Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/7409
Karar No: 2012/2864
Karar Tarihi: 16.04.2012

Adam Öldürme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2011/7409 Esas 2012/2864 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Siirt Ağır Ceza Mahkemesi, müstakil faili belirlenemeyecek şekilde maktul Fahrettin Esen'i kasten öldürme suçundan sanık M.N.'i 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 448, 463, 281 ve 59 maddeleri uyarınca 11 yıl 8 ay ağır hapis cezası ile cezalandırmıştır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun lehe hükümlerinin uygulanması bakımından vaki talep ve evrak üzerinde yapılan inceleme sonucu, uyarlama isteminin reddine karar verilmesine ilişkin aynı Mahkemenin kararı kanun yararına bozulmuştur. Hükümlü hakkında müstakil faili belirlenemeyecek şekilde adam öldürme suçundan 765 sayılı TCK'nun 448, 463, 281 ve 59 maddeleri uyarınca verilen kesin hükmün, uyarlama yargılamasının duruşmalı yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 448, 463, 281 ve 59 maddeleri, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2 maddesi, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'unun 9/3 maddesi, 5271 sayılı CMK.nun 309 maddesi.
1. Ceza Dairesi         2011/7409 E.  ,  2012/2864 K.

    "İçtihat Metni"


    YARGITAY İLAMI
    (KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
    TEBLİĞNAME : 2011/267700 Esas:2009/103 Karar:2009116 Tarih:25/05/2009 Suç:Adam Öldürme

    Müstakil faili belirlenemeyecek şekilde maktul Fahrettin Esen"i kasten öldürme suçundan sanık M.. N.."in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 448, 463, 281 ve 59 maddeleri uyarınca 11 yıl 8 ay ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 16/12/2003 gün ve 113-154 sayılı kararının infazı sırasında, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun lehe hükümlerinin uygulanması bakımından vaki talep ve evrak üzerinde yapılan inceleme sonucu, uyarlama isteminin reddine karar verilmesine ilişkin aynı Mahkemenin 25/05/2009 gün ve 103-116 ek sayılı kararını kapsayan dosya incelendi:
    "5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7/2 maddesi ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"unun 9/3 maddesindeki "Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir." şeklindeki düzenleme ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 27/12/2005 tarihli ve 2005/3-162-173 sayılı kararına nazaran, lehe kanunun tespit edilip uygulanması herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını, delil toplanmasını, takdir hakkının kullanılmasını gerektiriyorsa ya da cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin bir hükmün uygulanması imkanı sonraki kanun ile doğmuşsa, hükümde değişiklik yargılamasının duruşmalı yapılmasının zorunlu olduğu gözetilmeden, dosya üzerinden karar verilmesinde" isabet görülmediğinden söz edilerek Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 12/08/2011 gün ve B.03.0.CİG.0.00.00.04-105- 56-6483-2011/10377/42845 sayılı yazılı istemlerine müsteniden anılan kararın 5271 sayılı CMK.nun 309 maddesi gereğince kanun yararına bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26/09/2011 tarih 267700 sayılı tebliğnamesine bağlı dosyası Dairemize gönderilmekle okundu; gereği konuşulup düşünüldü:
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    I)Olay:
    Hükümlü M.. N.. hakkındaki dosya kapsamından:
    a)Hükümlünün, Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 01/12/2004 tarihinde kesinleşen,16/12/2003 gün ve 113-154 sayılı kararıyla, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 448, 463, 281 ve 59 maddeleri uyarınca 11 yıl 8 ay ağır hapis cezasına hükmedildiği,
    b)Siirt Ağır Ceza Mahkemesi"nin 25/05/2009 gün ve 103-116 ek sayılı kararıyla, kesinleşen cezanın infazı sırasında 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun lehe hükümlerinin uygulanması bakımından yapılan değerlendirme sonucu, hükümlünün "uyarlama isteminin reddine" ilişkin kararın kesinleştirilerek infaza verildiği,
    c)Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 12/08/2011 gün ve B.03.0.CİG.0.00.00.04-105-56-6483-2011/10377/42845 sayılı yasa yararına bozma istemlerine dayalı olarak, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26/09/2011 tarih 267700 sayılı tebliğnamesine bağlanarak Dairemize gönderildiği,Anlaşılmaktadır.
    II)Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
    Kesinleşmiş hükümde değişiklik yargılamasının duruşmalı yapılmasının zorunlu olup olmadığı hususuna ilişkindir.
    III)Hukuksal değerlendirme;
    Ceza Genel Kurulu"nun 27/12/2005 gün ve 162-173 sayılı kararı başta olmak üzere aynı konu ile ilgili diğer kararlarında da duraksamasız olarak belirtildiği üzere; lehe yasanın saptanıp uygulanması, herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını, kanıt toplanmasını, takdir hakkının kullanılmasını gerektiriyorsa ya da cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin bir hükmün uygulanması olanağı sonraki yasa ile doğmuşsa, hükümde değişiklik yargılamasının duruşmalı yapılması zorunludur. Evrak üzerinde inceleme yapılabilmesi ise ancak belirtilen haller dışında söz konusu olabilecektir.
    Somut olayda; hükümlü hakkında müstakil faili belirlenemeyecek şekilde adam öldürme suçundan 765 sayılı TCK.nun 448, 463, 281 ve 59 maddeleri uyarınca 11 yıl 8 ay ağır hapis cezasına hükmedilmiş ve bu hüküm kesinleşmişken, kesin hükümde değişiklik yargılaması sonunda uyarlama isteminin reddine hükmedilmiştir. Bu durumda, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 463 maddesi kapsamında değerlendirilen fiillerin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun hangi maddelerine temas ettiğinin belirlenmesi keyfiyeti takdir hakkının kullanılmasını gerektirdiğinden, duruşmalı yapılması gereken uyarlama yargılamasının evrak üzerinde yapılmasında,İsabet görülmediğinden, Siirt Ağır Ceza Mahkemesi"nin 25/05/2009 gün ve 103-116 ek sayılı kararının kanun yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir
    IV)Sonuç ve Karar:
    Bu nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, Siirt Ağır Ceza Mahkemesi"nin 25/05/2009 gün ve 103/116 ek sayılı hükmünün, 5271 sayılı CMK.nun 309/4-b maddesi uyarınca (BOZULMASINA), diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına (TEVDİİNE), 16/04/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi