, 2009/207 (E) ve 2009/385 (K)
SUÇ : Kasten öldürmeye kalkışma, silahla yaralama
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Serkan’ın mağdur Derya’ya karşı kasten öldürmeye teşebbüs, mağdur Fatime’ye karşı kasten yaralama suçlarının sübutu kabul, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde mağdur Fatime’ye karşı kasten yaralama suçunun nitelikleri tayin edilmiş, takdire ilişen uygulama ve cezayı azaltıcı nedenlerin niteliği takdir kılınmış, sanığın savunmaları inandırıcı gerekçelerle kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında herhangi bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin bir sebebe dayanmayan, sanığın eksik incelemeye, yetersiz gerekçeye, daha fazla haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile,
1-Sanık Serkan’ın mağdur Derya’ya karşı öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
A-Sanığın, mağdur Derya’yı bıçakla yaraladıktan sonra, olay yerinden mağdura ait cep telefonunu alarak, mağdurun hastaneye ulaştırılması için 112 nolu Acil Sağlık Hizmetleri Hattını aradığını ve olay yerine acilen ambulans gönderilmesini istediğini beyan etmesi, olay günü saat 22.50 sıralarında yakalandığında üzerinde mağdura ait cep telefonunun bulunması ve TİB’den temin edilen mağdurun telefon hattına ilişkin iletişimin tespiti kayıtlarında olayın ardından olayın gerçekleştiği cadde üzerindeki baz istasyonu ile bağlantı kurularak 112 nolu Acil Sağlık Hizmetleri Hattının 4 kez arandığının anlaşılması karşısında, olay günü ve saatinde Malatya 112 Acil Sağlık Hizmetleri Hattı ile yapılan görüşme tutanakları ve mümkünse ses kayıtları da temin edilerek, sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
B-Kabule göre de,
a-Sanığın, mağdur Derya’yı 7 bıçak darbesi ile göğüs, sternum, sırt, kol ve dirsek bölgesinden, diyafragma ve karaciğer yaralanması ile omentumun dışarı çıkmasına neden olan periton kesisine yol açacak şekilde yaraladığı ve mağdurun hayatını tehlikeye soktuğu olayda, 9 ile 15 yıl arasında hapis cezası öngören teşebbüs hükümlerinin düzenlendiği TCK.nun 35. maddesinin uygulanması sırasında meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığına göre sanık hakkında, üst sınıra yakın ceza tayini yerine yazılı şekilde 12 yıl hapis cezası olarak eksik ceza verilmesi,
b-Sanığın, soruşturma aşamasında usulüne uygun olarak alınan savunmalarında, olay sırasında mağdur Derya’nın kendisine hakaret etmediğini, haksız tahrik içeren herhangi bir davranışta bulunmadığını ısrarla beyan etmesi ve mağdur Derya’nın da aşamalarda sanığa küfretmediğini açıkça söylemesi karşısında, sanığın cezadan kurtulmak için kovuşturma aşamasında değiştirdiği savunması ile kovuşturma aşamasında ortaya çıkan ve diğer tanık anlatımları ile çelişecek şekilde beyanda bulunan tanık Yaşar’ın ifadesine itibar edilerek, TCK.nun 29.maddesi uyarınca mağdur Derya’dan kaynaklanan ve sanığa yönelen haksız tahrik niteliğinde eylem bulunmadığı halde, sanık hakkında hükmedilen ceza üzerinden ¼ oranında indirim uygulanıp yazılı şekilde 9 yıl hapis cezası olarak eksik ceza tayin edilmesi,
2-Sanık Serkan’ın mağdur Fatime’ye karşı kasten yaralama suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Tanık Bilgehan’ın hükme esas alınan soruşturma aşamasındaki ifadesi ve tanık M.E.’in aşamalardaki ifadelerinde, sanığın, mağdur Fatime ile birlikte kuaförden çıkan mağdur Derya’yı kolundan tutup yere yatırdığını, karın ve sırt bölgesinden rastgele bıçaklamaya başladığını, bu sırada mağdur Fatime’nin 5-10 metre uzaktan bağırdığını; mağdur Fatime’nin de tanık beyanları ile çelişmeyecek şekilde sanığın yollarını kesip, mağdur Derya"yı rastgele bıçakladığını, sanığa müdahalede bulunduğu sırada sanığın kendisini de bıçaklandığını beyan etmeleri karşısında,sanığın cezadan kurtulmaya yönelik savunmaları ile kovuşturma aşamasında ortaya çıkan ve diğer tanık anlatımları ile çelişecek şekilde beyanda bulunan tanık Yaşar"ın ifadesine itibar edilerek, mağdur Fatime"den kaynaklanan ve sanığa yönelen haksız tahrik niteliğinde eylem bulunmadığı halde, TCK.nun 29. maddesi uyarınca sanık hakkında hükmedilen ceza üzerinden 1/4 oranında indirim uygulanıp yazılı şekilde 4 ay 15 gün hapis cezası olarak eksik ceza tayin edilmesi,
3-Sanık Serkan"ın mağdur Derya"ya karşı öldürmeye teşebbüs, mağdur Fatime"ye karşı kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
A-Sanık Serkan"ın dava dosyası ile birlikte Adli Tıp Kurumuna gönderilerek; Gözlem İhtisas Dairesinde müşahadeye tabi tutulması, akli durumu ve cezai ehliyeti konusunda 4. İhtisas Kurulundan rapor aldırılması, raporlar arasında çelişki bulunursa Adli Tıp Genel Kurulundan muayenesi yapıldıktan sonra rapor aldırılması, sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi yerine Malatya Devlet Hastanesi"nden alınan raporla yetinilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
B-Mağdurlara talepleri üzerine kovuşturma aşamasında zorunlu vekil tayin edildiği halde, 5320 sayılı Yasanın 13/1 fıkrasına göre zorunlu vekillik ücretinin hakkında mahkumiyet hükmü kurulan sanığa yargılama gideri olarak hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılanlar vekili, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin kısmen farklı gerekçe ile tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), tutuklulukta geçirilen süre ve ceza miktarına göre sanığın tahliye talebinin reddine, 11/04/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.